* Özel Bölüm *

40K 2.2K 138
                                    


Bölüm ithafı ; Lale877

"Anne ! Şu Zeynel'e bir şey der misin ? " Nurten Hanım gelinin sitemine gülerken oğluna ters bir bakış attı.

"Yeter Zeynel ! Gelinimi bunalttın . "

" Bana kızacağına çok sevdiğin gelinine kız anne. O koca karnına aldırmadan bütün gün evi talan ediyor . "

"Ama anne çok sıkılıyorum . Zeynel de sürekli oturup bir şeyler yememi istiyor . Zaten duba gibi oldum . " Nurten Hanım bu aşık ikilinin arasında kalırken gelinin güzel saçlarını okşadı . "Seni anlıyorum kızım ama Zeynel de senin için korkuyor . Şurada doğuma ne kaldı ki . Son bir kaç hafta . "

Zeliş elini kocaman olmuş karnına koyup okşadı ve masum bakışlarını yan koltukta oturan kocasına çevirdi. Onun bu bakışlarını gören Zeynel gülümseyerek başını iki yana salladı. Hep aynısı yapıyordu .  Ona kızdığı zaman o büyük gözlerini kendisine çevirip sanki hiçbir şey yapmamış gibi masum masum bakıyor ve Zeynel'in tüm siniri anında yok oluyordu . Zaten karşısında ki ufak tefek ve canın içi olan bu kıza nasıl kızabilirdi ki . Onun tek derdi kendisine zarar verecek olmasıydı. Zaten kendi minicik iken içinde bir canda taşıyor olması Zeynel'i diken üstünde tutmaya yetiyordu . 

Annesinin gülerek yanlarından ayrılmasıyla oturduğu yerden kalkıp minik karısının yanına gitti . Onu kollarının arasına çekip sıkıca sarılırken , " Sadece bir az rahat dur . Sana bir şey olacak diye aklım çıkıyor ."  dedi.

Zeliş başını kaldırıp deli gibi aşık olduğu adama baktı . Yüzünü iki elinin arasına alıp sakallı yanağına bir öpücük bıraktı . "Biliyorum ve özür dilerim . Daha dikkatli olacağım . " Zeynel onun bu sözünü iki gün sonra çok sıkılıp unutacağını bildiği için gülümsemekle yetindi. Başını göğsüne yaslayıp yüzünü o turuncu saçlara gömdü ve derince kokladı . Oldukça yoğun bir gün geçirmiş , bütün gün toplantılarla uğraşmıştı .

"Çok yorgun görünüyorsun. Yemeğe kadar biraz dinlen istersen sonra da eve geçeriz . " Zeynel her sabah minik karısını işe gitmeden önce annesinin yanına bırakıp öyle işe gidiyordu . Zeliş'in evde yalnız kalmasını istemiyordu . Zaten Zeliş de annesiyle iyi anlaştığı için bir birlerine arkadaş oluyorlardı .

Başını iki yana sallarken oturduğu yerde biraz daha yayıldı ve Zeliş'e sıkıca sarıldı . "Gerek yok sana böyle sarılmak tüm yorgunluğumu alıyor . "
Zeliş gülümseyerek karnının üzerinde ki elleri tuttu. " Kızım sen doğunca babanı daha çok yorucaz dimi ? Uyutmayacağız onu . "

"Desene iki yaramaz ufaklıkla başım belada. "

"Evet . Şikayetiniz mi var Zeynel Bey . "

"Valla böyle güzel iki beladan şikayetçi olmak ne haddime. Ancak mutlu olurum . Siz benim herşeyimsiniz . "

"Babada bizim herşeyimiz değil mi Ahsenim. "

"Kaderi de yüzüde adı gibi güzel olur inşallah torunumun. " Zeynel annesinin sesiyle oturduğu yerde toparlanırken " Amin " dedi.

"Yemek hazır hadi sofraya geçelim , torunumda açıkmıştır. 

.......

Zeliş yan tarafında ki büyük tabaktan biraz daha mısır alıp ağzına atarken bakışlarını kısa bir an televizyondan çevirip hemen yanında uyuyan kocasına baktı. Dudakları mutlulukla kıvrılırken güzel saçlarını eliyle karıştırıp yanağına bir öpücük bıraktı . 

"Mavi gözlü devim kalkıp yatağa yatınız , beliniz tutulacak yoksa ." Zeynel , karısının sesiyle gözlerini aralarken gülümseyerek doğruldu ve başını omuzuna koyarak derin bir soluk aldı. 

Kalbimdeki Minik Sevdam  (Aşkın Serisi * 4 ) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin