«Kod Adı: Bordo»

◽"Operasyon/Kandar 1/2!"◽

Keyifli okumalar...

Bu bölüm Şehit Battal Yıldız'a ve onun değerli Eşine ithaf edilmiştir.

"Birincisi, kesin olarak devlet ve ulusun tam bağımsızlığı. İkincisi de vatanın ana topraklarında, çoğunluğun azınlıklara feda edilmemesidir..."

Başbuğ Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk
Havza telgrafı/bölüm 2.
Kod: Şifre, Aceledir, kişiye özeldir.

◽"Operasyon/Kandar 1/2!" ◽

[Operasyondan 1,5 saat önce]

Operasyon ile ilgili herhangi bir prüz çıkmaması için her şeyi düşünüyordu Binbaşı Metin. Operasyonu başlatmak ve planı anlatmak için ise gerekli dosyanın Ankara'dan gelmesini bekliyordu. Harekat merkezindeydi. Tim ise arazide oluşabilecek anti terör olayları hakkında bilgilendiriliyordu.

Harekat merkezinin otomatik kapısı açıldığında içeri elinde tuttuğu ve üzerinde 'Çok gizli' yazan kahverengi bir zarfla Astsubay Çavuş Cemil sarsılmaz girdi. Binbaşı Metin ise onu görür görmez beklediği dosyanın geldiğini anlamıştı.

"Astsubay Çavuş Cemil Sarsılmaz. Komutanım, Pusat komutanım gönderdi."

"Sonunda. Geç bile kaldı."

Cemil sessiz kalırken, Binbaşı Metin arkasını dönüp timin gayet senkronize olmuş haline göz gezdirdi ve paketi açtı. Rewan Kandar'ın bilinmeyenleri. Türk silahlı kuvvetlerinin dahi elinde olmayan bilgiler kimin elinde olurdu? Yanlızca ve yanlızca mitin en iyi istihbaratçılarından olan yaşlı kurt Pusat Yılmaz'ın elinde tabiki.

Okuduklarıyla yüzünü buruşturan Binbaşı başını iki yana sallayıp elindeki dosyayı harekat merkezinin ortasında bulunan büyük masaya attı ve mırıldandı.

"Vizyonsuz piç."

Masadan gelen sesle oraya dönen bakışlar ile artık zamanın geldiğini anlayan tim masanın etrafına toplanmıştı.

"Oturun."

Herkez yerleştiğinde Binbaşı ellerini beline koymuş düşünüyordu.

"Evet beyler bayanlar. Sanırım meslek hayatınızın en vizyonsuz operasyonuna gideceksiniz. Aradığımız adamdan bozma herif bir gölde."

"Gölde derken komutanım?"

İlk soran tabiki Faryalı olmuştu.

"Evet doğru duydunuz gölde. Gölün altına karargah yapmışlar. Fark edilmemek için. Amerika yardımı olduğu o kadar belli ki. Vizyonsuz herif kimin köpeği olduğunu çabuk belli etti."

Yüzbaşı Ömer tüm konuşmayı kaşları çatık dinlemişti.

"Sizi rahatsız eden şey ne komutanım? Amerika ilk şüphelendiğimiz ülkeydi zaten. Başka bir konu var komutanım. Eğer haddimizi aşmayacaksak öğrenmek isteriz."

Binbaşı Metin yaklaşıp masanın ortasındaki 3 boyutlu haritadan Ankara'ya dikti gözlerini.

"Biz bu herifi her türlü Ankara'da sorgu odasına tıkarız da Yüzbaşı. Ankara'dan sonra bilgiler bir tek bizde kalır mı o beni düşündüyor."

"Pusat komutanım buna izin vermez. Vermez değil mi komutanım?"

Üsteğmen Deniz'in konuşmasıyla Binbaşı bakışlarını ona çevirdi.

"Ondan habersiz kuş uçmaz bu alemde de. Bazen.. Bazen. Bu şu an burda konuşabileceğim bir şey değil. Daha sonra konuşacağız. Şimdi operasyona odaklanmalıyız."