8 | B E D E L

17K 923 318
                                    

Lorn - Acid Rain

Nerede olduğumu biliyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Nerede olduğumu biliyorum.

Aylardır birçok kez aynı yerde uyanıp durdum. Benim için burası her yerde aynı. Ölü değilim, tabii. Nefes alıyorum. Her seferinde, imgelerin saldırısına uğradığımda başımdaki ağrının beni öldüreceğini düşünüyorum ama her seferinde, ölüm ve çaresizlik sinmiş bu duvarların arasında, karmaşık görünümlü bipleyen cihazlara bağlı bir hâlde tekrar uyanıyorum.

Bu sefer ne oldu?

Ne gördüm?

Hatırlamıyorum.

Yalnızca o ışık, gözlerimi kör edip beynimi delen o keskin, yoğun ışığa katlanamadığımı biliyorum. Gerisi yoktu. Günlerdir hiçbir şey olmuyordu ve şimdi geri dönmüştü. Karanlığın çökmesini bile beklememiş, en uygunsuz zamanda zihnime saldırmıştı.

Önce odada yalnız olduğumu sandım. Gözlerimi kırparak kalbimdeki boşluğun yarattığı hafiflik duygusuyla tavanı gözledim. Sonra elimde sıcak bir dokunuş hissettim. Gözlerimiz buluştuğunda, onunkilerin yaşlı olduğunu gördüm ve bunun nasıl da artık beni şaşırtmadığını fark ettim.

"Anne," dedim. Biricik annem, güzel kadın. "Beni bırakma."

Küçülmüş zayıf sesimi duyduğunda bana bakmaya dayanamıyormuş gibi başını başka bir tarafa çevirdi. Saçı, makyajı, zarif takıları, münasip giysileriyle her zamanki gibi görünüyordu ama gözleri... Gözleri çok başkaydı. Her zamanki kaygılarına bir de korku eklenmişti. Panikle, çaresizlikle genişlemişti göz bebekleri.

Canını acıtıyormuş gibi görünen derin bir nefes aldı ve ayağa kalktı. Gitmesinden korkup elini sımsıkı tuttum ama gitmedi. Bunun yerine üzerime eğilip eliyle yanağımı okşadı ve alnıma bir öpücük kondurdu. Yakınlığı, alışık olduğum parfümü güvende hissettirdiğinden gözlerimi yumdum.

"Biricik kızım..."

Biricik annem.

Yüzüme sıcak bir gözyaşı damlası düştüğünde gözlerimi açtım ve ona baktım. Yanağımı, saçlarımı okşayıp gözlerindeki dayanılmaz ifadeyle suretimi seyretti.

"Kızıma gelinlik giydirmişler, on sekiz yaşındaki kızıma, bakmaya kıyamadığım kızıma gelinlik giydirmişler, saçlarını topuz yapıp yüzünü boyamışlar, kızımı gelin etmişler..."

Yüzüm annemin yüzünden düşen gözyaşlarıyla yıkanırken sesi içime dokunuyor, ben de hıçkıra hıçkıra ağlama isteği uyandırıyordu.

"Ne cüretle... Nasıl yaparlar... Nasıl kızımı benden habersiz gelin ederler... Hayal bile edemiyorum. Korkunu, yalnızlığını ve şimdi, şimdi seni nasıl bırakıp gideceğim? Nasıl yaparım bunu? Ne kadar acımasız bir adam! Nasıl benden böyle bir şey ister? Nasıl bir anneden evladını bırakmasını ister? Hiç mi vicdanı yok!"

Ateşler Bulvarı Kurban Vezir (AB #1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin