OYUNCAKLAR

3/HİSSET

Birden odaya ışık girmeye başladı. Sanırım birisi pencere yada kapı gibi birşey bulup açmış olmalı. Herkes ayaklandı. O an kaç kişi olduğumuzu daha iyi farkettim. 15 kişi saydım. Biraz daha dikkat ettiğimde ise 7 kız 8 erkek olduğumuzu anladım.
Herkes şaşkın bakışlarla ışığa doğru ilerlemeye başladılar . Bense beklemeye başladım. Ne olacağını görmek istiyordum. Biri arkamdan geldi ve omzuma çarparak ilerlemeye devam etti. Huysuz ve aksi bir tipi vardı. Saçları kızıl gözleri ise maviye yakın bir ton. Arkasını döndü öfke dolu bakışlarını gösterdi . Birşey demeden arkasını döndü. Bese halen şaşkın " bu herifin derdi ne ? " diye düşünüyorum.
Dışarıdan sesler geldi. Sanırım çıkanlar gördükleri ile daha fazla şaşırmış olmalılar. Ilerledim ve yanlarına kadar gittim.
" Buda ne?"
"Burası neresi? Böyle bir yer mümkün olabilir mi?"
"Aman tanrım! "
Etrafımda şaşkın insanların verdikleri tepkilerle bende ne kadar şaşkın olduğumu farkediyorum. Burası nasıl bir yer böyle ? Sanki tarih öncesinden kalmış bir şehir gibi. Evler yanyana , taş yollar. Bitkiler bile farklı. Gökyüzünde iki tane güneş var. Ama şaşırtıcı derecede sıcaklık fazla değil. Tepemizde bir gezegen , gök taşı yada bir ay asılı. O kadar yakın ko yüzeyindeki deformeler bile belli. Ilginc bir şekilde bu ayın ( ay olduğuna karar verdim) yüzeyinde gereğinden fazla simetrik yarıklar var. Sanki biri kılıcı yada hançeri ile tek bir hamlede yüzeye bir çizik atmış. Bir köşesinde ise devasa bir çukur var. Çukur kararmış , Yanık gibi bir renkte. Galiba tek donup kalan ben değilim. Sağımda ağlayan bir kız da öylece baka kalmış. Yüzünü inceliyorum , gayet güzeldir yüzü var ama sanki cesaret bedeninden çoktan ayrılmış gibi.
Çıktığımız yere bakıyorum , bir Baraka! Taştan yapılmış , çatısı antik çağlardan kalmış kiremitlerden sanki. Üzerinde anlam veremediğim yazılar mevcut. Ve işin en garip tarafı yazılar parlıyor. Herkes şaşkın ve korkmuş.
Sonra daha farklı bir şey oldu. Içimde farklı bir his. Sanki ait olduğum yer burası , bu dünya benim hep olduğum ve olacağım yer gibi bir his doğdu içime. Şimdi daha rahatım, içimde sanki herhangi bir şüphe yada bir merak kalmadı. Etrafımdaki insanlara bakıyorum onlarda rahatlamış. Hepsinin yüzlerindeki ifade aynı gibi. Ancak bazıları farklı çoktan buralı olmuşlar. İfadeleri daha değişik. Sanki onlar GÜÇLÜ!
Bir kadın sesi geldi arkamızdan. Onu dinlememizi istiyor. Yüz ifadesi sert , kırmızı dolgun dudaklar, kahverengi gözler ve saçlar.Biraz esmer tenli ama çok değil. Hoş bir kadın ve fiziği ise mükemmel. Sanırım çok fazla spor yapmış olmalı. Geniş kalça , ince bel ve kalçaları aratmayan güzel göğüsler. Bize doğru yürümeye başladı. Yürüdükçe fiziği daha bir belirgin ve davetkar. Düşündüklerimden utandım ve başımı çevirdim. Gördüğüm erkeklerin hepsinde aynı ifade hatta bazılarında daha farklı istekler olduğu belli. Onlara bakınca sanırım ben daha masum bir insanım.
" Hoşgeldiniz çocuklar! Bir yıldır yeni grubun gelmesini bekliyoruz. Ascardan ' a Hoşgeldiniz. Sizler artık birer savaşçı ve bizim gururumuz olacaksınız. Eğitimler başlamadan önce herkese beşer altın verilecek. Sizler için başlangıçta kalacağınız yerleri biz belirledik. Saha sonra isteyen kalacağı yeri yada arkadaşlarını değiştirebilir. Tabi bunun için savaşmalı ve canavarlardan parça getirmelisiniz. Burası Arcandan'ın bir sınır kasabası olan Lougetown. Gerekli Bilgiler size zaten verilecek ama şunu belirtmek isterim ki başlangıç kasabası her zaman daha çok ölümün olduğu ve bir çok katliamın yapıldığı bir alan olmuştur. Sınırın ötesinde canavarların yurdu Allia var. Her zaman oralardan öncü birlikler ormanlarımızda ve zindanlarda ortaya çıkıyor. Sizler artık bizim koruyucu savaşçılarımız oldunuz. Önce temel eğitimden geçip sonra herkes kendi sınıfını belirleyecek. Anlaşılmayan bir yer?"
Isin garip tarafı herkes çok iyi anladı. Sanki içimizdeki bu his bizi bir yerlerden alıp getirdi ve bizi buralı yaptı. Ne kadar tuhaf olsada ben dahil kimse bunu garip bulmadı ve cok çabuk kabullendi.
Bu nasıl bir his böyle?