Herkese selam!
Çooooooooooook uzun bir aradan sonra yeni bölüm geldi.Multimedya: Aşkım. Ve çok sevdiğim Şebnem Ferah şarkısı.
Bu kadar beklettiğim için özür dileyerek sizi öpüyorum.
Keyifli okumalar~
Az önce aramızda oluşan ufak uzaklığı kapatarak yanıma geldi ve ellerini omuzlarıma koydu. Gözlerine baktım. Bir anlık oradaki arzuyu gördüm, ve elbisem omuzlarımdan yavaşça kayıp yere düştü.
Gözlerimde duran gözlerini vücuduma indirirken bir adım geriye gitti. Bakışlarının dokunduğu yerleri somut birşeymiş gibi hissediyordum. Beni yakıyordu.
Göğüslerime, karnıma, bacaklarıma sanki uzun süredir yemediği çok sevdiği bir yemekmiş gibi baktıktan sonra bana tekrar yaklaştı.
Karşısında böyle durmak çok utanç vericiydi ama birşey yapamıyordum. Aklımı yitirmiş gibi hissediyorum.
Karşımda öylece dururken saçlarını okşadım. Yumuşak saçları avucumun içinden geçerken parmaklarımı uyuşturuyordu. Onunla ilgili herşeyi seviyordum.
"Derin." İsmimi inleyince ellerimi indirdim.
Sesimde bariz şefkat vardı;
"Behram." Ellerimi karnına indirdim ve orada oyalandım. Parmaklarım tişörtünün uçlarına dokununca kenarlarını tuttum yavaşça yukarı çektim. Gözlerinde arzu parıldadı. Tişört başına gelince bana yardım etti ve çıkardığı gibi öylesine bir yere fırlattı. Şuan onun nereye düştüğünü umursayamayacak kadar birbirimize odaklıydık.
Güzel, renkli gözlerini gözlerime dikti, aşık olduğum yakışıklı yüzünü yüzüme yaklaştırıp anlını anlıma yasladı. Nefesini dudaklarıma üfleyince dudaklarımı araladım.
"Özledim." Behram'ın yüzünde huzur gördüm. Bana karşılık verdi.
"Bende seni özledim Derin."
Ellerimi yüzüne götürüp yanaklarına koydum. Onu küçük bir çocuk severmiş gibi sevdim, ama sesim neşeli değil hüzünlüydü.
"Beni özleyeceksen neden gittin, beni yanlız bırakıp?" Kaşlarını çattığında bunu sormamın hiç iyi birşey olmadığını söylemeye çalışıyor gibiydi. Ellerimi yanaklarından indirdi ve bir adım geriye gitti. Aramızdaki yakıcı bağ aniden fişimiz çekilmiş gibi yok oldu.
"Yine uzaklaşıyorsun. Hep böyle olacak değil mi? Ciddi birşey söylediğimde kaçacaksın."
Kollarım iki yana düşmüş bezgin bir şekilde ona bakıyordum. Ellerini saçlarından geçirdi ve oflayarak arkasını döndü. Başımı sağa sola salladım.
Elbisemin nerede olduğunu bulmak için yere baktım ve görünce elime aldım. Behram tekrar bana döndüğünde ben odanın kapısındayım.
"Sorduğum soruyu unut gitsin, saçmalıyorum işte. Sana hiç karışmamalıydım." İtiraz edecek gibi oldu ama vazgeçerek sadece yüzüme baktı.
Başımı sağa sola salladım. Elbisem elimde odama doğru yürürken üzerimde sadece iç çamaşırlarım vardı. Neyse ki hiç seksi iç çamaşırım olmamıştı ve sadece siyah kilot ve sütyendi işte.
Yine güvenip yakınlaştım.
Bok herif!
Odama girince kapıyı kapattım. Hayır ne düşünüyordu yani? Onunla işi pişiricem, her istediğini yapıcam. Hatta bir yerden sonra mercimeği fırına da veririz, ama hiç ciddileşmeyecek. Vegas mı burası ya! Burda olan burda kalmıyor Behram Bey!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
En 'Derin' den
RomanceBütün dünyamı yalandı? yoksa sadece O'mu... Daha fazla olamazdı ömrümde bu yıkıntılardan. Yoksa olurmuydu? Sen yaptın diyeydi tabi. Başkası yapsa, bu kalp bu kadar yorulurmuydu... Hepsine bir cevabım var sevgilim, Sorularına cevap verebilirim...