13.Karanlık Gökyüzünün Altında Süzülmek

64 7 75
                                    

#Kim Jong Wan-Gravity

🕳️

Kot ceketimi giyip çantamı almak yerine sadece telefonumla evin anahtarını aldım ve evden çıktım. Evin karşısında beni çoktan giymiş olduğu patenlerle ayakta duran Barış bekliyordu.

"Nisan ayının son gecesinde, bence mükemmel bir aktivite." Diğer elindeki patenleri salladı benim ona gelmemi beklerken.

"Paten sürmeyi bildiğini, bilmiyordum." Yanına ulaştığımda elinde tuttuğu patenleri alıp oturdum ve giymeye başladım.

"Benim bildiğimi, bildiğini de bilmiyordum." Güldü ve o da yanıma oturdu.

"Fazla bilmekli cümle oldu bu." Başımla onayladım ve cevaplamayı es geçip patenlerimi giymeye odaklandım. O da bu esnada ayakta durmuş başımda bekliyordu. Ayakkabılarımı kaldırımın kenarına bıraktım. Birinin alacağını sanmıyordum. Alıp almamasını da şu an dert etmiyordum açıkçası. Patenleri güzelce giydiğimden emin olduğumda elimi uzattım Barış'a.

Elimi sıkıca tutup beni kendine çektiği zaman dengesi başta bozulur gibi oldu ancak benimle beraber ayakta kalmayı başardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Elimi sıkıca tutup beni kendine çektiği zaman dengesi başta bozulur gibi oldu ancak benimle beraber ayakta kalmayı başardı.

"Ayağımda paten olduğunu unutmamam lazım." Diyip güldü kendi kendine. Sonra ellerimizi ayırmadan karanlık gökyüzünün altında boş yolda ayaklarını bir sağa bir sola hareket ettirerek pateni sürmeye başladı. Eskisi kadar güzel süremesemde en azından düşmeyip ayakta kalabilecek kadar sürebiliyordum. Ayrıca Barış elimi tutuyordu, düşecek olsam bile beni yakalayacağını ve düşüşümü engelleyeceğini biliyordum.

Barış hızlandıkça bende hızlanıyordum, kendi rüzgarımızı oluşturmaya başladığımızda diğer elimi havaya kaldırdım ve sadece bizim için, bizim etrafımızda oluşan rüzgarın da elinden tuttum. Biz nereye gidersek, bizimle gelebilmesi için...

Asfalt yolda, bir sağa bir sola keyifli keyifli giderken Barış başını çevirmiş bana bakmıştı.

"Elimi bırak da sana azıcık bir şeyler öğreteyim." Güldü alayla.

"Bak sen, küçük hanımın bana öğreteceği şeyler mi varmış?" Bu sorusundan sonra elimi bırakmıştı. Yavaşladıkça rüzgar ile temasım kesildi.

"Düşersem, beni yakala." Kollarımı belimde birleştirdim ve rüzgarın bana yeniden eşlik edebilmesi için hızlandım. Sol bacağımı kaldırıp sağ bacağımın arkasına attıktan sonra kendi çevremde hızlıca dönmüştüm.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Fanustaki Balık✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin