12/GÜÇ

78 9 0
                                    

Sabah uyarınca ilk işim koşuya çıkmak oldu. Artık her sabah düzenli egzersiz yapıyoruz. Ayrıca hanın avlusunda ufak bir müsabaka alanımız bile oldu. Artık daha hırslı ve acımasız olacağız.

       Hans'ın ölümünden sonra bir hafta boyunca ava çıkmadık. Topladığımız ganimetlerle daha uzun idare edebilirdik ama güçlü olmak için herkes birer yeni teknik öğrendi. Ayrıca birer tane yeni ekipmanlar aldık. Tork bir miğfer , Karn bir omuzluk , ben yeni bir bıçak , Nia bir eldiven ve Heny gücünü arttıracak bir doğal taş aldı. Bu taşı asasına yerleştirince yaptığı büyüler daha güçlü olacaktı.

      Bugün suikastçiler bölümünde yeni tekniğim için son eğitim günüm. Gina usta bana ( belkide acıdığı için) algılarımı geliştirme yollarını anlattı. Bunun için çok çalışmalıyım ve odaklanmayı öğrenmem gerekiyor. Sonuçta güç kimse tarafından kimseye verilmez. Çalışıp öğrenirsen güçlü olursun. Güçlü olmak için lüksten vazgeçecek handa kalmaya devam edecektik. Binlerce altın kazansak bile o harabeyi temizlemeden rahat etmek istemiyoruz.

       Hans ölmeden önce sadece kalacak yer ve yiyecek-giyecek için savaşıyorduk. Çünkü biz öldürmeyi  sevmiyorduk. Ama artık işler değişti. Artık öldürmek için yeminimiz var.

      Akşam yemeği yine sessiz geçti. Karn bile artık çok konuşmuyor. Yüzünde hep bir öfke var. Her seferinde " hepsini öldüreceğim" diyor. Bugün onlarla konuşmam gerek , ben liderlik yapamam! Yemek bitince hafif öksürük ile dikkati üzerime çektim . Herkesin bana baktığını görünce konuşmaya başladım.

      --" arkadaşlar size bir şey söylemem gerek. ( biraz soluk aldım ve sesli bir şekilde verdim) ben liderlik yapamam. Sanırım bu iş için uygun değilim" 
( kısa bir sessizlik)
Nia: Kull ... bak üzerine sorumluluk almak istemiyorsun ama biz sana güveniyoruz. Aramızda senden başka kimse bu işi yapamaz.
Heny: Nia haklı Kull.
Tork: bu iş için en uygun kişi sensin.
Ben: ama yapamam ben lider olamam. Sizi yanlış yönlendirip ölümünüze sebep olabilirim.
Karn: salak salak konuşma .
Ben: bak Karn bence bu iş için en uygun kişi sensin. Sen daha cesursun.
Karn: bana bak gerizekalı. Ben plan yapacak biri değilim. Ben bodoslama dalacak tipte biriyim. Huysuz olabilirim ama salak değilim. Yapamayacağım birsey olursa söylerim.
Nia: Kull ... Karn haklı. Sen plan yapabilen ve takımı yönetecek tek kişisin. Yapabileceğini biliyoruz. Sen yokken de bu konuyu kendi aramızda konuştuk. Hem Hans ölmeden önce bunu senden istedi. Çünkü o biliyordu. Bu işi sadece sen yapabilirsin.

         Sesimi çıkaramadım sadece "peki" demekle yetindim. Ama yinede içten içe biliyorum ben bu işi yapamam. Herkesin yüzüne baktım teker teker. Karn hariç hepsi bana gülümsedi. Karn ise sadece " yapabilirsin" bakışı attı. Ardından kalkıp odaya çıktı. Diğerleri de peşinden gitti. Ama Heny merdivenden geri döndü. Yanıma geldi ve oturdu. Ağlıyordu. Elimde gözyaşlarını sildim ve " Heny güçlü olmalısın , Hans bunu isterdi" dedim. Bir anda boynuma sarıldı ve daha çok ağlamaya başladı. Bense sadece saçlarını okşayıp " zamanla daha hafif olacak yüreğin" dedim. Sonra elinden tutup yukarıya çıkardım. Üst kata çıkınca Nia bizi odanın kapısında karşıladı. Hiç birşey söylemeden Heny'e sarıldı ve içeri aldı. Iceri geçerken bana baktı ve sadece ağzını kıpırdatıp " sen iyi birisin" dedi.

      Ertesi sabah Tork yine neşeli sesi ile aşağıdan bağırdı. --" kahvaltı hazır , hadi gelin çocuklar". Bugün herkesin enerjisi daha yüksek sanki bugün daha mutluyuz. Sanırım intikam vakti geldiği için ...

     Kahvaltıdan sonra hızlıca hazırlanıp ormana doğru yola koyulduk. Uzun süredir ava çıkmadığımız için biraz tedirginim. Tork yine en önde . Ben ve Nia arkasındayız. En arkada Karn ve Heny var. Tork algı eğitimi aldı. Artık daha iyi duyuyor ve görüyor. En önde olması nedeniyle buna ihtiyacı vardı.

