Bölüm 18

7.2K 61 7
                                    

Hala ses yoktu, elimle omzuna dokundum anne dememle o varlığın bana dönmesi bir oldu, o görüntü o an yaşadığım korku nasıl tarif edilir, yüzü yoktu siyah bir gölge sanki, saçları var ama yüzü yok, saçları annemin saçları, fiziken annem ama yüzü yok, siyah bir tuval gibi bombaş ve derin bir karanlık, upuzun kirli tırnaklı elleriyle boğazımı sıkmaya başladı bağırmamla kısa süre sonra babamla annemin odama gelmesi bir oldu, en son hatırladığım babam beni tokatlıyordu kendine gel diye annem su getirdi babamın tokatlarıyla kendime geldim ama kekeliyordum konuşamıyordum 10-15 dk kadar sonra tamamen kendime geldim kekelemem de geçmişti, ne oldu diyordu babam, kabus gördüm baba dedim, gidin yatın birşeyim yok, gördüğüm kabus falan değildi, uyanık halde görmüştüm, kimdi o varlık ne arıyordu evimizde, annemle babam yatmaya gittiler, ben sabaha kadar uyumadım sigara içip durdum, terden sırılsıklam olmuştum ama duş almaya banyoya gitmeye dahi korkuyordum, üzerimi giydim hocanın köyüne doğru yola çıktım, koyunların otladığı yerin yakınından geçerken baktım ne sürü ne de çoban görünürlerde yoktu bir müddet sonra köye varmıştım, yamaca çıkmadan kahveye baktım doluydu yine, insan görmek pozitif enerji veriyordu, yamaca çıktım hocanın evine gittim kapıyı çaldım hoca açtı, hayırdır evladım erken geldin beklemiyordum bu kadar erken dedi, hocam dedim yardım edin bilginize ihtiyacım var lütfen yardım edin, içeri girip seslendi gel oğlum içeri kapıyı da çek, girdim içeri oturduk muska gibi birşey yazıyormuş, biraz izin ver dedi, sessizce izliyordum ağzımı açmadan, sonra birşeyler yazdığı kağıdı bir deri parçasına sarıp dikti, bana döndü anlat oğlum dedi erken gelmene sebep olan şey nedir.
Hocam dedim bizi köye yollayanı buldum lakin uzakta, hoca gülümsedi ama bu beni rahatlamak için yaptığı birşeydi bunu çok net sezebiliyordum, çaresi var oğlum dedi mesafenin çaresi var, içimde anlamsız bir sinir vardı yardım bekliyordum adam bana öğüt verir gibi konuşuyordu, o zamanlarda üzerimde olan sinirin o dönemki varlıklarla doğrudan alakalı olduğunu sonradan öğrendim, ayrıca hocamın öğütlerinin önemini de zamanla kavradım, bir musibet bin nasihatten iyidir hesabı, ne yapayım bu durumda hocam nasıl öğrenebilirim bize bunu neden yaptığını dedim, eline bir kağıt aldı kokusu bana kadar gelen güzel kokulu bir mürekkep ile oraya arapça olduğunu düşündüğüm birşeyler yazdı, sonra başka bir kağıda okunuşlarını yazdı, oğlum dedi eve gidince sağ eline bu kağıdı al önüne okunuşları koy sonra derhal telefon ile size bunu yapanı ara, ses verir vermez hepsini telefondakine oku, şuna çok dikkat et sadece kağıttakileri okuyacaksın, ona birşeyler sormak yahut sinirden dolayı hesap sormak falan olmayacak, kendine hakim ol ve sadece dediklerimi uygulayıp kağıdı oku, okuman bitince tek soru hakkın olacak o zaman da neden diye sor, sadece neden de, o sorunu gayet iyi anlayacak ve sana herşeyi anlatacak, o yaptığının cezasını çekecek, sebebi öğrendikten sonra bir bakır kap al evinizden, banyonuzun musluğundan kücük bir şişeye su doldur başka yerden olmasın illa banyonuzun musluğundan olacak, sonra yapanın annesinin isimini öğren tekrar yanıma gel, tamam hocam dedim aldım kağıtları tam çıkarken, oğlum dedi sakın unutma yapanı aradığında kağıt sağ elinde olacak, diğerini de önüne alıp okuyacaksın, tamam hocam aklıma kazıdım dedim, sigara yaktım kafam dağılsın diye saçma sapan müzikler çalan bir radyo açıp gazladım eve doğru...

O köye gitmemeliydimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin