Bölüm IX | Planlanmış "Tesadüf" Part II

518 28 9
                                    

Bu partı The Rasmus - In the Shadow'u ve Ed Sheeran - I See Fire'ı  dinleyerek yazdım sizde dinlemelisiniz tavsiye ederim.

Gecikme için özür dilerim iyi okumalar.

.-.-.-.--.-.-.-..-.-.-..-..-.

~Cody~

Uyuşuk bir biçimde kolumu kaldırıp saate baktım.

Zaman geçmek bilmiyor, vakit adeta havada asılı kalmıştı. Saat o kadar yavaş ilerliyor ki kolumdaki zımbırtının bozulmuş olabilme ihtimalini düşünüyorum. Aslında yapabileceğim bir ton şey var. Mesela birkaç kızı düzebilirim ya da netten Chat yapabilirim. Hiç değilse saçma alış verişlerinde Oli.'e (YN. Olivia diyor kısaltmada çığır açtım) eşlik edebilirim. Ama hiç birini yapmak istemiyorum. Adeta zombi gibi hiçbir şeyi canım istemiyor.

Eren'in Mihael'ı sınıftan çıkarışı aklımdan silinmiyor.

Dişlerimi sıkıyorum. Duvarı yumrukluyorum ama ne fayda!

Eren o küçük piçte ne buluyor bir bilsem!

Yaklaşık bir saat önce yurda gittim. Eren'i peşimden bir yerlere sürükleme umuduyla. Fakat oradan da bir süre izin aldığını öğrendim! İki hafta önce düzdüğüm pastane kasiyeri Collins ise Mihael'ın onun çıkış saatine kadar pastaneye gelmediğini ve bu sabah onu görmediğini söylüyor! İkisinin bir otel odasında sabahladığı fikri ise beni bir türlü rahat bırakmayan bir başka etken.

Kahretsin! Eğer o gün Oli'nin partisine gelmeyi reddetmeseydi şu an yatağımı ısıtıyor olabilirdi!

Belki de şu an bu masada oturmak yerine bir otel odasında sabaha kadar sevişip Eren'in o güzelim beyaz teninde küçük izler bırakıyor olabilirdim. Ardından karın boşluğuna onu huylandıracak  bir baskı uygulayarak bana küçük bir inilti bahşetmesini  sağlayabilirdim. Eren'in bu açıklığından faydalanarak dudaklarımı dudaklarına bastırıp ağzının her zerresini ezberleyebilirdim. Bu sırada bir elimle onun erkekliğini kavrayarak ona mastürbasyon yapabilirdim. Sonra onun ince bacaklarını aralayıp iniltilerinin eşliğinde o dar deliğinde gidip gelebilirdim. Bana daha fazlası için yalvarmasın sağlayabilirdim.

Fakat şu an ben napıyorum! Saçma bir aile toplantısında uslu çocuğu oynuyorum. Konumuz ise kardeşimin evleneceği herif! Daha boktan bir toplantı olamaz her halde.

Söylediklerine göre küçük kardeşimin resmi sex partneri ve tasmasından tutacak herif bir CIO'nun oğlu. Çok büyük bir şirketleri ve uluslar arası pazarları varmış.

Anladığım kadarı ile Amerika kıtasını baş isimi olan biz ve onların şirketi birleşirse çok büyük meblağlar kazanılacakmış.

Şirket otuz yıl önce İngiltere'de kurulmuş. Şirketin kurulumundan yaklaşık otuz yıl sonra şirketin bir kolunu Türkiye’ye taşıyıp altı sene sonra ise ana bina haline gelen Türkiye'deki bölümü şu anki sahibi olan herife karısının üzerinden devredilmiş. İngiltere'de kalan kısım ise o kurucunun ikinci çocuğuna verilmiş. O şirket bağı ile kardeşim üzerinden kuracaklarmış!

Babamın her kelimesin beni daha çok sinirlendiriyordu.

Omurgamdan doğru bir sıcaklık yükseliyor, beynim karıncalanıyordu. Eren'in düşüncelerimi işkâl etmesinin yanı sıra birde kardeşimi bir mal gibi satmaya kalkışıyorlardı! Düşüncelerimdeki karmaşa beni daha çok çıldırtıyordu. Adeta beynim uyuşmuş gibiydi. Düşüncelerime hâkim olamıyorum! Lanet olası şirketini büyütmek için biricik kız kardeşimi, kim olduğunu bilmediğim bir adama teslim mi edecekim! Hadi ordan be! Benim küçük kız kardeşimi, o, erkeklerle göz göze bile gelemeyen küçük kız kardeşimi! Onun kızıl saçlarını okşayacak, o güzelim yemyeşil gözlerinin içine bakacak, beyaz teninde ellerini gezindirecek adam!

I'm Free!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin