GENÇ AŞIKLAR

" Bunun sorumlusu sensin!"

O , yani KEREM her ne kadar yerde kanlar içinde yatsa da içimdeki insan sevgisi ona kötülük yapmama engel oldu , ve onu elinden tutup olduğu yerden kaldırdım .

''İyi misin? '' dedim , asık yüzümle.

'' İyiyim saol ''dedi , ayağa kalkmaya çalışırken. devam ederek '' Neden bana yardım ediyorsun ? '' diye sordu. ben '' çünkü şuan da zor durumdasın ...''dedim kısa yanıtımı vererek.

Kerem '' yani bana acıdığın için mi? '' dedi.

'' Bir bakıma öyle diyelim .''dedim . Kerem '' nasıl bir bakıma? '' diye sordu. Ya ,her şeyi sormak zorunda mıydı?? '' bence boşver , anlatmamın veya senin böyle bir soru sormanın bir anlamı yok .''dedim , ha bir de ekleyerek '' Bir daha sakın böyle bir şey yapmaya kalkışma .''dedikten sonra olduğum yeri terk ettim.

**************************************************

Okulun son dersiydi , Berk'i arıyordum. Zilin çalmasına da az kalmıştı. Of nereden bulacaktım bu çocuğu .. ? 'neyse birazdan zil çalar. onu her türlü bulurum .' umuduyla sınıfa doğru çıktım.

Sınıfa yaklaşmamla birlikte Irmağın kolumu tutması bir oldu . Neye uğradığımı şaşırmıştım , çünkü beni kolumdan çekiştirmeye başlamıştı. Haa yanında yandaşları da vardı . Ortalıkta neden her zaman bana bir şey oldumu kimse olmaz ki anlamıyorum.

''Ne yapıyorsunuz siz ? ''dedim , kolumu bırakmaları için çırpınırken. Her biri bir yandan beni tutuyorlardı , yoksa ben Irmağa gösterirdim ..

Ne yaptığınızı sanıyorsunuz siz? Dedim tekrar hafifte olsa endişeli çıkan sesimle.

"Hakkettiğini canım." Dedi gıcık bir ses tonuyla. Bu kızdan gıcık almak için bir sürü sebep var gerçekten.

Kızlar tuvaletinin koridorundaydık. Eline cebinden çıkardığı telefonunun video kamerasını açtı. Ne yapıyordu bu? Şaşkın bi şekilde çırpınarak onu izliyordum. "Bırakın beni!" Dedim. Sesimi kimse duymuyor muydu of! Zil çalmıştı doğru ya herkes dersteydi. Kimsenin beni duymamasına şaşmamalı. Ne yapacağımı bilmiyordum.

"Ne yapacaksın o telefonla ?" Dedim.

"İstediğimi" dedi.

Ne demeye getiriyordu bu?

"Korkaklığını her yerde göstermek zorunda mısın Irmak?" Dedim ağlamaklı ses tonumla.

" Şansını zorlama istersen Buket. Zor durumda olan ben değilim." Dedi alaycı bir tavırla. Kızlar ise iki yanımdan sıkıca tutuyorlardı beni. " Eğer korkak olmasaydın bu iki yandaşını yanına almazdın değil mi ?" Dedim zor durumdaki bedenim ve cesaretin verdiği azimle.

Sinirlenmişe benziyordu. kaşlarını çatmasından belliydi. Kendini toparladıktan sonra" çok konuşuyorsun Buket" dedi.

Ne diyebilirdim ki şimdi?

Telefonun kamerasını bana doğrultuğunu gördüğüm an şaşkınlığım ikiye katlanmıştı. " Çek şunu suratımdan " dedim sinirli bir şekilde ve kıvranarak. " Sen eziğin tekisin " dedikten sonra kayıt tuşuna bastığını çıkan sesle anladım. Kızlara kafa işareti yapmıştı. Ne anlama geliyordu bu?

Kızlardan biri kolumu bıraktı, diğeri ise kollarımı iki taraftan dolayarak tutmaya devam ediyordu. Karşıma geçtikten sonra yüzüme tokat atmak için elini yukarı kaldırdığını gördüm.
Tokat suratıma sert bir şekilde çarpmıştı. Bir süre acılar içinde kıvrandım.