Sakin geçen günlerden birinde olduğumuzu düşündüğümün üzerinden topu topu iki üç dakika geçmişti ki etrafa yayılan ambulans sesi hastaneyi birbirine katmıştı. Alınan bir haber vardıysa da benim haberim yoktu. Yoongi'nin gözetim altındaki hastalarıyla meşguldüm çünkü.
Hastanenin bahçesine çıktığımda Yoongi'yi sürülen sedyenin yanında gördüğümde hızlıca yanlarına gitmiştim. Tam bilgiyi duyamamıştım fakat kurşunla yaralanan bir hasta getirilmişti. Şu anki duruma bakılacak olursa ameliyata girecek kişi Yoongi'ydi.
Sedyeyi hazır olan beş numaralı ameliyathaneye sürerken gözlerim yaralının üzerinde geziniyordu. Çok fazla kan kaybetmişti. Çehresi bir hayli solmuştu, yaşayıp yaşamayacağı hakkında net bir şey söyleyemiyordum bu yüzden.
"Benimle beraber ameliyata girmeni istiyorum."
Bakışlarım karşı tarafta olan Yoongi'yi bulduğunda bir anlık boşluğuma geldiği için "Ben mi?" diye sormuştum. Fakat o cevap vermeden toparlamış, "Tamam." diyerek onaylamıştım onu. Beklemediğim bir istekti bu. Ve ben buna hazır mıydım bilmiyorum.
Onunla ilk kez ameliyata girecektim. Korkuyor muydum yoksa heyecanlı mıydım bilmiyorum fakat içimde bir şeylerin sıkıştığını hissediyordum. Kalp atışım normalin üzerine çıkmıştı.
Hastayı ameliyata giren diğer yardımcılar hazırlamaya başladığında biz de klasik ameliyat hazırlıklarını tamamlamıştık. Eldivenleri giyindiğimiz gibi masa başına geçtiğimizde kurşun deliği bulunan vücuda bakmıştım. Elimde olmadan yutkunurken Yoongi'nin eline aldığı neşteri görmüştüm. Kurşun derinde olmalıydı ki girişi genişletiyordu.
Yanında dikilmiş öylece yaptıklarını izlerken verdiğim tek tepki gözlerimi sıkıca kapatıp açmak oluyordu. Henüz bir insanın vücudunun kesilmesine, delinmesine alışık değildim. Neyse ki kan tutmuyordu beni. Değilse müdahale edecekleri bir kişiyken iki olacaktı.
Bakışlarım Yoongi'yi bulduğunda bir müddet onu izlemeyi tercih etmiştim. Ameliyattayken bir başkaydı. İşine öyle bir odaklanmıştı ki gözü sadece monitör ve yaranın arasında gidip geliyordu.
"Entübe edin."
Elime aldığım peçeteyle uzanıp Yoongi'nin alnında birikmiş olan terleri sildikten sonra istediği iki aletle kaldığı yerden devam etmişti. Sol elindeki aletle kesiği genişletirken sağ elindekiyle kurşunu yakalayıp çıkarmaya çalışıyordu. Birkaç saniye bunu tekrarladıktan sonra kurşunu çıkarınca derin bir nefes aldığını görmüştüm.
Çıkardığı kurşunu kâsenin içine bıraktıktan sonra birkaç inceleme daha yapmıştı. Neyse ki ciddi bir hasar yoktu. İç organına ya da önemli bir damara denk gelmemişti.
"Hayati bulgular normale dönüyor."
Yardımcılardan biri konuştuğunda Yoongi'nin bakışları kısa bir süreliğine monitörü bulmuştu. Daha sonra tekrar önüne dönüp dikiş işlemine başlamıştı. Gözlerim yan profilinde gezinirken ona sarılmak istemiştim. Dışarıda hastanın yakınları dört gözle bekliyor olmalıydı. Bence doktorlar en çok iyi haberi verdiklerinde mutlu oluyorlardı.
"Gerisi sizde."
Dikiş işlemini bitirdikten sonra pansumanı diğerlerine bırakmış, onunla gitmem için kaş göz işareti yapmıştı. Başımla onayladıktan sonra peşinden gitmiş, çıkardığım maske ve eldivenleri çöpe atmıştım.
