Selam sevgili okurlar 🙋♀️
Acı Tütüne göstermiş olduğunuz ilgi için çok teşekkür ediyorum. Diğer hikayelerim Yer Altından Papatyalar ve Kupa Kızı na da bekliyorum.
Keyifle okumanız dileğiyle. Sağlıcakla kalın canlarım 🌹
Yavuz Bingöl: Suzan Suzi
*
Birbirlerimizin bedenlerinde soluklanırken geceyi gün ediyorduk. O gecenin sabahında Kadir zar zor işe gitmiş, o gittiği gibide Belgin Abla benim oğlanı getiriyordu. Beraber kahvaltı yapıp yine oğlumu ona emanet ediyor, dün geceden banyoda duran elbiselere girişiyordum. Günü hem oğlumla ilgilenip hem Belgin Abla'yla muhabbet edip hemde işlerimi yaparak geçiriyordum.
Mutluluk en nihayetinde bulmuştu beni. Beni ve oğlumu olduğumuz gibi kabul eden kocamla gülücükler saçıyordum etrafa. 19 yaşıma girmeme çok az kalmıştı. Büyüyordum!. Ben 17 yaşında başına gelen fenalık sonucu hamile kalan kız değildim artık. Ben, bir oğlu olan ve canından çok sevdiği kocasının biricik karısı, üsebbibi kuşuydum.
Yaşam koşullarım düzeliyordu. Kadir'in iki işte koşturmasına gerek kalmadan Servet Abi'nin yoğun ısrarlarıyla çalıştığı hastenede çaycı olmuş, düzenli bir iş ve düzenli bir maaşı olmuştu. Eskiden olduğu gibi erken gitmiyor, kahvaltısını yapıyor, Ali'yle bolca vakit geçiriyordu. Kocam geçen aylarda oğluma çok bağlanmış, oğlum ise benden çok babasını sever olmuştu. Ona oğlumun babası diyordum artık. Çünkü geçen zamanda bana ona inanmakta ne kadar haklı olduğumu defalarca kez kanıtlıyordu.
Mesela Ali ilk diş çıkardığında o görmüştü. Havale geçirecek kadar ateşlendiğinde kucağına alıp, kar kış demeden paltosuz hastaneye o koşturmuştu. Her koşulda benim yanımda olan kocam başlarda kabullenemediği oğlumu hayatının merkezine koyuyordu.
Aralarında ki bağ öyle kuvvetleniyordu ki bazen kendimi tutamıyor onları kıskanırken buluyordum. Tuhaf şeydi hayat. Neyin ne olacağı hiç belli olmuyordu. Kim inanırdı ki abisinin fenalık ettiği amca kızıyla evlenecek, abisinin oğlunu canından çok sevecek ? Kim dese ne o ne de ben inanmazdık. Ama geçen iki yılda biz bunu bizzat yaşayarak öğrenmiştik. İnsanların ne kadar değişebileceğine Kadir'le şahit olmuştum. Soğuk ve suskun olan adam gitmişti son bir yılda onun yerine evi kahkahalarıyla ve gür sesiyle dolduran adam gelmişti. Bana en zor zamanımda kol kanat gerse de ben yaptığı iyilikler için değil güzel yüreği için her geçen gün bir kez daha aşık oluyordum kocama. Kendi cehennemi yaşayacak olsa da beni çıkarmak için çırpınan güzel yürekli adama.
Oğlum artık bir yaşını geçmişti. Haziran ayının ortaları gibi baş ağrılarım ve halsizliklerim başlamıştı. Oğlumla eskisi kadar ilgilenemiyor, işten eve gelen kocamla bile doğru dürüst konuşmuyordum. Zaten son günlerde de oğlum verdiğim memeyi emmiyor, açlıktan ağlasa da sütümü istemiyordu. Bunalıma girmiştim. Herşey üzerime üzerime geliyor gibi hissediyordum. Kocam beni eskisi kadar güzel bulmuyor gibi hissediyordum. Yada tüm ısrarlarıma rağmen süt emmeyen oğlum artık beni sevmiyor diye düşünüyordum. Zayıflamıştım da. Büyük bir buhrandaydım.
Akıl sır erdiremiyordum bana olanlara. Son günlerde evde olmayan Belgin Abla da yine ortalarda görünmüyordu. O da benden bıktı diye düşünüyordum. Havadan nem kapıyordum adeta. Yine evde bir başıma olduğum o günlerden birinde açlıktan ağlayan oğluma zorla meme verirken göğsümü ısırması sonucu oğluma çıkışıyor, hem aç olan hemde azar yiyen oğlum gibi bende başlıyordum yüksek sesle ağlamaya. Anahtarla kapıyı açıp bizi o halde gören Kadir donup kalıyor, babasını gören oğlum ona uzanmaya çalışırken kanepeden düşünce de artık kendimi tutamıyor ellerimle yüzümü kapayarak sarsıla sarsıla ağlıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACI TÜTÜN (Tütün Serisi 1. Kitap)
Fiction généraleTarlaya tütünlere bakmaya giden Zeliş'in yaşadığı istismar sonucu Kadirle zoraki evlilik yapmasını konu alan bir köy hikayesi. "Kolumu bacağımı savuruyor, beni hapseden bedenden kurtulmaya çalışıyordum. Ama yapamadım. Yatırımdım tütün tarlasında ıs...