Sınır:20 Vote 25 Yorum.... Ordaki minnak yıldıza basmadan okumaya başlamayın okurkuşlarım....Öpüldünüz....
Multideki video'yu izleyebilirsiniz...
*****Yazarın bakış açısından devam*****
Klaus hırsla Kai'nin üstüne atıldı ve ardı ardına yumruklarını savurdu. Kai daha fazla hırpalanmamak adına onu üstünden attı ve büyüsü ile Klaus'a felaket bir baş ağrısı çektirmeye başladı.
Bu sırada diğerleri olayı izlerken artık müdahale etmeleri gerektiğini anlayarak Bonnie'e işaret verdiler. Bonnie elini kaldırıp bir kaç sözcük mırıldanmaya başladığında Klaus'un başındaki ağrıda ortadan kalkmıştı.
Bonnie bu sefer hamlesini Kai'yi durdurmak için yaptığında artık Kai'yi durdurmak ve yakalamak an meselesiydi. Tabiki Caroline gelmeseydi.
''Bonnie hemen büyüyü kesmessen senin yeni sevgilin benim ise eski sevgilim ölücek ki bu benim zerre umrumda değil ama senin üzüleceğinden adım kadar eminim.''
Klaus Caroline'ın Kai'yi kurtarmak için yaptıklarını görünce öfkesi daha da arttı. Elijah ise şaşkınlıkla bakarken Enzo biraz tedirgin bir şekilde Caroline'ın kollarının arasında bekliyordu.
''İşte benim kızım. Ama sana gelmemen gerektiğini söylemiştim.''
Kai'nin alaylı sözleri ve ''Benim kızım'' demesi üzerine Klaus iyice sinirlendiğini hissetti. Kim onun olana benim kızım demeye cesaret edebilirdi. Cevap basit Canına susayanlar sadece. Klaus sinirle etrafa bakarken Bonnie Konuşmaya başladı.
''Care Enzo'yu bırak senin iyiliğin için yapıyoruz bütün bunları hadi bizimle gel.''
''İyiliğim mi? Cidden mi? Güldürüyorsun beni komiksin cidden. İyiliğimi düşünseydiniz o beni ilk kaçırdığında beni bulurdunuz günlerce ağladığımda yanımda olurdunuz. Sesim kısılana kadar bağırdığımda beni duyardınız. Hayattan ümidi kestiğimde beni hayata bağlardınız ama siz beni arama zahmetine bile girmediniz. o yüzden artık hiç biriniz zerre umrumda değilsiniz. Sadece o umrumda çünkü bana gerçekleri gösterdi. Şimdide benim yanımda o var siz değil!!! O yüzden şimdi bırak onu da gidelim''
Klaus küçük Caroline'ının ne acılar çektiğini düşündü o an. Klaus kendine bolca küfür ediyordu Bağırdığında onun yanında olamadığı için Ağladığında göz yaşlarını silemediği için, Hayata küstüğünde ben varsam sende olmalısın diyemediği için kendine lanetler okudu. Ama çok aramıştı o küçük Caroline'ını heryerde aramıştı son akşam için kendini suçladı belki o lanet telefon ilk çaldığında açsaydı onu daha erken bulabilirdi. Yine öfkesi yüzünden kaybettiğini düşündü o an.
Ama Klaus pes etmeyecekti bu sefer değildi. Ne olursa olsun Caroline'ı alacaktı yanına istese de istemese de bundan sonra onunla olacaktı Caroline. Klaus o an bişi farketti Caroline bunları anlatırken hafifte olsa gözleri dolmuştu. Yani bu demektirki bişiler hissediyordu. Hemen bunun üzerine yoğunlaşmaya karar verdi.
''Caroline biz seni çok aradık ama lanet olası Kai gizlenme büyüsü yapmıştı onun istediğide buydu seni benden almak istiyordu ama ben buna izin vermiyeceğim duydun mu izin vermiyeceğim!!''
''Artık bu kadarı yeter seni daha fazla dinlemek istemiyorum Klaus benim için bir önemin yok şimdi bırakın bizi de gidelim.''
Caroline'ın cümleleri ardından olan olmuştu. Klaus hızla Caroline'ın yanına giderek onun boynunu kırdı ve kollarına yığılmasına izin verdi. Bu sırada Kai öfke ile bağırmaya başladı.
![](https://img.wattpad.com/cover/106262238-288-k760365.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİZ AYNIYIZ
Vampirgeschichtenİkisi de aslında aynıydı kız ne kadar inkar etmeye çalışsa da birbirlerinin eksik parçalarıydı onlar. Yalnızlardı, asla en sevilen olamadılar, ilk tercih değillerdi. Onlar sadece sadakatle aşkla bağlı birini istediler. Klaus Mikaelson yalnızlığı...