Multi: Duru
"Hastayı kaybettik... Hastayı kaybettik... Hastayı kaybettik... Duruyu kaybettik. Duru'm... Duru'mu kabettik. Benim cennetinin içinde cehennem yangını taşıyan hatunum öldü..."
-Çınar"
❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤
Çınar'ın Ağzından:
Kötüydü. Çok kötüydü. Duru'nun bir katil olduğuna hâlâ inanamıyordum. Duru yere yığılmıştı ama yanına gidemiyordum. Doruk koşarak yanına gitmişti ve onu kucağına almıştı. Müdahale Edip onu kucağıma alamıyordum. Videoda Asu bir çocukla birlikte olurken Duru çocuğu bıçaklıyordu. Ama bu imkansızdı. Benim meleğim yapmazdı. Yapamazdı. Kendime gelemiyordum. Vücudum uyuşmuştu. Doruk, kucağındaki Duru'yla bana dönüp
"Aşkına soktuğum"
Dedi ve Duruyu arabasının arka koltuğuna bindirdi. Anında arabasına koşturdum ve ön taraftaki yolcu koltuğuna oturdum. Doruğa dönmemle gözlerinin kızardığını farkettim. Gergince yola odaklanmıştı. Sinirli bir şekilde yumruğunu direksiyona geçirdi ve
"HEPSİ SENİN YÜZÜNDEN PEZEVENK! KAÇINCI KEZ SENİN YÜZÜNDEN HASTANEYE GİDECEK BU KIZ!"
yutkundum ama boğazımdaki yumru gitmiyordu.
"Ben ne yaptım ki?"
Diye sordum güçlükle. Alayla kahkaha attı ve
"SEN OLMASAN O EDA OROSPUSU DURU'YA BULAŞMAYACAKTI! ALLAH KAHRETSİN!!"
Ardı ardına direksiyonu yumrukluyordu.
"Ah! Sana erkekliğim üstüne yemin ederim ki Çınar, eğer Duru'ya bir sey olursa, bak ölürse demiyorum, en ufak bir şey olursa seni kendi ellerimle gebertirim!"
Zorlukla yutkundum. Duruya birşey olursa ilk önce ben kendimi öldürürdüm. O benim canımdı.
"Sen gebertmeden önce ben intihar ederim. Merak etme."
"SUS! CANIM LAN O BENİM! SIRF SENİ SEVİYOR DİYE UZAKTAN SEYRETTİM BEN ONU!"
"yeter"
Güçsüz bir sesle söylemiştim bunu.
"Ona çok aşığım ama lütfen"
Dedim yorgun sesimle. Direksiyona bir yumruk daha attı ve tamamen sustu. Hâlâ hastaneye gelememiştik
"HASTANEYİ TAA EBEMİN ÖREKESİNE YAPMIŞLAR ! NERDE OLUM ŞU SİKİK HASTANE!"
"NE BİLEYİM AMK NE BİLEYİM!"
Sonunda hastaneye gelmiştik ve Doruk Duruyu kucağına almadan önce ben davranıp kucağıma aldım. Durunun katil olmadığına emindim. Birşeyler vardı. Benim meleğim katil olamazdı. Adımın Çınar olduğu kadar emindim bundan. O benim masum meleğimdi.
"DOKTOR! LAN SİKTİĞİMİN DOKTORU! LAN KIZ ÖLECEK OROSPU ÇOCUKLARI!"
bağırışlarım hastanenin duvarını inletiyordu. Bir doktor ve hemşire koşarak yanıma geldi. Sedyeye yaptırdılar ve gittiler. Anında duvara yaslandım ve yere çöktüm. Doruk da yanıma oturdu ve beni süzdü
"Ona gerçekten aşıksın"
Diye fısıldadı acı içinde. Ardından devam etti
"Ama biz aptalız biliyor musun? İnsan gibi sevemiyoruz. Ya çok sert ya çok gevşek."
Onu haklı buluyordum. Gözlerimi kapatıp dinlemeye başladım.
"Ama sana birşey söyleyebilirim; kesinlikle doğru sevemedik. Hemde hiç doğru sevemedik..."
✍✍✍✍✍✍✍✍✍✍✍✍✍✍✍✍✍✍✍
Korku... Aldığın nefesin cihetine batması... Cennetinin içinde cehennem taşıdığını öğrenmek... Bunların hepsini üç saatte yaşamıştım. Toprak gitmişti. Eda ve Eceyle konuşacak, gerçeği öğrenip yanımıza gelecekti. Nefes kafasını hastane duvarına vururken ağlıyordu. Ateş, Asuya bakamıyordu. Çünkü videoda Asu da o çocukla birlikte olmak istiyor gibi duruyordu. Nefes duvara sert bir tekme atıp
"Yeter ama artık! Doktor! Lan doktor!"
Ali onu belinden tutup koltuğa oturttu.
"Sakin ol Nefesim..."
Nefes kırmızı gözlerini ona çevirip
"Kuşum... Mavişim..."
Diye fısıldadı. Ardından onu sertçe itip
"UNUTTUN MU! BEN FAHİŞEYİM! BEN ERKEKLERİN ALTINA GİREN BİRİSİYİM!, BANA BUNLARI SÖYLEMİŞTİN UNUTTUN MU!?!"
Ali gözlerini sertçe yumdu ve
"Biliyorum. Ama korktum. İhanete uğramaktan... Kor-"
"APTAL!"
Nefes hırlayıp duvarı tekmeledi ve Aliye döndü
"SUS! BUNDAN SONRA SİKİMDE BİLE DEĞİLSİN! BENİM İÇİN HİÇ YOKSUN! SENDEN DAHA ÖNEMLİ MEVZULARIMIZ VAR! KARDEŞİM İÇERİDE BENİM!"
nefes koltuğa oturdu ve salya sümük aamaya başladı. Elimin tersiyle gözümü silip
"Susun lan! Ona bişey olmayacak mal gibi ağlamayın!"
Toprak koşarak hastanenin koridorunda göründü. Alnından yerler akıyordu.
"Çınar... Eh..E..Eda orh..orospusuh vieoyuh kırpmışh"*Toprağı nefes nefese hayal edin*
"Nasıl lan!"
Hâlâ nefes nefeseyken Telefonunu sallayıp
"Vih.vidyonun tamamı burdah!"
Telefonu elinden kaptım ve galeriye girdim. Videoya tıklayıp izlemeye başladım. Ambir çocuk Asuyu sıkıştırıyordu. Asu ağlarken çocuk onu taciz Edip bağırıyordu. Doğu ve Ateş de yanımdaydı. Ali ve Toprak merakla tepkimize bakıyordu. Kaşlarım çatıldı. Çocuk Asuya tokat atınca Doğu ve Ateş'in aynı anda
"Orospu çocuğu"
Diye tıslayışlarını tüm hastane duymuştu büyük ihtimalle. Videonun devamında çocuk Asuyu koltuğa yatırınca Asu yalvarmaya başlıyordu. ma çocuk umursamadan kafasını Asu'nun boynuna gömmüştü. O sırada Duru yavaşça çocuğun arkasına geçmişti. Nefesimi tutuyordum. Duru acımasızca bıçağı pezevnke sapladı ve Asuyu kendine çekip sarıldı. İkiside ağlıyordu. Edanın izle videodan çok daha farklıydı. Orospu Eda, videonun en yanlış anlaşılacak yerlerini kırpıp birleştirmişti. Ve benim meleğim sadece arkadaşını korumak için bıçaklamıştı. Doruk ayağa kalkıp elini saçlarından geçirdi. Ateş , Asuya yaklaşıp elini Asu'nun yanağına sürttü ve
"Sevgilim..."
Asu anında bağırmaya başlamıştı
"BANA O İĞRENÇ KELİMEYİ SÖYLEME! O PİÇİ HATIRLIYORUM!!"
Ateş aniden Asuyu kendine çekip sarıldı ve alnını öptü. Nefes cinnet geçiriyor gibiydi. Aniden beton zeminden kalktı ve çıkışa doğru yürümeye başladı. Toprak onu tutunca bileğini hızla çekti ve
"O EDAYI BU KEZ GERÇEKTEN SİKECEĞİM!!"
"sakin ol Nefes!"
"NE DEMEK SAKİN OL! NE DEMEK LAN! O KIZ BİZİM HAYATIMIZI SİKTİ! NAPIYIM! BURDA ÇARESİZ OTURMAK KENDİMİ MAL GİBİ HİSSETTİRİYOR!"
"Tamam! Ama gidersen ve Duru uyanırsa ne olacak? Seni görmeyince üzülmeyecek mi?!"
"Lanet olsun!"
Dedi ve aniden Toprağa sarıldı. Toprak da ellerini Nefesin beline dolayıp
"Hatunum. Şempanzem benim."
"Toprak hıck! Ölmesin lütfen! Hıck! Bir Asu bir o var benim kardeşim! Hıck"
"Şşt tamam ölmeyecek sakin ol"
Bu olanlar karşısında hiç tepki veremiyordum. Doruk sinirle orayı burayı yumruklarken, ben sadece oturup ağlıyordum. Doktor sonunda çıktı ve yanımıza geldi. Bize merhamet ve acıma dolu gözlerle bakıp
"Önceden de demiştim. Duru hasta. Ve onun gerilip, sinirlenmemesi gerekiyor. Fakat aşırı değişik duygusal baskılara girmiş ve uyanmak istemiyor. Ayrıca istese bile uyanamaz çünkü damarları o kadar zedelenmiş ki. Endovasküler yapmayı denedik ama damarlslar işlem görürse daha da riske girer. Sıkıştık kaldık. Size tek söylemek istediğim şey; kalbi yorulmuş. Duru koroner arter hastası ve bu hastalık ölüme kadar götürür. Onu daha önce getirseydiniz kurtarabilirdik. Ama şimdi imkansız gibi bir şey. Her şeye hazırlıklı olun..."
Dedi ve uzaklaştı. Koroner Arter hastası... Koroner Arter. Allah Kahretsin! Ayağa kalktım fakat başım dönünce dengeli sağlayamadım. Gözlerim kararırken yere düştüm ve herkesin bağırışını duydum. Ardından bilincim kapandı.
☝👆☝👆☝👆☝👆☝👆☝👆☝👆
Değişik bir yerdeydim. Yavaş adımlarla yeşilin her tonu olan ormanda yürüdüm. Karşımda beyaz elbiseli Duruyu görünce korkarak ilerledim. Ben ilerleyince o da geriledi. Ona yetişmek için koşmaya başladım ama o da benden kaçıyordu.
"Duru! Hadi güzelim! Dur bekle yanına geleyim işte!"
"Olmaz! Senin daha mutlu olacak çok günlerin var!"
"Yanlış söyledin güzelim. Benim değil, bizim..."
"Çınar.."
"Hadi bebeğim. Gel yanıma. Bak öleceksin diye çok korktum Duru. Hadi gel kollarıma."
"Olmaz Çınar. Yoruldum. Her geçen gün bitiyorum..."
"DURU APTALLIK YAPMA GEL BURAYA!"
"özür dilerim sevgilim. Özür dilerim..."
Ardından görüntü kaybolurken koşmaya başladım. Ama yetişememiştim. Ona yetişememiştim. Gitmişti. Bırakmıştı beni. Yere çöküp ağlamaya başladım. Ormandaki çiçekler soldu. Güneşli hava gidip yerini soğuk, sisli ve fırtınalı bir hava aldı... Kız gitti, adam öldü...
"Duru.. Duru... Duru gitme.. DURU!"
"ÇINAR!"
aniden yataktan sıçradım ve
"He! Duru! Hatunum nerde?! Sevgilim nerde?!"
"Çınar sakin ol"
"O NEREDE!"
hışımla koluma bağladıkları serumu söktüm ve ayağa kalktım. Asu bana dehşet dolu bakıp
"Saçmalama ve yat şuraya!"
"Asıl sen saçmalama! Rüyamda Duru beni bırakıyordu! Rüya değildi bu! Çok gerçekçiydi! Sanki... Sanki gerçekten gitmişti! Onu görmelisiniz!"
O sırada Doruk odaya girdi ve bana baktı. Göz altları çökmüştü ve gözleri kıpkırmızı olmuştu. Toprak oturduğu koltuktan
"Çınar sakin ol ve yat şuraya!"
Doruk sinirle bana dönüp
"LAN DİNGİL! BİZ DURUYLA UĞRAŞIYOZ ZATEN BİDE SENLE Mİ UĞRAŞALIM! YAT ŞURAYA! SERUM BİTSİN BE SİKİME GİDERSEN GİT!"
Dolu gözlerimle yatağa yattım ve Doruğa döndüm
"Doruk. Doruk ona bişey olacak. Buna eminim! Doruk rüya gördüm lan! Hatta rüya değil kabustu! Ne kabusu! Gerçek gibiydi lan! Yemin ediyorum hissediyorum şu an canı yanıyor! Doruk ona birşey olmadı değil mi!"
Doruğa bile yalvarabilirdim. Yeter ki sevgilim iyi olsundu. Doruk kırmızı gözlerini bana dikti ve birkaç saniye sonra göz bebeklerini tavana dikti. Ağlayacaktı. Ardından bana döndü ve
"Gel lan pezevenk!"
Deyip beni kendine çekti. Ve biz ilk kez, rakip değilde dostmuşuz gibi sarıldık birbirimize.
🍃🍃🍃🍃🍃🍃🍃🍃🍃🍃🍃🍃🍃🍃
Serum bitmişti. Şimdi Durunun ameliyathanesinin önünde nöbet tutuyorduk. Doktor yanımıza geldi ve
"Endovasküler tedavisi yaptık fakat aynen dediğim gibi damarlarda çok büyük kopukluk yaşandı. Üzgünüm. Elimizden geleni yaptık. İç kanamayı durduramadık. Gerçekten üzgünüm. Hastayı kaybettik."
Hastayı kaybettik... Hastayı kaybettik... Hastayı kaybettik... Duruyu Kaybettik... Duru'm... Duru'm öldü... Benim cennetinin içinde cehennem yangını taşıyan hatunum öldü...
🌵🌵🌵🌵🌵🌵🌵🌵🌵🌵🌵🌵🌵🌵
Hellöööğğğ! Bu yazdığım en uzun bölümdü aşklarım. Sizi çok seviyorum! Evet biraz duygusal ve kötü bir bölümdü. Ama olsundu. Benim hikayemi okuduğunuz için teşekkür ederim 🌸🌸🌸🌸🌸
SİZİ ÇOK ÇOK SEVİYORUM ❤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deli Dolu
Teen Fiction3 kız çıkardığı kavgalar yüzünden okuldan atılır ve "Saygın Kolejine" giderler. Burada da kendileri gibi asi ve kavgacı erkek çetesi vardır..Bu hikâye onların komik ve eğlenceli kavgalarını anlatıyor...