Hey uzun zaman sonra ben geldim!!
Ben yazıyorum evet ama sizden destek görmeye ihtiyacım var. Lütfen,LÜTFEN oy verip yorum yaparak veya arkadaşlarınızı etiketleyerek destek verir misiniz ? LÜTFEN! KEYİFLİ OKUMALAR CANLAR:)Kalbimin atması veya nefes alıp veriyor olmam yaşadığım anlamına gelmiyor.Ben yaşarkende ölüyüm.''
Araba son derece lüks olan evin önünde durdu.
Bir servet değerinde olduğu her halinden belli olan bu evin içerisinde olan kişi,Ateş'in tüm sinir hücrelerini ayaklandırmıştı. Beklemeden arabadan inen adamın adımları kendisinden emin bir şekilde tam karşısını hedef almıştı. O kadar lüks olan evin önünde bir tane bile koruma olmaması o anlık adamın işine gelmişti. Evin kapısına hızlı sayılabilecek adımlarla ilerlerken arkasından da onu takip eden Volkan vardı.Evin önüne geldiği an kapıya peş peşe ve sert bir şekilde vurdu. Derin nefesler onun üstünde bir sakinleştirici görevi görmüyordu. Eğer böyle bir görevleri olsaydı son 20dakikadır aldığı derin nefeslerin bir etkisi olurdu.
Hemen yanında olan tek güvendiği adam Volkan, olanları anlamaya ve sindirmeye çalışırken konuşmayarak duruyordu. Kapı o esnada açılırken karşısında yapılı vücudunu siyah takım elbise ile örten bir korumayı gördü. Adam kapıyı açtıktan sonra yan durarak Ateş ve Volkan'a yol göstermişti.
Dişlerini uzun zamandır sıkan Ateş,derin bir nefes vererek kapıdan içeri-direkt olarak salona-girdi. Karşısında tekli koltuğa oturmuş,bir elinde baston diğer elinde içki bardağı olan adama baktı.Yaşına rağmen yine de son derece güzel giyinmişti. Kahverengi takımın içine giydiği beyaz gömleği,başında ise kahverengi ve şerit şeklinde yapılmış beyazlı bir şapkası vardı.
Taner,karşısında ona öfkeyle bakan kişileri umursamadan içkisinden bir yudum aldı.
''Hoşgeldin evlat.!'' kolunu iki yana açarken yüzüne sahte bir gülüş ekletip konuşmuştu.
''Evime şeref verdiniz.''
Alaylı sesi öfkeden kuduran Ateş'i daha da delirtirken boynunda belirginleşen damarı patlayacakmış gibi görünüyordu.
''Keşke biraz da şeref sana verebilseydik,Taner. Veya Tilki mi demeliydim?''
Şen bir kahkaha attı Taner.''Demek genç kızımız evine yaptığımız yeni dekarasyonu beğenmedi.Ondan mı bu sinir?''
Gözleri mümkünmüş gibi koyulaşıyordu Ateş'in. Elini yumruk yapmış ve karşısında ona alayla laflar söyleyen adamın yüzüne geçirme hayalini kuruyordu.Dişlerini sıktı adam. Öyle ki dişlerinden gıcırtılar geliyor ve bunu hemen yanında olan Volkan gayet iyi duyabiliyordu
Arabasından yavaşca inen Duru etrafın bu sessizliğinden ürkmüştü. Kapısı ağzına kadar açık olan eve doğru ilerlerken Ateş'in burada ne yaptığını merak ediyordu. Belli ki Ateş onun evini o hale getirmemişti. Bunu net olarak anlamıştı. Çünkü Ateş; gözlerini kaçırmış,uzun süre düşündükten sonra acelece kendisinin yaptığını söylemişti. Hem neden böyle bir şey yapacaktı ki?
Yavaş adımları onu kapıya biraz daha yaklaştırıyordu.En azından olanları dinleyecek daha sonra buradan gidecekti. Hem kim bilir belki dava hakkında bazı şeyler öğrenirdi? Olabilirdi.
Merdivenleri parmak ucunda,ses çıkartmadan yürüyen Duru basamaklar biter bitmez kendisini karşısında ki duvara attı. Sırtı duvarın soğukluğu ile bütünleşmeye girmişken yan adımlar atarak kapıya ilerliyordu. Kalbinin ağzında attığını hissediyordu. Kendisini hoyratça atan kalp atışının dışarıya kadar ulaşan sesi eleverebilirdi.Bundan kokmuştu bir an. Çünkü o kadar şiddetli ve gürültülü bir şekilde atıyordu ki göğüs kafesine sıkışmış olan kalbi,duyulup adamların ona doğru geleceğini düşündü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kuşkularla Dans #wattys2018
Teen Fiction"Sen?" bir soru dökülürken aslında tanıdığını belli ediyordu. "Ta kendisiyim." diyen adam elinde ki kabloyu kızın çıplak kollarına değdirdi. Saç diplerinden başlayıp parmak uçlarına kadar içinden geçen akım onu titretirken ,vücudunda hissettiği acı...