HAYAT'ın KADINLARI

2.Bölüm-DUVARA DAYANMA İNSANA GÜVENME

Medyada Ahmet ve Ece var.
Keyifli okumalar....

********************************
Erkek olmɑk; Geniş omuzlɑrɑ sɑhip olmɑk değil, kɑdınɑ o omuzlɑrɑ yɑslɑnɑcɑk kɑdɑr güven vermektir.
************************************

Hani deniz kenarına gidersiniz binbir özgüvenle ne kadar iyi bir yüzücü olduğunuzdan bahsedip denize dalarsınızda ayağınıza kramp girer ve denizin dibine çekildikçe nefes almakta güçlük çekersiniz ya işte Ecede karşısında gördüğü tabloyla kendisini denizin kuytularında nefessiz kalmış hissediyordu. Gördüğü tablonun rezilliğiyle yaşadığı şoktan kurtulmaya çalışan Ece bu sefer daha yüksek bir sesle ''Görkem'' diye bağırmış, Görkem ve yanındaki kadını uyandırmıştı. Görkem karşısında Ece'yi görmenin verdiği şaşkınlıkla bir taraftan giyinip bir taraftan Ece'ye açıklama yapmaya çalışırken yanındaki kadın gayet rahat tavırlarla üzerini giymiş beklemeye başlamıştı.

"Ece aşkım bak,  inan açıklayabilirim."

" Neyi açıklayacaksın Görkem. Ya sen beni nasıl aldatırsın. Benim gibi birini aldatmaya nasıl cüret edersin!"

" Ececim bak anlatayım. Hem ona aldatma demeyelim de ihtiyaç karşılama diyelim. Bu kadın normal biri değil ki,  basit bir hayat kadını. Aşkım biliyorsun erkeklerin bazı ihtiyaçları vardır hani senin karşılamaya yanaşmadığın. Ne yapabilirim bende ihtiyaçlarımı böyle karşılıyorum."

Ece Görkemin kendisini rahat bir tavırla savunmasına çıldırmış,  karşısındaki adamın boğazına yapışmamak için kendini zor tutmaya başlamıştı. Nasıl olurda hem aldatıp hem de gayet rahat bir şekilde bunu anlatabiliyordu. Genç kız adamın saçma açıklamasını devam ettirmesiyle sabrının sonuna gelmiş ve avazı çıktığı kadar bağırmaya başlamıştı.

"Haa bu durumun sorumlusu benim yani öylemi? Benim seninle yatmamam senin beni aldatmanı sağladı. Gerçek misin sen Görkem? Daha mantıklı bir bahane bulsaydın bari. Aptal birde utanmadan hayat kadını diyor ya asıl bu daha iğrenç. Bari benim dengimde biri olsaydı. Yazıklar olsun sana. Sen nasıl bayağı bir adammışsın."

"Eh yeter be. Hep senin istediğin oyuncaklar alınamaz bu dünyada güzelim. Birazda bizim eğlenebileceğimiz oyuncaklar olsun dedik fena mı hem ne var bunda alt tarafı paralı bir fahişe için söylediklerine bak."

Genç kız karşısındaki adamın söyledikleriyle nasıl iğrenç bir karaktere sahip olduğunu öğrenmişti. Gördüğü tablodan sonra duyduklarıyla da iyice midesi bulanmaya başlayan Ece Görkem'e hak ettiği cevap verecekken araya giren sesle donup kaldı.

"Hop hop o ağızlarınıza bir ayar verin eğer o ayarı ben verirsem bir daha ileri geri, konuşacak bir ağzınız kalmaz. Noluyo lan orospu olduysak orospu doğmadık ya. Siz kimi aşağılıyorsunuz. Namusumuzu satıyorsak gurumuzu da satmıyoruz tamam mı. Ben gidince ne bok yiyorsanız yiyin. Benim yanımda böyle konuşmaya devam ederseniz alacam façalarınızı aşağı çünkü. Görkem geceyi de senin hesaba yazıyorum sonra ödersin. Hadi bana eyvallah."

Zaten geceden beri üzerinden tır gibi geçen hayvan yüzünden her yeri ağrıyan Ahu birde sabah sabah kendisini nişanlısıyla basan kızın laflarıyla zıvanadan çıkmamak için kendini zor tutuyordu. Karşısındaki kokoşun söylediklerine birde Görkem denen tabansızın hakaretleri eklenince Ahu kendini daha fazla tutamamış, ikisininde ağzının payını vererek çantasını alıp evden çıkmak için yatağın kenarına çıkardığı ayakkabılarını da eline almıştı. Bir an önce şu odayı terk etsinde ayakkabılarını dışarıda da giyerdi. Zaten bu insanların neden evin içinde ayakkabıyla gezdiklerini de oldum olası anlamamıştı ya. Bir elinde çantası diğerinde ayakkabıları odanın kapısından çıkan Ahu Ece'nin yanından geçerken durmuş ve genç kıza doğru yaklaşarak hayatının dersini de vermeyi ihmal etmemişti.