En 'Derin' den

1- En " Derin"den

Eveet :) bu benim ilk hikayem, iyi iş çıkarmaya çalıştım . Bu ilk bölüm olduğu için ana karakteri yani Derin'i tanıttım .Tabi daha Derin hakkında öğreneceğiz çok şey var ,ileriki bölümlerde :)

* multimedya Derin

keyifli okumalar ~~~

"Hayır ,hayır özür dilerim.Baba! "

Ah! Yine beni uykusuz bırakan o kabusla uyanmıstım. Saçlarım yüzüme yapışmıştı, ter içindeyim!

Yataktan zorlanarak kalktım ve üzerimdeki kıyafetleri çıkarttım, saçlarımı topladım ve saate baktım, neyse ki saat 7 idi, bu sefer de yatakta kabus görmeden uyumak için kıvranmayacaktım.

Küvetime koşup üzerimdeki ter katmanından kurtuldum ve havlumu vücuduma sardım, dişlerimi fırçalayıp saçlarımı taradım ama kurutmadım kim uğraşır sabah sabah saç kurutmakla!

İç çamaşırlarımı giyip, kıyafet odama gittim üzerime pembe bir etek ,beyaz büstiyer, kot yelek giydim ve takılarımın içinden bir kolye taktım ,tamaam! ... birşey eksik galiba? Hm birde siyah simli babetlerimi giydim, şimdi gidip aynadan kendime bakmalıyım.

Hey! evime çok güzel biri girmiş, yok canım benmişim o eheh.

Daha sonra evimin içinde sevdiğim tek yer olan odamdan çıkıp mutfağa gittim bir bardak meyvesuyu doldurdum, tek dikişte bitirdim ve arabama atlayıp okula gitmek için yola çıktım.

Kırmızı ışıkta beklerken yaya yolundan karşıya geçen genç kıza takıldı gözüm, benim yaşlarımdaydı en fazla 18 yada 17. Ben 16 yaşındayım. Kız ne kadar mutlu öyle! Peki ben? somurtuk prenses (!)

10 sene önce, babam kaza geçirdiğinde hayatın neşeli yanı benim için durmuştu.

Canım babam benim doğum günü ayıcığımı almaya gitmişti. Nerden bilebilirdimki kaza yapacağını! Ben bir aptal gibi hediye beklerken o kara haber gelmişti anneme

" Eşinizin sürdüğü araba anayolda takla atarak parçalandı. Murat Bey şimdi hastanede, durumu çok kötü "

Bence bu olamazdı, çok saçmaydı, babamın hediyemle birlikte gelmesi gerekirken buda neyin nesiydi böyle?

Anneme gitmiştim

" Ne olmuş anne? " Demek için. Ama annem ben daha ağzımı açmadan bağırmıştı.

" Kes sesini, sakın konuşma! Odana git ve bir daha çıkma!"

Anlamamıştım ne oldu, niye bana kızdı, hiçbirşey anlamamıştım.
Ama yinede dediğini yapmıştım ve odama gitmiştim, ben odama gittikten sonra abim gelmişti.

" Hemen bir ceket giy hastaneye gidiyoruz " deyip gitmişti.

Hastaneye gittiğimizde babama bakmak istemiştim ve abim beni bir camın arkasından babama baktırmıştı. O sırada beyaz ceketli bir adam anneme birşeyler söylemişti

" Başınız sağolsun " Kısmını duymuştum sadece.

Anlamıştım, onu ne için söylediklerini biliyordum, babam ölmüştü...

Bir adam camdan babama baktığım odaya girdi ve babamı tekerlekli bir yatağa yatırdı, üstüne beyaz bir örtü örttü, odadan çıkardı.

Onu götürüyordu! Arkasından koştum, bir odaya girdi, kapısının üzerinde şu yazıyordu 'MORG'. Bağırdım, boğazlarım acıyana kadar bağırdım.

" Hayır, hayır özür dilerim.Baba! "

Uzunca bir korna sesiyle sıçrayarak düşüncelerimden sıyrıldım. Başımı camdan çıkartıp arkamdaki yarım akıllı sürücüye bağırdım.