Ateş in Kötü Kızı (5 Element)

Buz

Kağıda daha dikkatli bakmaya başladım. Aynısıydı. Bundan emindim. Ama anlayamadığım şey bunu kraliçelerin nerden bulmuş olduğuydu. Tam yanındaki büyük kitaba bakacaktım ki dışardan gelen kraliçelerin seslerini duydum. 

Hemen arkamdaki dolabın arkasına saklandım. İçeri girerken Su K.

" Burayı açık unutmuşuz. " dedi endişeli bir sesle. Toprak K.

" Merak etme. Herkes buraya girmemesi gerektiğini biliyor. Girmemişlerdir. " dedi. Hafifçe sırıttım. Normalde kahkaha atardım ama burda olduğumu öğrenmeleri son isteğim bile değil. Hava K. 

" Bu kitabı kim burda unuttu? Eğer bu kitabı birisi görürse neler olacağını öğrenmek bile istemiyorum. " dedi. Su K.

" Bu resim de burda. Kim girmiş içeriye? " dedi. Endişelenmeye başladım. Eğer beni bulurlarsa Hava K. dediği gibi neler olacağını öğrenmek bile istemiyorum. Toprak K.

" Neyse onu bunu boşverin de şu masayı toparlayalım. " dedi ve ben bir kez daha Toprak K. minnettar kaldım. Masayı düzenledikten sonra Hava K. hiç kimsenin öğrenmesini istemedikleri kitabı alıp sayfaları çevirmeye başladı. Yazıları göremediğim için hemen cebimden Telefonumu çıkarıp ekran ışık seviyesini en aza getirdim ve Telefonumu sessize aldım. Atalarımız ne demiş? Her zaman işini garantiye al. 

Kamerayı açarak görüntüyü yakınlaştırdım. Şimdi yazan şeyleri daha net görebiliyordum fakat Hava K. yine her zamanki gıcıklığını yaparak sayfaları çok hızlı çeviriyordu. Toprak K. sonunda dayanamayıp 

" Ne arıyorsun? " dedi. 

" Burda yazıyordu... bir kehanetti hatırlıyorum. Ekin' in yaptığı şeyle ilgiliydi ama bir türlü bulamıyorum. " dedi sanki arayan o değilmiş gibi sakince konuşmuştu. Hava K. nasıl bunu yaptığını hep merak etmişimdir. Ama şimdi bunu düşünecek ne yeriydi, ne de zamanı. O yüzden hiç aklımın başka yere gitmesini istemiyorum. Toprak K. 

" Neyden bahsediyorsun? " 

" Bugün yaptığı şey... Biliyorsunuz denizi kontrol etmek normal suyu kontrol etmekten daha zordur. Bu haldeyken bırak denizi, suyu kontrol etmesi bile onun için toprağı kontrol etmek kadar zordu. Daha yeni güçlerine kavuşmuşken nasıl bu kadar zor bir şeyi yapmayı başarabildi? " dedi. Su K.

" Bir de Ateş K. onda bıraktığı izler... sanki ruhunu zayıflatmışlar. Ama zaten ruhu normal düzeyde olan birine neden bunu yapsınlar ki? " dedi. Hava K.

" Atladığımız bir şeyler var... " dedi. Bu konuşmadan anladığım benim Yasemin' in soyundan geldiğimi bilmemeleri. Ama hala o resim hakkında birşey söylememişlerdi ve bu beni deli ediyordu. Bu arada kitabı kapattığı için hiçbirşey görememiştim. Toprak K.

" Bunları sonra hallederiz. Şimdilik yapmamız gereken tek şey hiçbirşeyi kimseye bahsetmemek. " dedi. Sonra da büyük kitabı aldı. Ayaklanıp dışarı çıktılar ve kapıyı kilitlediler. Arkalarından sadece sırıttım. Neyseki kendi odamı özenle seçmiştim. 

Odam bütün önemli odalara giden gizli tünellerin başladığı yerdi. Yani bu sarayın merkezi gibi bir şeydi. 1,5 yıl önce keşfettiğim bu tünellerin hepsinin sonu ya gizli bir kütüphaneye ya gizli bir odaya ya da normal bu oda ve salon gibi önemli yerlere çıkıyordu. 

Hemen 2 raf ötedeki Kitaplığın en dikkat çekmeyen ince kitabını çektim. Kitaplık ağır ağır hareket etti ve arkasından avuç içi gibi bildiğim tünel çıktı. Tünelden içeri girdiğim anda arkamdaki kitaplık yavaşça kapandı. Yan tarafımdaki meşaleyi alıp odama çıkan tünele doğru yürümeye başladım. 

