Evet ben bu çocuktan hoşlanıyordum. Ve evet ona aşık olmuştum.
*********
Yola çıkmıştık. Yol boyunca kızlar yol boyunca- ki sadece kapı ya kadar - kızların salya ve hormonları tavan yaptı. Kızların yanından geçerken ona daha da sokulup bakan kızlara "Hey sürtük o benim. O güzel yüzüde akşam benim üstümde olucak." bakışımı atıyordum. Onlar da hadlerini bilip kafalarını öne eğiyorlardı. Kulağımın dibinde bir sinek vızıldıyordu. İki elimi çarparak onu öldürdüm. Bana caniymisim gibi bakıyordu. Bende omuz silkip
- Dişi sinek olabilir di.
- Sen hep böyle kıskanç mı olucaksın bakalım cadı ?
- Bana bak sırıtma. Evet cadıyım.
- Evet cadısın. Ama benim cadım.
Kapının girişinde dudağıma yapıştı. Bu çocuk beni mahvediyordu. Ben sokakta öpüşmezdim. Ahlaki değildi. Ama suan bana burda istediğini yapabilirdi. Ahlak kurallarının canı cehenneme. Öpmeyi bıraktiginda kıkırdadım. Beni belimden tutup sertleşen erkekliğine bastırdı. Alev alabilirdim. Sonra kulağıma eğildi ve fısıldayarak
- Üzerimde yarattığın etkiye bakar mısın !
- Bence hemen işimizi halletmeliyiz. Yoksa kendimi tutamayacağım.
- Suanda köpek kulübesine bile razıyım.
Arkama dönüp arabaya bakıp muzipçe sırıttım. O da anlayak ki iç çekti.
- Bence biraz sabredebiliriz. Arabamın ortadan ikiye bölünmesini iatemiyorum. dedi. Anlaşılan fazla sert seviyordu. Elinden tutup kapıya götürdüm. Daha fazla oyalanmak istemiyordum. Eve dönünce yapacağımız önemli aktivitelerimiz vardı. Kapıyı çaldım. Ama açan yoktu. Birbirimize şebeklik yapıyorduk. Kafasını arkaya bırakarak kahkaha atmaya başladı. Bende bundan istifade gerilen boyun kaslarını ve adem elmasını süzüyordum. Kızlar bakmakta haklıydı. Üstünde beyaz dar bir body, siyah renkli bir kot pantalon ve üzerine tam oturan siyah bir deri mont. Hımm oldukça seksi. Yüzümün aldığı şekli görünce - sırıtan, suratına hayran hayran bakan, neredeyse ağzının suyu akan- piç bir şekilde sırıtıyordu.
- Sen kafanda benle ilgili fantazi falan mı kuruyosun. Söylersen değerlendirebilirim.
- Sapıklaşma iki dakika uçkuruna sahip çık. Yoksa...
Tam o sırada kapı açıldı. ESRA orospusu. Hemde üstünde paristen 400€ aldığım bornozum. Onu kenara itip içeri girdim. Direk odama çıktım. Dolabın üstündeki Prada bavulumun içine elime gelen ne varsa, iç çamaşırları, pantolonları doldurdum. Geri kalanlarını alması için birini yollardım. Aslında Demir taşıyabilirdi. Hayır olmaz o bana evde lazım. Ben merdivenlerden inerken Esra orospusu koltukta oturmuş ağlıyordu. Benim bornozum. Benim. Yanına gittiğimde ayağa kalktı. Bornozun
iki yakasından tutup aşağı indirdim ve kolumun altına aldım. Esra da göğüslerini kapatmaya çalışıyordu. Zaten küçücüklerdi. Laaan ben ne yaptım. Demir arkamızdaydı.Ona baktığımda ilgilenmediği belliydi. Tırnaklarıyla uğraşıyordu. Hadi gidelim dedim. Elimdeki bavulu aldı canım ya. Arabaya bindim sürücü koltuğuna oturduğu anda dudaklarına yapıştım. Sonra yan koltuğa geçtim. Ve eve gittik. Kapıda bir kadın var dı. Ağlıyordu. Demire baktığımda endişeli görünüyordu. Bana baktı ve...
******Bölüm Sonu*******
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tek Kelime Aşk
RomansaAşkı sokakta buldular ama en değerli şeyleri oldu. İlk görüşte aşık olan iki kalp iki beden iki ruh. Aşkın kokusunu içinize çekin. İşte o zaman kaybetme korkusunu anlarsınız.