24. (Desteğe ihtiyacım var :)

109 26 5
                                    

OYLARA İHTİYACIM VAR DESTEK LÜTFENNNN ♥ ETİKET ATABİLİRSİNİZ :)  KEYİFLİ OKUMALAR


Beyaz renge boyanmış olan oda rengini kaybetmiş ve kirden artık griye dönmüştü. Oda duvarları rutubeti kanıtlarken duvarlar sökülmeye başlamıştı. Gözü tam karşısında olan eski sandalyeye takılırken,kesik bir nefes aldı. Omuzlarını dikleştirirken,mavi gözbebekleri etrafı tekrar tekrar taramaya başlamıştı tıp kı meraklı bir bebek gibi.

Çekiştirilen bedeni odaya ilk girdiğinde gözünün takıldığı sandalyeye zorla oturtturuldu. Genç kız tek bir kelime dahi edemezken daya yeni yapmış olduğu hareketin esirliğinden kurtulamamıştı.Etrafında olan hareketliliği anlamıyordu bile. O kadar farklı bir haldeydi ki,ya o silah dolu olsaydı? Sorusunu sorup duruyordu kendi kendine.Dolu olsaydı ve o kurşun o yaşlı bedene saplanıp,damarlarında ki kanın kurumasına neden olsaydı ? Ne hissederdi? Ellerine bulaşan kan bu sefer yıkanıpta geçecek türden olmayacaktı ve bu kesinlikle daha fazla delirtirdi.

Elleri tekrar arkadan sert bir şekilde bağlanmıştı.Dağılmış saçlarından bir tutamı gözlerinin önüne gelirkenn kafasını iki yana salladı ve görüş alanını açtı.Üstünde geceliği dururken,üstünde olan geceliği açılmış bacağının büyük bir kısmını ortaya çıkartmıştı.Kendini toplamalı onu kaçıran bu adamla ilgilenmeliydi.

''Beni kaçırarak eline bir şey geçmeyecek!''

Kurumuş dudaklarından pürüzlü bir ses ortaya çıkarırken açık olan camdan üstüne vuran soğuklukla titrememek için zor durdu. Kafasını yana çevirip pencereyi görmek isterken,tek gördüğü kırılmış camların olduğu bölümdü. Tahta pencere pervazları çürüktü.Hava soğuktu ve şuan saat gecenin bir yarısı olmalıydı. Pencerenin hemen alt kısmında üstünde ki telleri çıkmış sünger vardı.Üstünde yatacak şekilde bile değilken bir tarafı parçalanmıştı. Aynı şekilde yıkık dökük bir masa yan düşmüştü ve bir ayağı yoktu.

Üç koruma ellerinde ki kovalarla içeri girerken kaşlarını çatarak onlara bakıyordu.

Söylediğine cevap alamayan Duru,bunların artık rüya olmasını istiyordu. İsmi hafifçe söylenmeli ve o uyanmalıydı.Gözlerini açtığında babası karşısısında olmalı,ona gülerek bakmalıydı.Annesi salondanonlarla seslenmeli,ablası ise uyandırılmasına karşı oflamalıydı. Daha sonra hep beraber kahvaltı yapıp,gülmeleri gerekliydi.Şuan burada olmak istemiyordu!

''Seninle bu gece çok eğleneceğiz ufaklık.'' Adamın iğrenç gülüşü odanın duvarlarına çarparken Duru'nun kusma isteği gelmiş safra tadını boğazında hissettikten sonra yutkunmuştu. Ciğerlerine gelen bu iğrenç rutubet kokusunu bile çekmeye razıydı yeter ki şu adam gülmeseydi.

''Ne istiyorsun sen Tilki ?Geri çekileceğimi düşünüyorsan bunamış bir ihtiyar olduğunu yüzüne vurmak zorunda kalırım.Bunu düşünmenin başka açıklaması olamaz.''

Dişlerinin birbirine çarpmasını engelleyen Duru son derece gerilmişti.Bacaklarını sürekli oynatmaya çalışıyordu.Soğuktu ve karşısında ki adamın iğrençliği de eklenmiş,üsüşmesine neden olmuştu.

''Ben daha bunamadım ufaklık.Şimdi sen burada yaşayacağın küçük fragmandan sonra geri çekileceksin.'' Gülen adam korumasına bakarken Duru'nun farketmediği bir baş hareketi yaptı.

O sırada kız ise ağzını açmış bağırmaya hazır bir ifade ile duruyordu. ''Ben davadan çekil...ah!''

Bu sefer odanın duvarlarıyla çarpışıp geri kulaklarına dolan ses Duru'ya aitti.Tokat gibi yüzüne çarpan soğuk su,genzine kaçmıştı.Öksürmeye başlarken yüzünün ön tarafına yapışan saçlarından başlayan su boynundan akıp içine giriyordu. Geceliğinin ön tarafı ve bacakları bir miktar ıslanmışken,soğuk iyi gelmemişti.

Kuşkularla Dans #wattys2018 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin