Yüzümde bir ıslaklıkla uyandım.
Lucky yüzümü yalıyordu.
-Lucky salyaların her yere bulaştı seni pis köpek diye gülerek bağırdım.Yataktan kalktım ve banyoya gittim.Sıcacık kısa bir duş aldıktan sonra ahşap kahverengi dolabımın önüne geçtim.
Altıma dar siyah bir pantolon üstüme de yarı açık salaş bir kazak geçirdim.Telefonumu elime aldım tam kapıdan çıkıyordum ki zilin rahatsız edici tiz sesi kulaklarımda yankılandı.Kapının önünde olduğum için hızlıca kapı tokmağını çevirdim ve kapıyı açtım
İki takım elbiseli adam poker face suratlarıyla dik dik bana bakıyordu, dip dibeydiler bu yüzden kolları birbirine değiyordu.Ikisi ayrılıp ortada biraz yer açtılar.Ortalarındaki adam oldukça genç görünümlü kaslı iri yarı tam korumanız olmasını isteyeceğiniz türden bir adamdı.
Ne, o John amcamdı ismini haykırarak boynuna sarıldım.Onu görmeyeli çok uzun süre olmuştu.Gülümseyerek"Eee naber benim tatlı melezim"dedi aynı anda saçlarımı karıştırıyordu.Saçlarımı tekrar düzeltip"Güzel,ama önce sen neden buraya geldiğini söyle bakalım"dedim ve dikkatle gözlerine bakmaya başladım.
Birden ciddileşerek omuzlarını dikleştirdi ve tam olarak bana döndü "Kira artık gerçek bir doğaüstü güç eğitimi alma vaktin geldi,oldukça güvendiğim bir okul var seni oraya göndermeye karar verdim"dedi ve başını öne eğdi.Kabul etmememden korkar gibi bir hali vardı.
Kaşlarımı kaldırdım ve ayağımı şakayla karışık öfkeyle yere vurup"John şaka mı yapıyorsun eğer istersem o bilgileri deneyimleyerek de öğrenebilirim,beni illa bir okula göndermene gerek yok"dedim ve ondan gelecek itirazı bekledim.İstesemde istemesem de beni zorla o okula göndereceğini biliyordum.
"Daha iki gün önce birinin kafasını koparıp kanını son damlasına kadar içen ben değildim Kira"dedi ve öfkeyle bana bakmaya başladı.Bunu nerden öğrendiğini anlayamasam da şuan sinirli olduğu için alttan almak en iyisiydi.
"Peki sen ne dersen o olsun John amca ama bir kaç güne beni o okuldan ihtiyacım olmadığı için alacağına eminim ayrca hemen gidip kendi narin bedenimi o zulme götürmek istemiyorum."dedim ve yavaşça kapıya yaslandım.
"Ne zaman gitmek istiyormuşsun Kira hemen yarın başlıyorsun kaybedecek zaman yok"dediğinde gözlerimi kocaman açıp ellerimi göğsüne koyup onu hafifçe ittirdim.
"Orada dur bakalım ihtiyar,bir şartım olacak."dedim ve gülmeye başladım.Ona ihtiyar dememe ne kadar alınmış olsa da bir şey demedi ve dikkatini tamamen söyleyeceğim şarta verdi.
"Bir süreliğine en azından alışana kadar taze kan içmeye devam edeceğim"dedim ve kabul etmesi için ona yavru köpek bakışlarımı yolladım.Sıkıntıyla ofladı ve ellerini beline koydu"Öldürmemek şartıyla evet,fakat kendini kontrol etmeyi öğreneceksin"dedi ve kapının dışına çıktı.
John'u uğurladıktan sonra yatağıma oturup yarın neler yapacağımı düşündüm.Sosyalleşmek benim için çok farklı bir kavramdı.Şu ana kadar neredeyse hiç arkadaşım olmamıştı.Küçükken bile hep dışlanırdım ve hep sevilmeyen çocuk olurdum.
Kafamı dağıtmak için dışarı çıktım yoldan geçen insanlara baktım ve gülümsedim.Bir adamı gözüme kestirdikten sonra yanına doğru ilerledim.
Yanına yaklaştıkça kanının ne kadar taze ve güzel olduğunu anladım.
Elini tuttuktan sonra"Merhaba tanışmak ister misin?" Dedim ve ona samimi bir gülümseme yolladım.Şüpheli bakışlarının yerini samimi bir gülümseme alınca güvenini kazandığını anladım.Elini uzattı ve "Adın nedir"dediğinde elini sıktım ve "Adım Kira evim şurada istersen oturup konuşalım hem birer kahve içeriz"dedim ve onu evime doğru sürükledim.
Kapıyı açıp içeri girdim ve hemen kaçmasını engellemek için kapıyı kilitledim.Kollarımı boynuna doladım ve fark ettirmeden kanını içmeye başladım.Sonunda ne yaptığımı anladığında bağırmaya ve beni itmeye çalıştı.
Beni itmeye çalışması çok komik gelmişti, güldüğüm için yere dökülen kanlara yazık olmuştu.
Sonra adam birden kollarımın arasından kayıp kurtuldu.
Nasıl kurtulduğuna bakmak için başımı kaldırdığımda karşımda kurt yüzünü çıkarmış bana doğru resmen tıslayan bir oğlan duruyordu.Şuanda onunla uğraşacak vaktim yoktu.
Pencereden atlayıp ormana doğru koşmaya başladım.
Ve koşarken kararımı değiştirip savaşmaya karar verdim.
Ama hızlı davranıp üzerime atladı yüzüme öyle sert bir yumruk attı ki neye uğradığımı şaşırdım.Eğer bir insan olsaydım kesinlikle yüzüm morarırdı.
Onu zorla üstümden attım.Ama nedenini anlamadığım bir şekilde diğer kurtlardan daha güçlüydü.
Garip gözlerini gördükten sonra tüylerim diken diken olmuştu.Kendimi sakinleştirmeye çalışarak gördüğüm gözleri unutmaya çalıştım.Eğer o gözler sandığım şeyi ifade ediyorsa o çocuğu ne yapıp ne edip öldürmeliydim.Ben kendi kafamda intikam planları oluştururken amcamın adamları onu hızla benden uzaklaştırıp ormana doğru sürüklemeye başlamışlardı bile.Kesinlikle bu kısa süreli dövüş bana hiç iyi gelmemişti ve kendimi mental açıdan yorgun hissediyordum.Bu zamana kadar kedimi her doğa üstü varlığı alt edebilecek kadar güçlü hissederken az önce tanımadığım aptal kurdun birine resmen yenilmiştim.
Olanları unutmaya çalışır gibi kafamı iki yana sallayarak içeri girdim ve Lucky'yi kucağıma alarak yatak odama doğru yürümeye başladım.Kendim yatağın sağ tarafına onu ise yatağın sol tarafına yatırdıktan sonra yarın başlayacağım okulu düşünmeye başladım.
Orayı sevmeyeceğime neredeyse adım kadar emindim ama yine de kafamda ki kötü düşünceleri bir kenara atarak kendimi orada mutlu olacağıma dair ikna etmeye çalıştım.
Soluma baktığımda Lucky'nin uyuduğunu gördüm ve dudaklarım istemsizce tatlı bir tebessümle kıvrıldı.Burnunu öptükten sonra onu uyandırmamaya çalışarak kollarımı onun yumuşacık tüyleriyle kaplı vücuduna sardım ve bütün düşüncelerimi kafamdan atarak sadece uyumaya odaklandım...
UMARIM BEĞENMİŞSİNİZDİR.
VOTE VE YORUMLARINIZI EKSİK ETMEYİN.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON İKİ MELEZ
Vampire21.07.2018 melez/9 24.07.2018 melez/6 Not:Son Iki Melez adlı bölümden okumaya başlayın. Kira'nin sakin bir hayatı varken eskiden onun yanında kalmak istemeyen kardeşi Victoria onun yanında kalmaya karar verir ve olaylar başlar. Okulları tarafından...