- Hayır. Gitme. Bırakma beni. Lütfen aşkım !
Son kelimeleri söylerken sesi iyice kısılmıştı. Daha fazla durmadım koşarak yanına gittim ve kucağına oturdum. Bana o kadar sıkı sarılıyordu ki dünyada kalan son şeymişim gibi. Onunmuşum gibi. Onun kadınıymışım gibi. Öylece oturduk. Yanağımı onun kalbine yasladım. Bana ait olan kalbini dinledim. O da saçlarımı kokluyordu. İşte o an ona daha da çok aşık oldum. Ben onun kalbinde kayboldum.
*********************
Ben onun kucağında, o bana sarılmış öylece uyuya kalmışız. Uyandığımda saçlarımı okşuyordu.Küçüklüğümden beri saçlarımla oynanmasından çok hoşlandığım için tabii birde bunu sevdiğim adam yaptığı için sesimi çıkarmadım. Abartısız on dakika saçlarımla oynadı. Sanırım örmeye çalışıyordu. Gerçekten ne yaptığını merak etmiştim. Kafamı kaldırdığımda bana gülümsedi.
- Günaydın aşkım.
- Günaydın. Sen saçıma ne yaptın ?
Yaramaz bir çocuk gibi gözlerini benden kaçırdı bende kalkıp aynaya baktım. Ağzım açık bir şekilde ona geri döndüm. Çocuk bildiğin örgü topuz yapmış. Saçımın ön tarafını taç şeklinde örmüş, arka tarafa döndürüp orada dağınık bir topuz yapmış. Ben bu saçı bir gün uğraşsam yapamam. Adam ben uyurken yaptı.
- Nasıl yaptın sen bunu ya ? İnanmıyorum.
Yüzü düştü birden. Yatakta doğrulup yanıma geldi.
- Beğenmedin mi yoksa. Dur açayım.
dediği anda eline vurdum. Bana şaşkın şaşkın bakıyordu.
- Saçmalamasana Demir. Bu çok güzel olmuş. Sen böyle saç yapmayı nereden öğrendin.
Hemen sırıtmaya başladı.
- Üzümünü ye bağını sorma küçük hanım.
- Ya söylesene ? Nolur nolur noluuur.
- Uslu bir çocuk olursan belki şirinleride görebilirsin.
- Gıcıksın.
dedim ve arkamı döndüm. Dudağımı sarkıtıp kollarımı göğsümde birleştirdim.
- Aaa şimdi de trip atıp küsücekmisin. Yapma.
Omuz silktim. O da omuz silkti. Sonra beni kucağına aldı. Bir çığlık atmışım ki off. Beni merdivenlerden aşağı indiriyordu bende poposuna vuruyordum. Kafam aşağı sarkacak biçimde beni omzuna kaydırmıştı. Sırıttığına adım gibi eminim. Popoma bir şaplak attı. Bende sesimi kestim.Aşağı indik. Merdiven sonunda beni indirdi. Kafamı bir çevirdim. Hoppala. Dün akşam ki çocuk. Adı Emreydi sanırım. Demir de şaşırmış olacak ki ona bakıyordu.
- Ne oldu Emre ?
- Birşey yok kardeşim. İyi olup olmadığını kontrol etmek istemiştim.
- Sağol kardeşim iyiyim gördüğün gibi.
Bana sorarcasına bakıyordu. Demir de
-Bu sevgilim Pelin.
Emre şaşırmıştı sanırım.
- Sen ve sevgili öyle mi Demir ? Kıyamet mi kopacak.
- Şu an kıyamet kopması olası değil sanırım.
Demir bana döndü ve belimde olmayan koluyla Emreyi işaret etti.
- Sevgilim bu Emre. En yakın arkadaşımdır kendisi.
- Meraba.
- Sanada. Yenge.
- Emre sen arabanı mı değiştirdin ?
- Yoo hayır. Akşam taksiyle geldim zaten arabam yanımda yok.
- Eee bu araba kimin o zaman.
Eğik olan kafamı kaldırınca mevzunun benim arabam olduğunu anladım.
- Haa o mu. Benim arabam.
Demir bana bakıyordu. Şaşkın şaşkın.
- Sen Aston Martin mi kullanıyorsun Pelin.
- Evet kullanıyorum.
- Vay anasını be. Ama sorsam modelini bile bilmezsin aşkım.
- Hayır biliyorum sevgilim.
Gözlerini pörtletti. Canım bilmiyor ki ben araba hastasıyım.
- Aston Martin Vantage V12. 517 beygir, 5.9 motor, ayrıcada 100 km/saat ede 4.12 saniyede çıkıyor.
Bana ağzı iki karış açık bakıyordu.
Sadece Demir değil Emre de aynı şekilde. İşaret parmağımla ağzını kapattım. Neden bir kızın arabalara ilgisinin olması bu kadar acayip karşılanıyor ki.
- Hah bide yarışıyorum de tam olsun.
- Evet yarıştım. Sekiz defa birinci oldum iki defa ikinci ha birde bir kere üçüncü olmuştum ama o piç son anda beni yoldan çıkardı.
Demir hala bana ağzı iki karış açık bakıyordu.
- Birde sokak yarışı yaptığını söyle de burda bayılayım.
- Formula yarışına katılmadık heralde aşkım. Tabii ki sokak yarışı.
- İnan şu an şaşkınlıktan ölebilirım.
- Neyse fazla uzatmayalım. Ben çok acıktım. Emre sende kahvaltıya kalacak mısın ?
- Yok sağol Pelin. Ben sizi rahatsız etmeyeyim. Dışarıda bir işim var zaten.
Demir Emre yi gönderip salona yanıma geldi. Bense koltukta yayılmış televizyon izliyordum. Yüzünde geniş bir gülümseme vardı. Allahım bu tilki gene neyin peşinde.
*******************
BÖLÜM SONU
Karakterleri vermemi ister misiniz. Yoksa hayal ettiğiniz karakterleri mi istersiniz ? O na göre karakter vereceğim.
-B
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tek Kelime Aşk
RomansaAşkı sokakta buldular ama en değerli şeyleri oldu. İlk görüşte aşık olan iki kalp iki beden iki ruh. Aşkın kokusunu içinize çekin. İşte o zaman kaybetme korkusunu anlarsınız.