16.Bölüm

189 9 4
                                    

Uzun bi ara sonra tekrardan yeni bölüm yazdım ve emeğimin karşılığını almak istiyorum.Artık okunma sayısı belirli bi sayıyı geçtiği zaman yeni bölüm gelicek.

Kumsal ve Batucular Kuzeyciler Poyrazcılar Mügeciler

Eee artık geri döndüler..

Saat 10.30

Batu'nun gidişinin 9. Günü

...

9 gündür hayatım altüst olmuştu.Her sabah düzenli olarak Batu'ya mesaj atıyor sonrada Müge ve Poyraz geliyor zorla bana kahvaltı yaptırtmaya çalışıyor sonrada okula gidiyorlardı. Şimdi olduğu gibi

"Hadi bebeyimbirazcıkta olsa ye"deyip çalışma sandalyemin üzerine oturdu Müge.

"Hadi artık ye Kumsal"dedi Poyrazda
Onlarda benden sıkılmıştı.Kim sıkılmazdı ki ölmüş ama yaşamaya çalışan bir kızla vakit geçirmekten.

Olumsuzca başımı salladım."yemek istemiyorum zorlamayın beni"dedim camdan deniz manzarasını izlerken
"Sadece yalnız kalmak istiyorum" dedim  bakışlarımı Müge ve Poyraz'a çevirirken"Merak etmeyin kendime zarar vermem"diyip hafifçe gülümsedim.Yalan bir gülümseneydi isteksiz bi o kadar da yapay ama Müge ve Poyraz'ı ikna edebileceğini düşünüyordum .

Müge oturduğu sandalyeden hızlıca ayağa kalkıp yanıma geldi."Ama bebeyim korkuyorum yinede ben"

Müge'nin elini sıkıca tutup güven vermey çalıstım.

"Sadece kafami dinlemek istiyorum hem biraz ders çalışırım geri kaldım derslerden müzik dinler uyurum hem de söz tepsideki kahvaltılıkların hepsini bitircem" diyip bir tane salatalık attım ağzıma"Bak yemeye başladım bile"Portakal suyumdan bir yudum aldım.

Müge endişeli bakışlarla bana baktı."
Tamam ama kahvaltılıklarının hepsi biticek ve saat başı maesaj atılcak anlaşıldı mı?"dediğinde onaylarcasına başımı salladım.

Müge ve poyraz aynı anda "seni seviyoruzz"diye bağırıp yanağımı öptüler ve poyraz halıya takılıp yere düştükten sonra "iyiyim ben iyiyim"diyip el sallayarak odadan çıktı.

Dış kapının kapanma sesi geldiğinde hızlıca ayağa kalkıp dolabımdan uzun hırkamı alıp evden çıktım.

Gidiyordum...Tanıştığımız o yere. O sahile.

"Lanet olsun çok yakışıklıyım. Kaslarım olağan üstü olay zaten Batu Sarıhan olmak her yiğidin harcı değil"

Bu sahilde tamd aburda o cümleleri söylemişti.Kelimesi kelimesine harfi harfine hatırlıyordum.Rüzgar saçlarımı uçuşturuyor rahatlamamı sağlıyordu.

Boş sahilde boğazım yırtılırcasına bağırdım.

"Sana bağlanmak istemedikçe sana daha çok bağlanıyorum.Seni sevmek istemedikçe daha çok seviyorum.Seni unutmaj istedikçe aklıma geliyorsun gülüşün,ufaklık diyişin gülünce kısılan gözlerin o yumuşak düz saçları  n hatta kasların...

Seni özlüyorum Sarıhan niye gittin niye yoksun bilmiyorum ama seni seviyorum.

Seni bir kez bile olsa görmek istiyorum uzaktan da olsa dokunamasamda elini tutamasamda yeni çıkmış sakallarına dokunamasamda seni bir kez sadece birkez görmek istiyorum.İyi olduğunu bilmek istiyorum...

Gelsen yanıma otursan şimdi.ufaklık desende kızmam sana sıkıca sarılırım sana.Başımı omzuna koysam kokunu içime çeksem sadece bir kez de olsa gel Batu...
Seni bu kadar severken.Sana bu kadar muhtaçken keşke yanımda olsaydın.

Elimle göz yaşlarımı silip üzerimdeki kumu temizledim.

"Asıl buraya gelme amacım bu değil sana veda etmeye geldim Sarıhan tamda burda tanıştığımız yerde bırakmaya geldim bizi. Artık hayatımda Batu diye birisi olmayacak ne kadar acı.Ama böyle olmasını sen istedin Batu.

Herşey gönlünce olsun sevdiğim...

...

Son 10 gündür hayatım  değişmişti.okula gidiyordum. Gülüyordum yemek yiyiordum hatta 2 kilo bile almıştım.Her okul çıkışı poyrazla geziyor eğleniyordum.Eski kumsal geri dönmüştü.Artık herşey daha anlamlı daha güzel geliyordu.

Sınıfa girdigimde Ezgi tahtaya çıkmış ince sesiyle birşeyler anlatıyordu.

"Dün telefonla konuştum bana seni özledim hatta okulu bile özledim" dedi bana bakarak gülümsedi"Batu amerikada gayet mutluymuş bir tam 1 saat telefonda konuştukta Kumsalcığım"dedi nispet yaparcasına elimi yumruk yapıp gözlerimi yumdum" sakin ol kumsal sakin"diyip sınıftan hızlıca çıktım

Boş bir banka oturup gözlerimi  kapattım.Saçlarımı uçuşturan rüzgar biraz olsun rahatlamamı sağlamıştı.

Omzuma dokunan elle bakıslarımı çevirdim.

"Kumsal iyi misin"bunu soran kişi Kuzey'di.

Onaylarcasına başımı salladım.

"Kuzey çok seviyorum onu.Çok özlüyorum hemde kızıyorum.Sonra geçiyor kızgınlığım sonra tekrardan özlüyorum onu"deyip bakışlarımı Kuzeye yönelttim

"Peki sana soruyorum Kumsal değer mi?Ağladığın insana değer mi o seni bıraktı sen sevmiyor Kumsal anla bunu"deyip çenesini kaşıdı."Ben seni seviyorum"

Masanın üzerindeki ellerim avcunun içine aldı

"Üşümüşlerde"

"Üşümemişler sen elimi tutmak istiyorsun"dediğimde sırıttı.

"Sadece 2 dakika yalvarırım sadece 2 dakika elini tutmama izin ver"deyip bakışlarını bana yöneltti.

Ellerimi hızlıca çekip gözlerimi kaçırdım " 2 dakika doldu zaten"diyip etrafa bakınmaya başladım.

Hızlıca ayağa kalktım.

"Kuzey B-Batu"hızlıca çıkış kapısına doğru koşmaya başladım.

Görmüstüm onu Batu ordaydı okuldan çıkıp boş sokakta kosmaya başladım etrafıma baktım avazım çıktığı kadar bağırdım

"Batuuuu"

Son sürat koşmaya basladım.Ne kimse vardı sokakta ne de Batu

Kendimi yere atıp bağırmaya başladım.

"Yokyun yine yoksun"göz yaşlarımı silip tekrardan bağırmaya başladım ordaydın biliyorum ama yoksun.

Belime sarılan eller ayağa kaldırdı beni.

Kuzey sıkıca sarıldı bana "Kumsal orda biri yoktu.

"Vardı Kuzey vardi gözlerimle gördüm ordaydı siyah kapsönlüsü vardı.Bul onu yalvarırım sana bul onu."

"Kumsal bu sokağın sonu çıkmaz sokak
Yukarı çıksada ben görürdüm imkansız kumsal imkansız Batu'nun burda olması

"İmkansız değil Kuzey Batu burda Amerikada felan değil"


Ve bu bölümünde sonuna gelmis bulunuyoruz oy ve yorumlerınızı bekliyorum sizi seviyorum.




KUMSALDAKİ İZLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin