İlk kitabım bu benim hem mutluyum hem hüzünlü. Çünkü ilk heyecanım ilk cesaretim ilk mutluluğum yazmayı şimdi daha çok seviyorum. Ama her kitap gibi bu kitabında sonu olacaktı şimdi bu kitap da veda etsemde diğer kitaplarımı yazmaya devam edeceğim hoşçakalın...
Multideki şarkıyla okuyun...
Seni ararken kendimi kaybetmekten Yoruldum..
.......
"Bunlay kim"
"Bu senin annen meleğim yani benim kızım"
"Peki bu kim nanne"
"Bu da senin baban"
4 yıl önce.....
Lidya...
Bitmeyen acılarım vardı benim. Artık yaşayan bir ölüydüm. Bundan altı ay önce ruhum kalbim bedenimden çıkmıştı. Tek bir şey için ayakta kalmak zorundaydım.
Bebeğim
Onu sağsalim dünyaya getirmek için elimden geleni yapıyordum. Ama o olmadan çok zordu, insanın nefesi olmadan nasıl yaşarki. Yaşayamıyordum, herkes ben iyi olayım diye etrafımdaydı ege, ece ve annem. Herkes herşeyi unutmuştu özellikle annem. Ali nin ölümü onu derinden yaralasada bi iki ay sonra beni affetmişti. Tek sorun ben kendimi affedemiyordum. Beni mutlu etmek için çabalıyorlardı.
Ama unutamıyordum. Ali benim için bizim için kendi canından vazgeçmişti. Bu katlanılamaz birşeydi, annem ege, ece sürekli bana destek oluyorlardı. Annemle aramız iyiydi ama asla eskisi gibi değildi aramızda bir uçurum vardı. Zaten o istese bile ben eskisi gibi olamazdım. Bi karar almış ve arkasında duracaktım.
Artan sancılarım gün gün kendini belli ediyordu. Son bi kaç günüm kalmıştı doğuma, hareket etmekte oturup kalkmakta zorlanıyordum. Doğuma az kalması demek ali ye kavuşmak demekti.
Yanımda ısrarla bana meyve soyup yedirmeye çalışan ece ye ters bi bakış atıp "yeter artık patlamak üzereyim" dedim "lidya sancın mı geldi patlama hemen ege yi arıyorum" bu lafına gözlerimi devirip "saçmalama doğurmuyorum sadece biraz daha yersem karnım iyice şişecek" dedim "aman be ne söylendin iyilik de yaramıyor ben ömer le evlendiğimde asla ona itiraz etmem bilakis ne derse yaparım valla. İnsan bu anların kıymetini bilmeli nazlı olmalı" dedi kıkırdayıp "tabi tabi bu arada ömerle nasıl gidiyor son durum ne?" diye sordum "lidya inanamazsın ama babam annemi ikna etmiş gibi eğer annem kabul ederse ömer istemeye gelicek" dedi mutlulukla "çok sevindim mutlu olman beni dahada mutlu eder" yanıma yaklaşıp elimi tuttu "inan bana lidya senin de mutlu olmanı istiyorum artık yüzünün gülmesini" sadece gülümsedim. İmkansızdı bu
Uykumdan derin bi sancıyla uyandım ne vakittir uyuduğumu bilmiyordum bu hamilelik yorucuydu. Tekrar bi sancı girdiğinde acıyla inleyip ayağa kalktım. Odanın içinde tur atmaya çalıştım yürüyünce azalıyordu biraz. Ama yok sık sık giren ağrılar doğumun geldiğini haber ediyordu.
Kapıya yaklaşıp açtım ve zor çıkan sesimle yan odadaki ege ye seslendim. Bi kaç kez bağırdığımda kapı açıldı ege gözlerini ovarak bana bakmaya başladı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEK GECE BİR HECE (AŞK) Düzenleniyor
Teen Fictionbilmeden yaşadığım en güzel günlerim onun cehennemi annemin cenneti benimde ecelimmiş ....