       Ilerlerken bir anda herkes tetikte oldu. Artık daha iyi farkediyoruz avları. Sağ taraftan geliyor ve fazla büyük değil. Bir anda çalılardan fırladı. Asker goblin ! Elinde demir topuz var. "Tork karşıla " dedim. Tork hamle yaptı ve kılıcı ile goblini durdurdu. Koşup goblini uçan tekme attım. Yere inince dizlerinin arka bağını bıçakla kestim. Yere yıkıldı. Ardından alnına bıçağı sapladım. Belindeki keseyi alıp yola devam ettik.

      Harabeler uzaktan görünmeye başladı. Ama bir tuhaflık var. Surlar beceriksizce yeniden yapılmış. Üstlerinde goblinler geziyor. Şehrin girişinde 6 goblin nöbet tutuyor. Kule benzeri şeyler inşa etmişler. Okçular orayı mesken tutmuşlar. Sanırım goblinler buraya yerleşmeye nekadar vermiş. Artık işimiz daha zor. Sonra aklıma o gün geldi. O kadar goblinin şehirde ne işi olduğunu şimdi daha iyi anlıyorum. Onlar şehre yerleşmek için gelenlerdi. Sanırım Allia sınırlarını genişletmek istiyor.

      Kısa bir plandan sonra ne yapacağımıza karar verdik. Karn , Heny ve Tork şimdilik saklanacaktı. Ben ve Nia gözcülük yapmak için ağaçlara tırmanıp dallardan ilerleyeceğiz.

     Surlara daha çok yaklaştık. Yaklaşık 20 dakika gözetleme yaptık. Şehirden ormana doğru devriyeler gidip geliyor. Her devriyede 10 goblin , 9 asker 1 şef goblin var. Muhtemelen devriyeler bir yada iki saatte bir değişiyor. Galiba ormanı kontrol altına almak ve biz savaşçıları kapana kıstırmak istiyorlar.

       Takımın yanına döndük ve gördüklerimizi anlattık. Bir yere gizlenip plan yapmalıyız. Şehre öylece girmek intihar olur. Ama vazgeçmeyeceğiz.  Planımız gayet basit olacak. Bir süre şehirden çıkan devriyeleri yok edecek ve şehirdeki goblin sayısını azaltacağız.  Şehirde muhtemelen 200 e yakın goblin vardır. Hem şansımız yaver giderse belki diğer savaşçılar devriyelerden bir kaçını halledebilir.

       Ormanda devriyelerin yolu üzerinde tuzak kurulabilecek bir yer bulduk. Sağ ve sol tarafı kapalı bir yol. Heny ve Nia sağa ve sola çıkıp yukarıdan saldıracak biz ise yolu tutup gelenleri öldüreceğiz. Bunun için ben ve Tork birer kalkan aldık. Karn ise bitirici olacak.

     Herkes yerine geçti. Biz ise yolda kendimizi göstererek bekliyoruz. Devriyelerin sesi geliyor. Kalkanıma vurmaya başladım. Bir anda sessiz oldular ve bize doğru koşmaya başladılar. Yolda gözükür gözükmez Nia en öndeki goblini oku ile vurdu. Heny ise art arda buz büyüsü göndermeye başladı. Goblinler iyice yavaşladı. Nia durmadan okları gönderiyor. 6 goblin kaldı. Kalkanı olan iki goblin öne geçti ve oklardan grubunu korumaya başladı. Şimdi bizim sıramız.

      Tork kalkanı yere attı ve bağırarak gruba koştu. kılıcını yukarıdan aşağı doğru indirince en öndeki goblin kalkanı ile birlikte ikiye ayrıldı. Karn grubun ortasına sıçrayıp etrafında tam tür döndü ve 3 goblinin karınlarını boydan boya kesti. O sırada bende grubun etrafında dolaşıp birinin boğazını kestim. Sonra etrafımda dönüp diğerinin göğsüne bıçağı soktum. Goblinler bir anda boynumu tuttu ve omzumu ısırdı. Dişleri geçmişti bile etimi koparacak. Karn goblinin başını geriye çekti. Bir an dişleri ayrıldı ve yere düştü . Ama sonra kalkıp bacağımı ısırdı. Tork gelip sırtından kılıcını sapladı. Goblin orada ölmüştü.

     Yaralarım hafif değildi dahası bu yaralar beni hasta edebilir. Şehre dönmemiz gerekiyor. Karn ve Tork kollarıma girdi be hızlıca şehre dönmeye başladık. Yarım saat geçti ama halen 1 saatlik yolum var. Ateşim çıkmaya başladı. Bacağım ve omzum yanıyor.
        Şehrin surları görünüyor ama görüşüm bulanık. Sanırım bayılma üzereyim. --" dayan Kull. " --" Hayır bir kişi daha olmaz!" --" geldik sayılır. Önden gidin şifacı bulun".

       Son duyduğum şeyler bunlar oldu. Sonrası karanlık. Sadece karanlık... ve birde Hans var benimle birlikte...

OYUNCAKLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin