👊 Kim Nakavt ? 👊

186 12 0
                                    

Spor şortlarımı yanıma aldığım için kendimi tebrik etmem gerekiyordu. Siyah şortumu ve koyu gri sporcu tişörtümü sırt çantama koyup, bir kaç şey de tıkıştırdım. Anahtar, telefon, ve cüzdan kontrolümü de yapıp, çantamı sırtıma attım. Odamdan çıkıp asansörle aşağıya indiğimde saatime baktım. Çiçekçiye uğramak için vaktim vardı. Öz'üme bir daha geç kalmak istemiyordum. Çünkü en son geç kaldığımda bana Uykucu Şirin lakabını takmıştı. Bu sefer ne derdi bilmem. Asansörden indim, otelden çıkıp hemen kendimi arabama attım. Artık müdavimi olduğum çiçekçinin yolunu tuttum. Çiçekçiye geldiğimde ,çiçekçi Hakan ile ayak üstü sohbet ettik Öz 'üm için karışık çiçek demetini hazırlarken. Çiçekçide işim bitince bal gözlümün evinin yolunu tuttum. Her sabah onun tatlı bal gözlerini görmek benim için paha biçilemezdi. Kalbimi bile yerinden çıkaracak kadar mutlulukla dolduruyordu içimi. Onun da aynı hisseleri taşıdığını gözlerinin içine bakınca anlıyordum. Apartmanın önüne geldiğimde çiçeğimi alıp indim. Kapıya gelip zili çaldım. Kapı açıldığında apartmana girdim ve merdivenleri çıktığımda ,Aynur teyze kapıda "Günaydın Nico "dedi sevecen bir gülümseme ile. "Günaydın Aynur teyzem "dediğimde sarıldık. "Nasılsın?" diye sorunca "İyiyim. Sen nasılsın Aynur teyzem?" diye sordum gülümseyerek. "Bende iyiyim.Hadi geç içeri "deyince içeri girdim. "Öz hazır mı?"diye merak edip sordum ortada görmeyince. "Eğer uyku için diyorsan evet uyumak için hazır " dedi gülerek."Hâlâ uyanmadı mı?" diye sordum şaşkınlıkla."Yok nerde ? Ne yaptıysam uyanmadı "dediğinde "Hasta filan değil dimi?" sordum telaş edip."Merak etme oğlum hasta değil. Kitabı bitireyim diye sabahlamış bizimki. Gel bir de sen dene uyandırmayı "deyip koridorda ilerledi. İçim rahatlamıştı. Fakat bana lakap takan bal gözlüm kendi uyuya kalmıştı. Bu defa daha önce girdiğimiz sağdaki odanının karşısındaki odaya yöneldi. Öz'ün odasıyla karşılacağımı düşünürken oturma odası olduğunu gördüm. Köşe kanepede, bir bacağı kanepeden sarkmış diğer bacağı kanepede, kucağındaki açık kitaba dünyanın en büyük hazinesi gibi sarılmış bal gözlümü görünce yüzümde kocaman bir gülümseme olmasını engelleyemedim. Kulaklığı da boynundan sarkmıştı ve yanında büyük ihtimalle üzerinden attığı pike vardı. "Ben kahvaltı hazırlayım oğlum.Sende uykucu kızımı uyandırmaya bak"dedi gülerek. "Tamam Aynur teyzem sen işine bak ben hallederim "dediğimde çoktan mutfağın yolunu tutmuştu. Çiçekleri orta sehpaya koyup Öz'ümün yanına yaklaştım. Öyle tatlı uyuyordu ki sonsuza kadar onu böyle seyrebilirdim fakat Aynur teyzeme bir söz vermiştim.Yavaşça yanağını okşayıp "Öz'üm... hadi uyan ben geldim" dediğimde sesimin fazla yüksek çıkmamasına özen gösterdim. "Hımm "diye başını yanağıma dayadı uykusunda gayri ihtiyari. "Bal gözlüm bak kahvaltı hazır nerdeyse "dedim gülümseyip onu izlerken. "Anne beş dakika daha ver.Dünyayı o zaman kurtarırım "dediğinde güldüm. Rüyasında dünyayı mı kurtarıyordu acaba ? diye düşünmeden edemedim. "Bir de bana Uykucu Şirin demiştin bal Öz'üm "dediğimde gözlerini kıpıştırmaya başladı. Gözlerini açtığında beni görünce "Anneciğimm" diye çığlık atıp yanındaki pikeyi kafasına çektiğinde güldüm. "Aşk olsun bal gözlüm. Ben o kadar korkunç muyum ?"dedim gülerek pikeyi kafasından çekerken. "Hayır değilsin ama birden karşımda görünce korktum.Saat kaç ki ?" diye sordu gözlerini ovalarken beş yaşındaki çocuk masumluğunda. "Saat on bal gözlüm. Merak etme dünyayı kurtarmana beş dakika var " dedim gülmeye devam ederek. "Ne dünya kurtarması ?" diye sordu gözlüğü gözünde olmadığı için gözlerini kısarak. "Uykunda öyle sayıklıyordun. Şimdi dört dakikan var" dedim saatime bakarak."Dalga geçmesene ya. Kitabın etkisinde kalmışım "dedi uzanıp gözlüğünü sehpadan almaya çalışarak. Ondan önce davranıp gözlüklerini aldım. Dikkatli bir şekilde taktım. Bal gözlüme bu gözlükleriyle aşık olmuştum. "Teşekkür ederim "dedi utangaç bir şekilde gülümseyerek."Bir şey değil bal Öz'üm. Gözlüklerin sana çok yakışıyor "dedim yanağını okşayıp."O zaman bende ömür boyu çıkarmam " deyip tatlı bir şekilde gülümsedi."Bu arada annem nerde? Beni niye uyandırmadı ? "diye sıralayınca soruları "Uyandırma girişimleri sonuç vermeyince benden yardım istedi ve kahvaltı hazırlamaya gitti Uykucu Şirine'm "dedim sırıtarak bal gözlüme. "Ben uykucu değilim.Kitabın suçu. Bitirmeden bırakamadım." dediğinde "Bende bilmem bal gözlüm. Ben Uykucu Şirin olduğuma göre sende Uykucu Şirine'msin "dedim gülerek. "Hayır değilim " dedi omuz silkerek. "Seçme şansın yok Uykucu Şirine'm" dediğimde çiçekler aklıma geldi. Onları orta sehpadan uzanıp aldım. "Yine çiçek mi aldın sevgilim ? Ev sayende çiçek bahçesine döndü "dedi gülümseyip çiçekleri koklayarak."Bu az bile.O güzel bal gözlerinin beslenmesi için çiçek tarlasına çevireceğim "dediğimde yanağıma tatlı bir öpücük kondurdu bal Öz'üm. "Çocuklar kahvaltı hazır "diye seslenince Aynur teyzem kanepeden kalkmak zorunda kaldık. Oturma odasından çıkınca "Ben bir elimi yıkayıp geleyim sevgilim "deyince "Sakıncası yoksa bende yıkayayım bal gözlüm "dedim gülümseyerek. "Olur" deyip oturma odasıyla aynı hizadaki kapıya yöneldi. Banyo ne fazla büyük ne de küçüktü. Ama açık renkler sayesinde ferahtı.Bal gözlüm ellerini yıkarken ,gözüme el yıkama şekli çarptı. Merak edip "Öz'üm doktorlar gibi yıkamayı nerden öğrendin?" diye sorunca, omuz silkip "Dedem genel cerrahi uzmanıydı.Ondan küçükken öğrendim" dediğinde buruk bir tebessüm belirdi yüzünde. "Yalnız seni ilk gördüğümde böyle görseydim kesin tıp öğrencisi yada doktor sanırdım "dedim ellerimi yıkama sırası bana gelince ,bal gözlüm ellerini sepetten aldığı küçük havluya kurulamaya başladı. "Tabi canım üzerimdeki twetty desenli tişörtümün de buna etkisi olurdu "dedi sırıtıp üzerini elleriyle göstererek."Bence şirin bir doktor olurdun "dedim ellerimi yıkamayı ,bitirip kurulurken. "Teşekkür ederim iltifatların için sevgilim ama annem bizi bekliyor " dedi banyodan çıkarken. "O zaman bekletmeyelim Aynur annemi " dediğimde gözleri büyüdü bal gözlümün.Koridorun en başına yürüdük. Mutfağa girdiğimizde camın önüne küçük bir masaya hazırlamıştı kahvaltıyı Aynur annem. Sofraya hep beraber oturduk. Aynur annem de Öz'üm gibi muhteşem kahvaltı hazırlamıştı. Annesinden öğrenmişti demek ki böyle güzel şeyler yapmayı. Kahvaltımızı büyük keyif ve sohbet eşliğinde yapınca, Öz'üm kahvaltıdan sonra bize Türk kahvesi de yaptı. Bal gözlüm Türk kahvesiz yapamıyordu. Kahvelerimizi içince evden çıkma zamanımız gelmişti. Apartmandan çıktık. Arabamıza binip kısa sürede spor kompleksine geldik.Bugün Öz'üm ile kick boks maçı yapacaktık. Sevdiğim kadınla kick boks maçı yapacak olmak hem tuhaf ,hem de eğlenceli olacak gibiydi. Spor kompleksine çantalarımızı alıp girdik. Kick boks yapacağımız salona girince bir yığın erkeğin içinde Öz 'ümün ne işinin olduğunu anlamıyordum. Kolumu beline sıkaca sarıp kendime çektim. "Selam "diyerek Utku,Ersay ve Melis bize doğru yürüdüler. "Selam" dedik ikimiz birden. "Çifte kumrular kick boks maçına hazır mısınız?" diye sordu Utku sırıtarak. "Dur önce bir ısınma hareketleri yapalım maç sonra" dedi bal gözlüm göz kırpıp. "Enişte, ben sana erkeklerin soyunma odasını göstereyim "dediğinde "Tamam" deyip Öz'ümün belinden ayrılıp Utku'yu takip ettim. Soyunma odasına gelince Utku bana dolap anahtarını bana verip , diğerlerinin yanına geri döndü. Üzerimi değiştirip, çantamı dolaba koydum. İçeri girdiğimde bal gözlüm çoktan Utku ile ısınmaya başlamıştı. Tanrım nasıl acımadan indiriyordu yumruklarını. Hiç o tatlı küçük bal Öz'ümden eser yoktu.Yanlarına geldiğimde Melis ve Ersay ile izlemeye devam ettim.Çok sıkı yumruklar ve tekmeler atıyordu. "Ufaklık ben sana yumruk atmayı böyle mi öğrettim " diyen kumral saçlı yeşil gözlü benimle aynı boyda bir erkek Öz 'ün yanına geldi. Öz durup ellerini beline koydu "Bana ufaklık dememeni kaç kere söyleyeceğim yumruk kafa. Altı üstü bir ay büyüksün benden"dedi sinirli bir şekilde."Sende bana yumruk kafa demeyi kes o zaman ufaklık " dediğinde "Avucunu yalarsın "deyip dil çıkarıp yanıma geldi.Herkes kahkaha attı bunun üzerine.Bende şaşkınlık ile gülmek arasında kaldım. Melis 'den havlusunu alıp silinirken "Sevgilim tanıştırayım kuzenim Demirhan.Yumruk kafa Nico " dediğinde elimi Demirhan 'a uzattım "Tanıştığımıza memnun oldum Demirhan "dedim "Bende Nico. Bizimkiler sevgilisi var deyince yine bizimki kitap karakterine filan aşık oldu sanmıştım "dedi Demirhan sırıtarak. Hepimiz güldüğümüzde, Öz kuzeninin karnına yumruğu indirdi. Karnını ovarken"Ufaklık yemin ederim pişman ediyorsun beni kick boks öğrettiğime.Minicik parmaklarla geberttin resmen" dediğinde "Onu doğum gününde kick boks kursu hediye ederken düşünecektin Demirhan "dedi Utku gülerek. "Doğum gününde kick boks kursu mu hediye etti?"diye sordu şaşkınlıkla Melis. İlginç bir hediyeydi gerçekten. "Evet. Burda antrenör olduğu için  her doğum günümde bu spor kompleksinden farklı bir kurs hediye ediyor. Şuana kadar hediye ettiği en berbat kurs yogaydı"dedi yüzünü buluşturarak. "Kızım yoga çok rahatlatıcı nasıl sevmezsin "deyince ''Evet o kadar rahatlatıcı ki iki haraket arasında uyudum "dedi gülerek bal gözlüm.Herkes gülerken ''Uykucu Şirine'm"diye fısıldadım kulağına yanakları kızardı."Öz'e ,o günden itibaren daha hareketli kurslar hediye ettiğimi itiraf edebilirim.Bir daha uyuya kalmasın diye"dediğinde gülmekten karnımıza ağrılar girdi."Ne yapayım ben hareket insanıyım.Hadi artık hareketlenelim " dedi yerinde zıplayıp ısınma hareketleri yapmaya koyuldu. "Öz ile Nico maç yapacaklar" dediğinde Utku sırıtarak. "O zaman sizi ringe alayım.Kural bir ,sakın ufaklığa acıma enişte çünkü o sana acımayacak baştan söyleyim " dedi küçük bir ringe ilerlerken."Uyarın için sağol Demirhan "dedim bir yandan eldivenlerimi giymeye çalışırken."Bu hiç birşey değil daha enişte. Ringde de uyarılarımı dinlersen kuzenimin elinden sağsalim kurtulursun "dedi sırıtarak. "Yumruk kafa..."diye uyarı mesajı gönderdi Öz. "Sen ona bakma sevgilim. Kafasına yumruk yemekten böyle oldu zavallım "dediğinde "Kız ve kuzenim olduğuna dua et ufaklık. Enişte bu maçta ben senin tarafındayım" dedi "Ve bende ''diye katıldı Utku."Yuh.Anında satıldım. Bunun bedelini fena ödeyeceksiniz " diye uyardı bal gözlüm parmağını ikisine sallayarak."Ben Öz'ün tarafındayım. Yaşasın kız gücü "dedi Melis kolunu havaya kaldırıp. "Bende Öz'ün yanındayım" dedi kendinden emin bir şekilde Ersay. "Hadi kozlarınızı paylaşma zamanı " dediğinde Demirhan, ikimiz de ringe çıktık. "İyi olan kazansın Selaniklim " dedi sırıtarak yumruğunu uzattı. Yumruğuna karşılık vererek "İyi olan kazansın bal Öz'üm" deyip sırıttım. Yerlerimizi aldığımızda Demirhan 'dan başlama işaretini bekledik. Demirhan 'ın işareti ile ilk yumruklarımız buluşmaya başladı. Öz'ümün bayağı çevikti hareketleri. Bende çok ağır hareketler yapmamaya çalışıyordum. Çünkü daha önce hiç bir kızla maç yapmamıştım.Bir de karşımdaki rakibim aşık olduğum Öz 'ümdü. Canını asla yakamazdım. Gerçi Bal gözlüm kendini çok iyi savunuyordu . Yumruklarına da diyecek lafım bile yoktu.İki dakikalık ilk raund bitince ikimiz de yumruklarımızı vurup "Bu kadar sıkı bir sevgilim olduğunu bilmiyordum " diye itirafta bulununca "Korktun mu?"diye sırıtarak sorunca "Korkmadım ama hayran kaldım "deyince "Korkmana gerek yok zaten. Tabi bana ters bir hareket yapmadıkça "dedi sırıtarak kenara doğru yürürken. Yutkunmak zorunda kalmıştım. Bu kız beni gerçekten maffederdi."İlk raund berabere olacağı belliydi "dedi Utku bize birer şişe su uzatırken. "İlk karşılaşma. Bu normal.Nico hareketlerini kısıtlama merak etme onları çok iyi karşılar ufaklık "diye yorumda bulundu Demirhan da."Öz'e zarar gelmesinden korktum ama gerçekten iyi savunması var"dedim suyumdan içtim. "Hey torpil yapma bana. Kaç kere Demirhan, Utku ve Ersay 'ı yere serdim biliyor musun?" dedi bal gözlüm kaşlarını çatarak. "Tamam torpil yok bu sefer "dedim ellerimi yukarı kaldırarak. "İkinci raund için hazır mısınız?" diye sordu Demirhan. "Ben hazırım "dedi bal Öz'üm. "Bende "deyince ortaya geçtik. İkinci raund başladı. Bu sefer daha hareketlerimi kısıtlamamaya dikkat ettim.Öz hepsine çok iyi karşılık veriyordu gerçekten. Bir tekme hareketi yaptığımda ne olduğunu anlamadan kendimi yerde buldum. Öz ,bana muhteşem bir süpürme hareketi yapmıştı."Kızım süpersin " diye bağırdı Melis. Yerden kalkmaya çalıştığımda, bal gözlüm yanıma gelip elini uzatınca tuttum. Ayağa kalktığımda "Çok iyi hareketti bal gözlüm "dedim gülümseyip "Sağol sevgilim. İyisin değil mi?" diye sorunca "İyiyim Öz'üm merak etme " dediğimde Demirhan bize havlu ve su attı.Terimizi silip ,sularımızı içtikten sonra üçüncü raund bizi bekliyordu. Su şişelerimizi ve havlularımızı verip tekrar yerlerimizi aldık. "Enişte acıma ufaklığa ve her hareketine dikkat et. Üçüncü raund "dediğinde ikimizde yüzlerimizi koruyarak başladık. Bu sefer ikimiz de birbirimizin tekniğini daha iyi biliyorduk.Hareketlerimiz ona göre ilerliyordu.Öz tekme hareketi yaptığında bu sefer raundu alma sırası bende olduğunu düşündüm.Fakat nasıl olduysa Öz'ün tekme attığı bacağı ile benim süpürme hareketi yaptığım bacağım birden birbirine dolandı. Ve ikimizde kendimizi yerde bulduk. Bunun üzerine herkes kahkaha atmaya başladı.Bizde yattığımız yerde güldük. "Ya bu nasıl oldu?"diye sordu gülerken bal gözlüm kalkmaya çalışarak. "Hiç bir fikrim yok Öz 'üm" deyip kalktım ve onun kalkmasına yardım ettim. "Süpersiniz.Hayatımda böyle bir maç izlemedim "dedi Utku gülerken. "Benim için de bir ilk oldu gerçekten "dedi Demirhan. "Benim için en keyifli maç oldu "dediğimde, gülümseyip "Benim için de" diye karşılık verdiğinde bal gözlümün alnına minik bir öpücük kondurdum. Daha sonra üzerlerimizi değiştirmek için soyunma odalarına dağıldık. Hızlı bir şekilde üzerimdekilerden kurtulup,temiz kıyafetlerimi giydim. Biraz da deodorant sıktıktan sonra çantamı sırtıma aldım ve dışarı çıktım. Utku,Ersay ve Demirhan koyu bir sohbete dalmışlardı. "Bir şeyler içelim diyorduk. Prenses ile işiniz var mıydı enişte?"diye sorduğunda Utku "Yoktu bir planımız ama Öz 'e soralım önce. Onun bana söylemediği sürpriz planları olabiliyor "dediğimde "Ufaklığın sürpriz planları meşhurdur bilirim. İşte geldi sürpriz plancımız da " dedi sırıtarak benim