Küçüklüğünden bu yana 2 evi olmuştu hep.Bu öyle sıradan , çocuklara anlatılan sizin 2. eviniz okul masalı değildi.Hem ev hem de okul olan ocaktı ona göre ev diye tanıtılan.Babasının ülkü ocağının başkanı olmasının da bunda büyük katkısı vardı.
Bu Alp için öyle doğal öyle sıradandı ki, daha 6 yaşında iken girdiği ocağı 7 yaşındaki sınıf arkadaşlarının bilmemesi garipti ona göre.Babasının her sabah dinlettiği marşları arkadaşlarının duymamış olması ise daha da garipti.Zaman geçtikçe fark etmişti ki herkes onlar gibi değildi.
Mesela her Türk farkında değildi damarlarındaki asıl kanın ya da bir Türk'ü alaşağı edebileceğini düşünüyordu Türk olmayan biri.Ona göre çok garipti bunlar ama alışmıştı artık.Alışmıştı alışmasına fakat bunu kabullendiği anlamına da gelmiyordu.Zaten kabullenemediği için şu anki ALP olmuştu.
Şehir değişse de bina değişse de içindeki atmosferin ve duygunun asla değişmediği ocağın girişinde sigarasının son fırtlarını çekerken 3 hilal amblemine bakıp yüreğinin coşkuyla dolmasına izin vermişti.İşte tam o anki Alp çocukluk yıllarından farklı olarak bir sigara içiyordu bir de birkaç ay önce fakülte reisliğinden üniversite reisliğine geçmişti.
Gözlerini tabeladan ayırmadan sigarasından son nefesi çekip izmaritini yere atıp topuklarıyla ezmişti.Kapıdan çıkan arkadaşlarıyla okula doğru yola koyuldular.Az önceki toplantıda aldıkları kararlar vardı yakın zamanda uygulanması gereken.
**********
Kulakları uğulduyor , beyni zonkluyordu.Gözleri kararırken sesler uzaklaşıyordu.Tam kendini karanlığa teslim edecekken karnına yediği diz darbesi acı ile birlikte bilincini de getirirken sesler çoğaldı.
Kendisinden yaklaşık 5 cm uzun olan adam onun yere yığılmasını beklerken vücuduna yayılan öfke ile adamın karnındaki dizini tutup çekti. Adam aniden gelen hareket ile sendelerken kendini toparlamıştı ancak Emre ondan daha hızlı davranıp omuzlarını kavrayan eli tutup bükmüş ve kırılma sesini gürültüye rağmen duymuştu.Adamın acı çığlıklarını umursamadan ve ellerini bırakmadan kafayı burnuna gömmüştü.Muhtemelen onu da kırmıştı ancak öfke vücudunu terk etmediğinden tatmin olmamıştı.Benliği,geriye düşen adamın üstüne çıkıp yüzünü var gücüyle yumruklamasına neden olmuştu.
Kanlar içindeki adamı coşkulu kalabalık memnuniyet çığlıklarıyla izlerken maçın hakemi olaya müdahele etmesi gerektiğini anlamıştı.Zira kendisi bu deli oğlanı çok iyi tanıyordu,onun şu an o dönüşü olmayan krizinde olduğunun farkındaydı.
Genç adamı zar zor rakibinin üstünden kaldırmış , kalabalığa bittiğine dair işareti vermişti.Coşkulu kalabalık bekledikleri sonucu almış olmanın hazzı ile çığlıklar atarken Emre üzerine para yatırmış bahisçiler kazanmanın mutluluğunu yaşıyordu.Genç adam ise her zamanki gibi maç sonucu ve tepkileri umursamadan çemberden çıkarken kendisini bekleyen can yoldaşı Arslan'dan havlusunu alıp elindeki kanları silerek uzaklaşmaya başladı. Bu gecenin karını da nasıl olsa alırdı.O işin ne sonucu ile ne de parasıyla ilgileniyordu.Öfke terapisini bugün de yapmış olmanın rahatlığını yaşıyordu.
~~~~~~
Öhöm öhömm öhömm! Ses bir iki,ses bir iki!
Şimdi bir açıklama nasıl yapılır tam olarak bilmediğimizden bu kısımda tamamen saçmalayacağız.
Şimdi hikaye ile ilgili şeyleri tek tek açıklayalım.
-Hikayemiz eşcinsel konuludur. Küfür ve cinsellik içerir.
-Hikaye bölümleri haftasonları bir kez gelecektir.
-Hikaye ülkücü ve Kürt iki genci konu alır. Ancak hiçbir ideolijiyi savunma gibi bir derdimiz olmadığından siyasi içerikli yorumları da kabul etmiyoruz. Herhangi bir kesimi hedef alacak kötü niyetli yorum yapacaklar lütfen uzak dursun.
Yazdığım her yoruma değer verip beni yüreklediren biricik kankam hijonatan;iyi ki varsın bebekim😚
Bizden şimdilik bu kadar umarız beğenirsiniz, iyi okumalar...♡♡♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAKAMOZ
Short StoryTüm hayatını sahip olduğu fikirleriyle yaşayan bir adam ile hiçbir ideolojiye sahip olmayan adamın hikayesi... 10.12.2017~19. 11.2018