47.bölüm

89K 3.8K 568
                                    

     -Deniz'in Anlatımından-

"Ömrüm  bu kızı beklemekle geçecek."
diye mırıldandığımda Betül hafifçe gülerken Bora "Ben Betül'ü bir ömür beklerim."diyerek yalakalık yaptı.
Hiç bir fırsatı da kaçırmaz zaten.

"Ben gidip Eylül'e bakacağım."
diyip yanlarında ayrıldım. Islık çalarak merdivenleri çıkıp sınıftan içeri girdim.

Eylül içeride yoktu. Belki tuvalettedir diye düşünüp kızlar tuvaletinin önünde durdum.
İçeriye doğru seslendim.

"Eylül."
Cevap gelmedi.

"Tatlım içeride misin?"
Yine cevap yok.
Acaba içeri girsem mi diye düşündüm. Zaten okulda kimse yok ki. Yani girsemde bir şey olmaz diyerek daldım içeriye.

Vay anasını tuvalete bak. Erkekler tuvaletiyle arasında dağlar kadar fark var. Bizimkini bok götürüyor. Hatta tuvaletlerden birinin kapısı bile yok. Gerisini siz düşünün artık.

Herneyse konumuza dönelim.

Kapıları tek tek tıklayıp seslendim. Ama cevap veren yoktu. Son olarak tuvaletlerin kapısını açıp baktım.

Anlaşılan Eylül burada değildi. Nerede lan bu kız?

Tuvaletten hızla çıkıp koridorda yürümeye başladım. Merdivenlerden aşağı inecekken yerde duran telefon dikkatimi çekti. Eğilip telefonu elime aldım. Bu Eylül'ün telefonuydu.

Korkmaya başlamıştım daha doğrusu endişelenmeye. Ya Eylül'ün başına bir şey geldiyse.
Keşke onu göndermeyip ben gitseydim sınıfa.

"Eylülll."
diye bir kez daha bağırdım koridorda. Ama ses falan yoktu.
Merdivenlerden hızla inip Boragilin yanına gittim.

      -Eylül'ün Anlatımından-

Gözlerimi açtığımda bir sandalyede oturuyordum. Ellerim ve ayaklarım sandalyeye bağlıydı.

İlk önce nerede olduğumu anlamaya çalıştım. Etrafıma bakınmaya başladım.

Depo gibi bir yerdeydim sanırım.

En son birinin beni bayılttığını hatırlıyorum.

Bir dakika. Şimdi.Ben.Kaçırıldım mı?

Kim beni kaçırmış olabilir ki? Ve neden kaçırsınlar ki? Fidye falan mı isteyecekler?

Arkamdan gelen sesle irkildim.

"Nihayet kendine gelebildin."

Başımı çevirip baktığımda bilin bakalım kimi gördüm? Evet evet doğru tahmin. Berke. Yani beni kaçıran gerizekalı Berke'ymiş.

"Neden kaçırdın beni?"

"Neden mi? Ahaha. Sebebini bilmediğini söyleme sakın."

"Söyleyecek misin? Söylemeyecek misin?"

"Hatırlıyor musun bilmem ama sana Deniz'in canını acıtacağımı söylemiştim. Bunu söylediğimde sen ne sandın? Onu döveceğimi falan mı? Eğer öyle düşündüysen yanlış düşünmüşsün. Onun canını sana zarar vererek acıtacağım."

O-ha. Plana bak. Çocuk entrika yapmakta Dünya markası olmuş. Bir insan bu kadar mı hain olur ya.

"Amacın ne senin?"

"Deniz'in acı çekmesini istiyorum güzelim."

"Bana güzelim deme."

"Dersem ne olur? Ne yaparsın bana?"

SADECE ARKADAŞ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin