"Eğer o çocuk ile konuştuğunu görürsem kötü olur! Anladinmı beni?" Dedi urgan arbanın dikiz aynasından bana sertçe bakarken. Urgana doğru eğildim.
"Sen urgan veziroğlu! Bana karışamazsın intikamını alıp defolup gideceksin! Ama eğer ben istersem belki kaan yanımda kalır! İstediğime yaklaşırım istediğimle sevgili olurum! Bu seni bu kadar bile ilgilendirmez!" Dedim elimin ucunu gösyerip onun öfke saçan gözlerine bakmadan arabadan indim.
O bana inanmamıştı benimde ona uyup onun dediklerine göre hareket etmeme gerek yoktu!
Bugun benim zorum ile okula gelmiştik! Dudağımda sadece hafif patlaklık izi vardı hafif izi kalan bir kaç morluğu özgürün getirdiği malzemeler ile kapatabilmiştim.
Okula girip ilerlemeye devam ettim.
Ta ki karşıma üç tane kız çıkana kadar.
Önümde durdukları için bende normal olarak durmak zorunda kalmıştım.
"Demek Nefes denen sürtük sensin! " dedi sarı saçlı kız.
"Bana bak ağzını topla!" Dedim hala üzerimde negatif enerji taşıyordum.
"Yok ya! Kızlar tutun!" Dedi iki kıza işaret vererek.
İki kız gelip benim kollarımdan tuttu.
"Ne yapıyorsunuz siz? Bırakın hemen kollarımı!" Dedim kollarımı kurtarmaya çalışarak.
Ama nafileydi!
Sarı saçlı kız ynaıma gelip saçımı sertçe kavaradı.
"Bak kızım kaan, urgan ve özgür üçlüsünden uzak duracaksın! Onlar bizim!" Dedi kız.
"Ben senin gibi onların altına yatmaya meraklı değilim! Git ne bok yiyorsan ye banane!" Dedim sertçe.
Ama bu kız ve urganın yan yana birbirine dokunuyor olma ihtimali aklıma gelince hafif sinirlenmiştim.
Yüzümün sola yatması ile kafamı hızla geri dikleştirdim.
Urganın vurduğu yerlerin acısının üzerine yeni acılar ekleniyordu.
Ben kıza gülerek bakınca ardı ardına bir kaç kez daha vurdu. Artık halim kalmamıştı.
İki kız kollarımı bırakınca yere düştüm.
"Aa bak! Üzerini kan ettik! Temizlemeliyiz demi kızlar! Bensu getir!" Saçlarım önüme düşmüş sadece zorla nefes alıyordum.
Gözümden birkaç damla yaş aktı.
Canım acıyordu.
Ama yardım edenim yoktu.
Urganın yanımda olmasını isterdim ama daha birkaç gün önce bana degersiz mal muamelesi yapmış hıncını çıkartana kadar pataklamıştı.
Şmdi ise onu yabımda istemem büsbütün acizlikti!
Bütün bedenimin ıslanması ile hareket dahi etmedim0.
Bütün okul sanki burada toplanmış benim bu halimi izliyordu.
Kız suyu kapadıktansonra kafamı yavaşça kaldırdım.
Kızın kahkahalar ile gülmesi gözlerimden akan yaşı dahada arttırmıştı.
"Hey millet! Bakın bu sürtük zaten önceden dayak yemiş! Artık kimin sevgilisine sulandıysa!" Bu duyduğum lafalar çok ağırdı.
Ve ben bunları hak edecek hiçbirşey yapmamıştım.
Ayağa kalktım.
Arkamı döndüm ve çıkışa doğru ilerlemeye başladım.
Ama ayağımın birşeye takılıp yere düşmem ile dizlerimde büyük bir acı hissettim.
Kafamı kaldirıp baktığımda bir kız bana çelme takmıştı.
Ayağa yavaşça yeniden kalktım.
Pantalonum dizlerinden yırtılmıştı.
Ve pantalonun ıslaklığına birde kanın kırmızı rengi ekleniyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YALANIN ESİRLERİ (FİNAL YAPTI)
Chick-Lit" Sen benim vüucuduma, benden izinsiz nasıl dokunursun? Bu dövme de ne demek?" Dedim aynada gözüm tekrardan kuş motifindeki dövmeye kayarken. Yavaşça bir adım atarak aramızdan hava geçmeyecek şekilde durdu. Gözlerimi gözlerine çevirdim. Yavaşça boyn...
