Basķın

244 14 1
                                    

-Ayağını üst dala uzat.

-Ama bu dal çok zayıf görünüyor.

-Senin kolların da.

   Jack üst daldan kolunu tutmam için uzatmış, Dean arkamda,durmadan bana sataşıyor beni tırmanmaya zorluyordu.

-Ben sana sen önden çık demiştim.

-Evet, ben de yuvarlanıp beynini patlatman için kazandığım bu fırsatı değerdiremedim.

  Jack gözlerini kısıp beni Dean'den kurtarmanın yollarını arar gibi ikimize bakıyordu. Hiç durmadan tartışmak da benim sinirimi bozmaya başlamıştı.

Jack gözlerini Dean'den kaçırarak "Bence belinden tutup yukarı ittirmelisin, ben inersem dal kırılır. "dedi.

Ağaca çıkma fikri Dean'den çıkmıştı. Beni de zorla buraya sürüklemişti. Şimdi çözüm yolu bulması gereken de ta kendisiydi. Gri gözlerindeki ifadeyi aramak için arkamı döndüm. Ayağım ağacın çıtırdayan gövdesinden aniden kaydı. Ağzımdan tiz bir çığlık çıktı. Panikle tutunacak bir yer ararken güçlü kollar belimi kavradı.  Bir taraftan belim karıncalanırken gözlerimi sımsıkı kapatmıştım. Düşmenin midemde oluşturduğu boşluk geçince tekrar açtım.  Dean tek koluyla ağacı diğer koluyla  beni kavramıştı. Hızlanan soluklarımın arasından Dean'in gözlerinin üstüne düşen uzun saçlarını gördüm. Dean de panik dolu bir sesle "Kendini yukarı çek yoksa bu sefer seni aşağı atarım" dedi. Üstteki dalı tuttum ve ilahi bir güçle kendimi çektim. Ardından Jack'in yardımıyla  en üste tırmandım . Dean çevik hareketlerle Jack'in yardım elini geri çevirerek yanıma oturdu. Baş döndürücü bir yükseklikteydik. Kendimi daha güçlü ve mutlu hissediyordum. Sanki her şeyden uzaklaşmış gibi, aslına bakılırsa buraya çıkma nedenimiz gideceğimiz yolu belirlemekti. Rüzgar saçlarımı nazikçe okşuyordu. Aşağıyı incelemek için eğildiğimde dengemi kaybettim. Jack hızlıca belimden tutarak düşmemi engelledi. Sonra belimi tutmaya devam etti,  tamamen dostça...

  Bir süredir burada oturuyorduk. Dean eliyle bir noktayı işaret ederek "Şu taraftaki patikayı kullanacağız sonra tırmanmaya...yani dik bir tırmanışa başlayacağız ve en tepe ise hedef noktası... bize bahsedilen yer."dedi. Çok düşünceli ve duraksayarak konuşuyordu. Sanki ayrıntılı bir planı tüm incelikleriyle tasarlar gibi.

-Siz ,yukardakiler! Oradan hemen inin yoksa cesedinizi yuvarlanarak indiririm.

Hepimiz aniden aşağı baktık. Simsiyah kaşların altındaki kaskatı gözleriyle bir kadın bizi süzüyordu. Elinde şu büyük tüfeklerden vardı, bu bir av tüfeğiydi hatta bu Dean'in av tüfeğiydi. Dean'in sırtı yay gibi gerilmiş kadına bakıyordu. Kadın sert sesiyle "Sizi bekleyecek değilim yaralanmayı göze alarak aşağı atlasanız kârlı çıkarsınız"dedi. Jack uzlaşmacı bir tavırla bir taraftan da hızlı adımlarla ağaçtan inerek "Bakın kimi arıyorsunuz bilmiyorum ama biz..."

Kadın birden onun sözünü keserek "Açıklama yapmanı isteyen olmadı" diye bağırdı. Hızlı adımlarla ağaçtan indim. Korkunun  verdiği güç beni ağacın üstünden saniyeler içinde indirmişti. Dean de peşimden indi. Kadın tüfeği bize doğrultarak "Sakın ters bir hareket yapmayın yoksa sizi vururum."dedi. Tüfeğin namlusuyla sırtımızı dürterek bizi ormanda yönlendirmeye başladı. Jack yanımda soğuk terler döküyordu. Dean ağzını hiç açmamış sadece kadının dediklerini yapıyordu. Tüfeği ağaca çıkmadan önce benden saklamamı istemişti ilk kez bana güvenmişti ben de kimse almak istemez düşüncesiyle çalılarını arasına sıkıştırmıştım. Kadın birkaç adım sonra yavaşladı sonra bağcıklarını bağlamak için eğildi. Dean'in gözleri kadının kalçasına takılıp kaldı. Dean'i gördüğümde midem bulanmaya başladı. Onun ilk kez iğrenç bir erkek olduğunu düşünüyordum. En başından beri onun farklı olduğuna kendimi inandırmıştım ama değildi işte. Dudaklarımın kenarlarını büzerek derin bir nefes aldım.  O anda Dean öne , kadına doğru atılarak kadının arka cebindeki çakıyı kaptı kadının boynunu tutarak ağaca yasladı. Çakıyı kadının boynuna dayadı. İçim bir taraftan hayranlık bir taraftan  mutlulukla doldu. O farklıydı,bizi kurtarmaya çalışıyordu. Fakat, Dean'in gözlerine bakınca bir şeylerin ters gittiğini anladım. Çakı gerçek değildi.  Jack tüfeği almak için kadının kolunu tutunca kadın aniden Jack'e tekme attı. Tüfeği Dean'in tam kalbine bastırdı. Sonra başını sağa sola sallayarak "Demek yaramaz çocuklarla uğraşmamız gerekecek."dedi.

NOTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin