💫

600 30 0
                                    


Günler sonra aradı adam, sanki yıllardır sesini duymuyormuş gibi heyecanlıydı kadın. İki kez öksürdü, yutkundu ve cevapladı.
Aynanın karşında konuşuyordu kadın, göz bebeklerinde adamın sureti belirdi.
Bir kez daha yutkundu.
-Efendim ?
-Nasılsın ?
-İyiyim.

İyiyim diyebildi, günlerdir içmekten rengi değişmişti oysa ses tonunun. Gözlerinin altında ağladığı gecelerden kalma baloncuklar. Dağınık saçları.. Yine de iyiyim diyebildi.
Telaşlı olduğu belli olmasın diye dudaklarını ısırıyordu. "Ben" dedi adam "Seni özledim." Sahiden ihanet ettiği bir kadını özlemiş olabilir miydi bilmiyordu kadın. Bilmesi de gerekmiyordu. Hatta bilmese daha iyiydi. Zaten yeterince yorulmuştu, bütün hayatı boyunca yorulmuştu.
Adamın avuç içlerini, ağzının kenarını, burun ucunu öptüğü günleri hatırladı kadın ve yine belli etmemek adına yutkunup dudaklarını kanatana dek ısırdı.
Kanadı. "İyi günler" dedi.
Sanki hiç kırgın değilmiş gibi.
Sanki unutmuş gibi adamın yalanlarını ve ihanetini.
Sanki iki yabancı gibi,
Yanlışlıkla aranmış gibi...
Sanki günlerini zehir eden adamla konuşmuyormuş gibi,
"İyi günler" diledi.
Oysa özlemişti.
Sancılıydı,
Ağrılıydı.
Adamın tek bir saç teli uğruna bu dünyayı ateşe verebilirdi.
Rüyalarında görüyordu adamı.
Hıçkırarak uyanıyor, fotoğraflarına bakamıyordu.
Korktu.
Bir kez daha düşerse kalkamayabilirdi.
Kazanmak ya da kaybetmek olarak görmüyordu elbette kadın ayrılığı ama kendini yenilmiş gibi hissediyordu.
Tükenmişti belki de bilmiyordu.

Bazı kadınlar arayamaz.
Bazı kadınlar söyleyemez özlediğini.
Bazı kadınlar kanayan dudaklarının arasında saklar söyleyemediklerini.
Unutmazlar.
Unutmak da istemezler, tıpkı bilmek istemedikleri gibi bazı şeyleri.

Sahi bir adam ihanet ettiği kadını özleyebilir miydi ?

Tumblr HikâyeleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin