Bölüm sonundaki nota bir bakın lütfen🖤
Bir süre dudakları alnımda, tüm hislerini hissettiğim o anda takılı kaldık beraber. Gözlerim o anın duygusal yoğunluğundan ve bir de hamilelik hormonlarından dolayı dolmaya başlayınca, ellerimle bileklerini tutup ondan ayrıldım. Benim ayrılmamla elini karnıma koyup, oğlumuzla tema geçtiğinde Poyraz ona kıpırdayarak karşılık verdi.
Elleri karnımda, gözleri gözlerimdeyken o hayran olduğum vişne rengine çok yakın dudaklarını araladı tekrar. "Sana az önceki konu hakkında konuşmayı yasaklıyorum, benim kadınım çocuğumuzu doğuracak ve beraber büyüteceğiz. Daha çok ağrıtacaksınız başımı oğlumuzla beraber, tamam mı?"
deyince gözlerim ilk önce karnıma, hemen sonra ona gitti.Söylediği her bir kelimeye ayrı ayrı şaşırsam da beni asıl şaşırtan elimi tutup, yürümeye başlaması oldu.
O elimi tutunca kalbim şenlenmişti sanki. Yine de "Emir?" diye şaşkınlık dolu bir ifadeyle sormama engel olamadım. Yunanistan'dayken de elimi tutmuştu fakat bu sefer bambaşkaydı. Burada onu tanıyan çok kişi vardı, magazinciler görebilirdi ya da ne bileyim... Garipti işte.
Yürümeyi bıraktığımı fark edince o da durup bana dönerek "Kaç defa seviştik küçüğüm, basit bir temasa bu kadar şaşırman garip." dedi. Onun basit bir temas olarak adlandırdığı şey, benim bir ömür unutmak istemeyeceğim andı ama sustum yine. Emir Kozcuoğlu'nun düşüncelerini değiştiremezdiniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sana Tutsağım
Fanfictionİmkânsıza meyilli, onu yaralayan adama tutulmuş çok seven bir kadın. Şefkat göstermekten, adamın onu tüm yaralamalarına rağmen onu sevmekten asla vazgeçmeyen bir kadın Zeynep. Yarası çocukluktan başlayan, başkalarında da yara açmaktan çekinmeyen, o...