Üzerimdeki gömleğim son düğmesine kadar kapalıydı. Titreye tireye ve ağlaya ağlaya bir düğme açtım, bana bağırdı bir düğme daha ve bir düğme daha.. Adam yanıma geldi kalan 5 düğmeyi açmaya çalışırken ayağa hızlıca kalktım ve hemen adamın bir yerine tekme attım ve sonra bir tekme daha sonra bir tekme daha adam acıdan yere yattı bende emin olmak için etere uzanmaya çalıştım tam o sırada sağ ayak bileğimi tuttu. Ama ben o sol ayağıma da uzanmadan ayağımdaki botlardan faydalanarak kafasına tekme attım. Kan içindeydi sonra eterle bayıltmak için uğratım ama o son tekmeden sonra sanırım bayılmıştı daha kötüsü belki de ölmüştü...
Kapıdan tam çıkarken hırsımı alamadım ve adama dönüp birkaç tekme attım ve birkaç tane daha derken adamı çok hırpalamıştım. Koşarak kapıya yöneldim. Gözlerimde yaşlar sel olmuş akıyordu. Kendimi tutamıyordum. Merak ettim ve beni tuttuğu o küçük eve geri döndüm. Nabzını kontrol ettiğimde nabız alamadım.. Onu.. onu ben mi öldürmüştüm.. Hayır bu mümkün değildi ben yapmamışımdır..
Bu kez daha şiddetli ağlıyordum ama bu pisliğin bunu hakettiğini düşününce kendime "iyi yaptın Eylül iyi" diyordum. Durmaksızın koşmaya başladım ormanın içinde bi oraya bi buraya koşuyordum. Sonunda topraktan bir yol. Yolu takip etmeye başladım. Hava her geçen daika daha da kararıyordu. Ben yürümeye devam ediyordum. En son yorgunluktan yere düşmüştüm. Olduğum yerde uyuyakalmışım. Gözlerimi açtığımda güneş yeni doğuyordu ve ben yürümeye tekrar başlamıştım.. Sessiz sessiz sadece ağlayarak yürüyordum...
------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Multimedyada Bilge var !!!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İlk Bakış
Storie d'amoreHiçbir zaman Eylül gibi umutsuz olmayın bir sihirli değneğin sizi güzelleştirmesini de beklemeyin azmedince mutluluğa kavuşacaksınız.