•••

Üstümdeki serinlik hissiyle bir anda uyandım. Arda elindeki boş sürahiyle

" Valla ben yapmadım. Murat ittirdi. " diyerek kendini savundu. Kaşlarımı çattım. Murat' ta Alex' i göstererek

" Beni de o ittirdi. " dedi. Alex

" Napiyim bir anda arkamdan Selim bağırınca ben de irkildim. " dedi. Şüpheyle Selim' e bakınca Selim gülüp

" Uyanman lazımdı. " dedi. Alex Selim' e kaş göz işaretleri yapmaya başlayınca kasıtlı olarak bunu yaptığını anladım. Bu hallerine güldüğümde Alex

" İlk önce bir kedine bak da öyle gül. " dediği zaman kendime baktım. Her yerim ıslanmıştı. Yüzümü buruşturup 

" Bunun hesabını ödeyeceksiniz biliyorsunuz değil mi? " dedim tehditkar bir şekilde. Arda endişeli bir şekilde Murat' a dönerek

" Valla bu dediğini yapar benden söylemesi. Ben kaçar. " dedi ve hızlıca odamdan çıktı. Murat

" Benim Arda' yı yakalamam lazım. " dedi. Emre' ye baktım. 

" Hiç bana öyle bakma. Benim kraliçeleri görmem lazım. " dedi. Alex

" Eee...şey benim çişim geldi. " dedi ve kaçarcasına odadan çıktı. Ben de gözlerimi kapatıp yatağımda yatmaya devam ettim. Islak yorganım biraz rahatsız edici olsa da yine de uyuyabilirdim. Sonuçta su benden bir parçaydı. Selim

" Ciddi olamazsın. " dedi. Bu ister istemez sırıtmama neden oldu. Yatağıma oturdu ve üstümden yorganı çekti. Huysuzlandığımı belli edecercesine mırıldandım. Sonra tekrar yorganı kendime çektim. Bunun üzerine beni yanağımdan öptü. Hafifçe gülümsedim ama yine de gözlerim kapalıydı. Sonra

" Hadi kalk üstünü değiştir. Bugün çalışmalara tekrar başlıycaz. " 

" Uykum var... " diye mırıldandım. O

" Üstüne bir Sürahi su dökülmesine rağmen mi? "

" Üstüme bir Sürahi su dökülmesine rağmen. " dedim onu taklit ederek. Hala beni kaldırmayı başaramamıştı. 

" Hadi uykucu kız. " dedi ve yorganı tamamen çekip yere attı. Ben isyan ederek kalkarken o da bana banyo yapmam için kıyafetlerimi verip odamdan çıktı. Kapının arkasından

" Tekrar uyumayı aklından bile geçirme. " dedi. Bu beni güldürürken banyoya girdim.

•••

Odamdan çıkıp arenaya gittim. Herkes beni bekliyordu. Neleri çalışacağımızı konuşup hepimiz elementlerimize göre ayrıldık. Ben Alex' in yanına geçtim. Bugün herkes sınırlarını zorluyordu. Fakat ben sınırlarımı zorlamayacaktım. Ne kadar istesem de evet demediler. Neymiş, daha yeni toparlanmışım. Evet onların dediği gibi yeni ama çabuk toparlanmıştım. Ama ben onlara inat sıra bana gelince kendimi zorlayacaktım. 

Alex karşısındaki hedef tahtasına vurmak için güç topluyordu. Bütün sınırlarını zorladığını yüz ifadesinden anlayabiliyordum. Birkaç dakika gücünü toparladıktan sonra atışını yaptı. Hedefi 12' de vurmuştu ve yandaki taşın çok parlamasına bakacak olursak gerçekten çok güç toplamıştı. O dinlenirken ben de atış yapmak için Alex' e yalvardım. Sonunda izin verdi. Ben de sevinç içinde hedef tahtasının önüne geçtim. 

İlk önce sınırlarımı zorlamadan gücümü topladım. Sonra yavaş yavaş sınırlarımı zorlamaya başlayınca gözleri kapattım. Daha da zorladım daha daha derken gücümü kontrol edememeye başladım. Gücüm dengesiz bir biçimde büyüyordu ve ben korkuyordum. Diğerleri bunu farketmiş olmalı ki bana 'durdur!' 'Ekin dur!' gibi şeyler söylemeye başlamışlardı. Fakat ben durduramıyordum.

Gözüm bir anda karardı. Önüme Yasemin' in görüntüsü geldi. Bana ' Buldun. ' diyordu. Sonunda gözümü açınca hedef tahtasına baktım. Ağzım açık kaldı. 

Bu... buz muydu? 

Merhaba. Yine heyecanlı bir bölümdü. Veeee... oylamada 2 numara kazandı. Finalden sonra 2. Kitaba değil 2.sezon gibi bir şeye geçicem ve bu kitaptan devam edicem.

Bu arada profilimde finalden bir kesit var. Finalde ne olacağını az çok tahmin ediyorsunuzdur. 

Neyse umarım bu bölümü sevmişsinizdir. Vote ve yorumları unutmayın.👍👍