22.04.18
Birbirine benzeyen günlerden birine uyandım bugün. Sıcacık güneşin verdiği enerjiyle kahvemi hazırladım her zaman olduğu gibi kaşar peynirli tostumu yiyip kahvemi yudumladım ortamın sessizliğini bozan radyomun eşliğinde . Bugünün planı belliydi kahvaltımı yapıp dışarı çıkacaktım güzel havanın kollarına bırakıcaktım kendimi .
Kahvaltımı bitirir bitirmez siyah t-shirt , siyah jean , mavi ceketimi geçirdim üstüme. Saçlarımı her zamanki gibi doğal haliyle bıraktım ve her zamanki gibi belli belirsiz bir makyaj yaptım . Aynalar karşısında saatlerini harcayan biri değilimdir ben , uzun süren hazırlıklarımda olmaz . Çantama dün başladığım kitabımı koydum , küçük kahve termosumu ve mütemadiyen hiç çalmayan telefonumu... Beyaz sneakerslarımı giyip çıktım evden .
Yoldan geçen arabaların korno sesleri , okula giden okuldan dönen çocukların bağrışması , kendini parka atan kedilerin , köpeklerin , kuşların ve ailelerin tatlı seslerini dinlemek her zaman iyi gelmiştir bana . Yalnızlığımı unutup bir bütünün parçası olarak hayatıma devam ederim o an . Kalabalığa karışıp yoldan geçen insanları gözlemlerim , o an onların aklından geçen düşünceleri tahmin etmeye çalışırım . Bugünde yapacağım şeyler bunlardı . En azından ben öyle olacağını düşünmüştüm .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAYAN PLATONİK
Literatura FemininaKimi mutlu sonlara alışıktır , kimi uzaktan sevmelere... Beni merak etme . Ben de senin gibiyim
