Zeynel yüzüne vuran güneşle gözlerini araladığında kollarının arasında ki minik bedenin varlığıyla dudakları huzurlu bir gülümseme ile kıvrıldı. Bakışları onun güneşte parlayan turuncu saçlarından güzel yüzüne inerken ipek gibi saçlarını okşadı. Gözleri yüzünde ki her lekede her çil de gezinirken karısını sessizce sevdi. Kolları onu biraz daha sıkı kavrarken ismini mırıldanıp göğsüne sığınan karısının sevimli hareketini gülümseyerek izledi. Aslında gece yeterince yorulan minik karısını bu kadar erken kaldırmak istemezdi ama yetişmeleri gereken bir balayıları vardı.
"Ufaklık ." derken saçlarını okşadı. Göğsüne gömülen minik karısının yüzünü maalesef göremiyordu. Fakat Zeliş'in uyanmaya pek niyeti olmamalı ki güzel uykusuna olduğu yerden devam ediyordu.
"Karıcım . " Zeynel onunla biraz uğraşmaya karar verirken keyifle gülümsedi . Zeliş'in saçlarını toplayıp kenara çekerken ellerini boynunda dolaştırıp sırtına doğru indi ve beklediği tepkiyi anında aldı. Sevgili karısı uyanmıştı.
"Zeynel ne yapıyorsun ? " Zeynel , onun uykulu sesinin tatlı melodisini dinlerken ona bakan karısına bakıp gülümsedi. Kızarmıştı minik karısı.
"Karımı uyandırıyorum . "
"Neden ? Sen uyumayacaksan uyuma ama ben uyumak istiyorum . " Zeynel onun söylenerek gözlerini tekrar kapatmasıyla gür bir kahkaha atıp ani bir hamleyle minik karısını altına aldı. Yüzünü onun güzel yüzüne yakalaştırıp minik burnuna küçük bir öpücük bıraktı.
"Ya Zeynel ne yapıyorsun?! Kalk üzerimden ! " Zeynel onun kıpkırmızı kesilen suratına bakarken kahkahalarını zor tutuyordu . Elinin tersiyle kızarmış yanağını okşarken , "Utanıyor musun ufaklık ? Dün akşamdan so-"
"Sussana ya ! " Zeynel dudaklarının üzerine kapanan eli sevgiyle tutup çekerken Zeliş'in yüzünü yastığa gömmüş olduğunu gördü. "Beni utandırmaktan keyif alıyorsun değil mi ? "
"Evet ama bence biraz daha öyle durursan boğulacaksın . " Zeliş kafasını kaldırıp tepesinde dikilen kocasının gülen yüzüne bakarken onun kendisinin utanmasıyla fazlaca keyif aldığını fark etti. Kaşlarını çatıp sinirli durmaya çalışırken karşısında saçları dağınık gülümseyen bir Zeynel ile bunun ne kadar zor olduğunu fark etti . Adam fazla tatlıydı ! Zeliş ona nasıl sinirlene bilirdi ki ? Hem de böylesine güzel gülerken .
"Gitsene sen ya . Uyuyacağım ben . " derken bedenini çarşafa dolayıp ona arkasını döndü. Yataktan kalktığını fark ederken gözlerini sıkıca yumdu ama dakikalar sonra havalanan bedeni ile gözlerini hızla açıp kısa çaplı bir çığlık attı. Ellerini Zeynel'in çıplak göğsüne yerleştirirken , "Ne yapıyorsun ? " diye şaşkınlıkla sordu.
"Karımla beraber banyo yapacağım ve sonra balayına gideceğiz . "
"Balayı mı ? Ya ben yaparım banyo sen beni yere indirsene ."
"Olmaz ben utangaç karımla banyo yapmak istiyorum . " Zeliş onun tatlılığına gülümsemekten kendini alamazken başını göğsüne koyup kendisini deli gibi sevdiği adama teslim etti .
...
"Ya bu kocaman şeyle mi gideceğiz ? " Zeliş bi karşısında ki uçağa birde Zeynel'e baktı.
"Ne o korkuyor musun ufaklık ? "
"Korkmuyorum da daha önce hiç uçağa binmedim . " Zeynel onu belinden kavrayıp kolunun altına alırken saçlarından öptü.
"İyi işte ilklerini benimle yaşıyorsun . " Zeliş onun beline sarılırken nereye gideceklerinin merakıyla uçağa bindi.
İçeri girdiklerinde onları karşılayan kızıl saçlı , uzun bacaklı hostesten gölzerini ayırıp Zeynel'e baktı. O da kendisi gibi bu manken gibi hostesten bakıyor mu diye ama Zeynel'in bakışlarının kendi üzerinde olduğunu görünce tatlılıkla gülümsedi. Tatlı adam ya . Fakat kuyruk gibi gelen bu kızıl hostes hiç de tatlı değildi. Zeliş , Zeynel'i cam kenarına oturtup kendisi onun yanına oturduğunda gülümseyerek bir şey isteyip istemediklerini soran kadının uzun bacaklarına baktı. Kızın bacağı onun boyu kadardı. ' Yuh ' diye mırıldanırken ona sarılan Zeynel ile giden kızdan bakışlarını ayırıp kocasına döndü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbimdeki Minik Sevdam (Aşkın Serisi * 4 )
RomanceBir kız düşünün 1.50 boylarında , turuncu saçlı , büyük yeşil gözlü. Ufak ama tam bir başbelası. Zeynel onu ilk gördüğünde anlamıştı bu kızın yürüyen bir baş belası olduğunu ama nereden bilebilirdi ki bu minik belanın o günden sonra tekrar karşısına...