arkama bakarken. Arkamı döndüğümde Melis ile konuşarak yanımıza gelen askılı pembe bir elbise giymiş bal gözlümü gördüm. Çok tatlı olmuştu pembe elbisesiyle. Gerçi herşey ona çok yakışıyordu. ''Ufaklık sürpriz bir planın var mı?" diye sorduğunda "Yok ne planı ne sürprizi ?" diye sordu merakla tek kaşını kaldırarak. "Yoksa tamamdır. O zaman hep beraber kafeye gidelim mi? " diye öneride bulundu. "Olur. Senin için sakıncası var mı sevgilim?" diye sordu güzel bal gözleriyle gözlerimin içine bakıp."Yok ne sakıncası olacak bal gözlüm" dediğimde "Hadi gidelim.Bende acıkmıştım "dedi Melis sevinçle. Gülüşüp ,sohbet ederek salondan çıktık. Spor kompleksinin otoparkına gelince arabamıza yöneldik. Bagaja çantalarımızı koydum. Şoför bölümüne yönelirken bal gözlümün arabaya binmemiş hâlâ arabanın önünde durmuş arabalara baktığını gördüm. Yanına gidip "Öz'üm ne yapıyorsun "diye sorduğumda "Sevgilimin ile arkadaşlarımın araba galerisine bakıyorum. Ve biliyor musun aranızda tek arabası olmayan züğürt benmişim şu an anladım " dediğinde bende dahil herkes güldü. Aslında bal gözlüm haklıydı. Benim ve Melis 'in mercedes marka ciplerimiz ,Utku ile Demirhan 'ın spor arabaları vardı. "Benim arabam senin araban bal Öz'üm. Al sen kullan bu sefer "deyip anahtarları onun avucunun içine bıraktım. "Gerçekten mi ?"diye sordu çocuk gibi sevinerek. "Enişte sakin ol ve anahtarı al. Trafiktekilerin ruh sağlığı ve arabanın bütün kalmasını istiyorsan " dediğinde Demirhan "Sen sussana yumruk kafa " dedi kaşlarını çatarak. "Prensesin biraz şoförlük derslerine ihtiyacı var da ama henüz ona bunu öğretebileni bulamadık "dedi sırıtarak Utku. "Ben gönüllü olabilirim eğer Öz'üm isterse "dedim gülümseyerek bal gözlerine bakarken. "Olur ama bağırmak yasak baştan söyleyeyim "diye uyarınca ''Sana nasıl kıyabilirim ki bal gözlüm" deyince "Çok pişman olacaksın enişte" dedi Demirhan kafasını iki yana sallayarak arabasına bindi. "Sen ona bakma sevgilim. Ben hayatında gördüğün en uslu öğrenci olacağım " dedi gülümseyerek arabaya binmesi için kapısını açarken. "Göreceğiz bal gözlüm "dedim sırıtarak koltuğuna oturup kemerini bağlarken "Göreceksin "dedi tatlı bal gözleriyle  sırıtarak. Kapısını kapatıp kendi yerime geçtim.Arabayı çalıştırdığımda, Utku ve Ersay 'ın arabası hareket etti. Onların arkasına takılıp gideceğimiz kafeye yol almaya başladık. Utku, Söğütlük tarafına gideceğimizi Öz 'e mesaj çekince çok hareketli bir gün sonrası dinlendirici bir yer seçmeleri hoşumuza gitmişti. Bir şeyler yiyip, içip ve sohbet etmek ikimize de iyi gelecekti.Tabi dostlarımız ile birlikte olmak da.Ama  en önemlisi bal gözlüm ile beraber  olmamızdı.Onunla her yer cennetti ve öyle olmaya ömrüm boyunca devam edecekti.💜

Devam edecek...👓👟💉💊
 

SINIRDA SINIRSIZ AŞK (KALBİMİN SAHİBİ SERİSİ #1) (KİTAP OLDU)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin