9. Onu Seviyorum

22 0 0
                                    

   Güzel manzarası olan yere geldiğimizde yine aynı taşa oturduk o gün ki gibi. Ona bakmadan "neden kavga ettin ki o çocukla? diye sordum oda "kavga iki kişi tarafından oluşur. Biz kavga etmedik." dedi. Bende oflayıp "peki.. o zaman neden o çocuğu dövdün? Rezil etmedin mi beni yalan mı söyledi. Sonra benle okula yürümek istedin ve vezir ettin. Yalan mı? Vezir denilemez aslında da neyse. Ya bak ne yapmaya çalışıyorsun anlamıyorum. Ama yapma." dedim ve ayağa kalkıp gidecekken kolumdan tuttu ve yine, ikinci kez, tekrar burada sarıldı bana. Geçen sefer hiç bişey yapmamıştım ama bu sefer benle oynadığını unutmak istiyordum. Böyle bişey olmamasını istiyordum. Bu yüzden bende sımsıkı sarıldım ona. Ben bu adamı seviyordum galiba. Ne kadar istemesem de. Seviyorum işte...

  Emre'den...
Sarıldığımda tek huzur bulduğum kişiydi Sıla. Kendime söyleyemesem bile ben bu kızı hep yanımda, hep hayatımda istiyordum. Ben bu kızı seviyordum galiba.

  İki üç dakika öylece sarıldık. Bu bana güzel geçen iki üç asır gelmişti. Allah'ım bu kız napıyordu kimseyi sevmeyen bu adama. Ondan ayrıldım ve elimi yüzüne götürdüm. "Bana inanmak istiyor musun?" dedim oda o güzel masum gözlerini gözlerime dikti ve "ne kadar kötü olacağını düşünsemde evet. Evet sana inanmak istiyorum." dedi ve gözünden yaş aktı. Benim yüzümden ağlıyordu her zaman gülmesini istediğim gamzeli güzel kız. "Sana yemin ederim onu ben ayarlamadım. Ben o gün onun orda olduğunu, o gün o videoyu çektiğini bile bilmiyordum. Beni, herkesin önünde boynuna sigara söndürecek gibi bi salaklık yaptığım için affet lütfen. Gerçekten ben... özür dilerim. Yani yine neden açıklama yapıyorum onu da bilmiyorum ama." dedim. Tabiki de biliyordum. Ama affettim diyecekse bile içinde kırgınlık olacağını tahmin ediyordum. Bu yüzden her şeyi halledip öyle güzel bir anda onu sevdiğimi söyleyecektim. Gözlerime ben konuşurken pek bakmamaya çalışmıştı. Şimdi baktı ve "niye sana inanıyorum, inanmak istiyorum bende bilmiyorum ama hiç kimseye güvenmediğim kadar sana güv... Iııı şey oldu o zaman ben affettim seni. Ama bidaha bana yanlış yaptığı bir bilgi duyayım doğru olsun ya da olmasın pişman ederim seni Emre Atay." dedi gülümsedim ve ellerimi yüzünden çekip "tamam merak etme seni üzmek; yapacağım, yapmak isteyeceğim en büyük yanlış olur. Ki yanlış olmasa bile seni üzmek istemem. Neyse hadi apartmanımıza gidelim o halde." dedim. Oda sadece kafasını sallamakla yetindi. Eve doğru yürürken 'kimseye güvenmediğim kadar sana güv...' diye bir cümle söylemişti. Yüzümde bi gülücük oluştu ama o bunu anlamamıştır diye umut ettim.  Cümlesinin devamını getiremedi de utangaç sevdiğim. Oha lan ben ve birine 'sevdiğim' kelimesini hitâp etmek. İkinci kez oha. Ben bu kelime yanımda söylediği zaman onlara iğrenerek bakıp oradan hızla ayrılıyordum. Demek ki herkesin hayatında bir ilk olurmuş. Benim hayatımın ilkleri; 1. Sıla Aydemir, 2. Bu kıza -içimden bile olsa- 'sevdiğim' demek. Bunu düşününce yüzümdeki gülücük sesli bir şekle büründü ve dişlerimi ortaya çıkarıp sırıtmamı sağladı. Bunu kesin fark etmiştir deyip Sıla'ya baktım oda bana bakıyordu. Ben onu seviyorum lan.
 
 

Sıla'dan...
Oha göz göze geldik. Lan. Oha. 'heyy biraz daha sakin olmazsan göz göze gelmek gibi saçma salak bi konudan kalpten gitcen' diyen iç sesime kulak asmayıp Emre'ye "niye güldün. Hiç konuşmadık bile." dedim oda "bilmem. Öyle. Yani neden bilmiyorum ama gülesim geldi demek ki." dedi. Durdum oda durdu. Gözlerimizin içine baktık ikimizde sessizliği bozmazsam ölürüm deyip "sen neden yaptığın her eylemi, neden yaptığını bilmiyorsun?" diye sordum bana dikkatlice baktı ve "ne?" diye sordu. Mal mı bu acaba? Nesi var bu sorunun da anlamıyor? "Her söylediğin kelimenin sonuna 'neden olduğunu bilmesem de' diyosun da o yüzden sordum. Gerçi sen hayatı nasıl yaşasam acaba demiyordun dimi?" dedim okula ilk geldiğim zamanı, geçmişi hatırlatıp imayla ve yürümeye başladım. Kolumdan tuttu beni ve onüme geçip yürümemi engelledi. "Bak sakın birdaha bana eski yaptığım sana karşı olan hataları söyleme. Sana kendimi affettirmek istiyorum ve bunun içinde öncelikle kendimi affetmem lazım. Sana herşeyi unut diyemem ama... Unutmaya çalışsan gerisi gelcek emin ol. Sana affettircem ben kendimi." dedi kararlı bir sesle. Ben onu seviyorum. Gerçekten. Ona bir gram bile kırgınlığım yok...

Bizim Hikayemiz Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin