Gece Gelen Mesaj

38 2 7
                                    

Gözlerimi araladığımda Batu'nun yüzüyle karşılaşmıştım. İlk kez ona bu kadar yakından bakıyordum. Genelde kaçamak şekilde baktığım yüzü bu kadar yakından inceleme fırsatını yakalamıştım.
Kirpiklerinin uzunluğu, anlındaki belli belirsiz kırışıklıklar, turuncu ile pembe karışımı renkteki dudakları... Her zamankinden daha masum ve çekici geliyordu bana.
-Hey sen beni mi inceliyorsun? :)
Gözlerini açmadan söylemişti bunu. Suç üstü yakalanmanın verdiği telaşla ne diceğimi şaşırmıştım.
+Rüya görüyor olmalısın
-Son zamanlarda gördüğüm en güzel rüyasın o zaman
Deyip eliyle yüzüme gelen saçlarımı düzeltti.
Sanırım yine utanmıştım. İlişkimiz hatta adı konulmamış iletişimimiz benim için çok hızlı ilerliyordu. Ben bunları düşünürken Batu'nun telefonu çalmaya başlamıştı. Yanımdan huzursuz bir şekilde kalkıp telefonunu sessize alıp cebine koydu. Her ne kadar gizlesede telaşlandığı belli oluyordu.
+Arayan kimmiş?
-Önemli biri değil bankadan arıyorlar.
Laflar ağzından bir çırpıda çıkmış ve odadan ayrılmak için kapıya yönelmişti. Bu durum her ne kadar dikkatimi çeksede üstüne düşmek istemedim.
Yatmaktan kırışan kıyafetlerimi elimle düzeltip kendime çeki düzen verdim.
Banyoya gidip elimi yüzümü yıkayacağım sırada Batu'nun bahçeden gelen sesini dinlemeye başladım. Olabildiğince sessiz olmaya çalışmasından dolayı konuşmayı duyamasamda bu konu daha fazla ilgimi çekmeye başlamıştı.
Seslerin kesilmesiyle Batu'nun eve geçtiğini anladım ve dinlediğim belli olmasın diye çeşmeyi sonuna kadar açtım.
-Kahvaltı için çay mı istersin yoksa kahve mi?
Sanki ne dediğini anlamamış gibi yaparak banyodan çıkıp
+Bana mı seslendin Batu?
Diyerek merdivenlerden aşağı inip mutfağa doğru yöneldim.
-Kahvaltı hazırlıyordum ne içmek istersin diye sormuştum
Dedi. Sanki yaşadığı sorun her neyse onu ört bas etmeye çalışıyorcasına.
+Eve geçsem iyi olur dün akşamki yemek için teşekkür ederim
-Kahvaltıyı birlikte yaparız diye düşünmüştüm
+Kendimi pek iyi hissetmiyorum eve gidip biraz dinlensem iyi olucak ayrıca halletmem gereken işlerim var
-Pekala sen bilirsin ben arabanın anahtarını bulayım.
Yol boyunca sessizliği korumuş gözlerimi ise yoldan ayırmayarak  piknikten beri yaşadığımız şeyleri düşünmeye başlamıştım. Tuhaf başlamış ve aynı şekilde devam eden ilişkimiz vardı. Batu'dan hoşlanıyordum ve onunda beni sevdiğini biliyordum. Güzel zaman geçiriyor onunla birlikte kendimi huzurlu hissediyordum. Bu yüzden hiçbir konu da onu sıkmak veya kaybetmek istemiyordum.
-Yarın görüşür müyüz?
+Olabilir
-Tamam seni ararım
Eve girdiğimden emin olasıya kadar beklemişti. Camdan bakıp gülümsediğimi görünce aynı şekilde gülümseyip arabayı çalıştırdı.
Üzerimdeki kıyafetleri çıkarıp duş almak için banyoya geçtim. Henüz kahvaltı yapacak kadar acıkmamıştım. Aklım hala Batu'daydı neden öyle davrandığını anlamamıştım ama önemli birşey olsaydı bana söylerdi diyerek kendimi avutmaya çalıştım. Sahi önemli birşey olsaydı bana söyler miydi? Her ne kadar birbirimizin hayatlarını az çok bilsekte herşeyi konuşabileceğimizden emin değildim. Kafamdaki düşünceleri bir kenara bırakıp banyodaki işimi bitirir bitirmez mutfağa geçip  kahve için kettle su koydum. Ve biraz temiz hava almak için balkona çıktım. Bay gizemi yani Batu'yu gördüğüm ilk zamanlar aklıma geldi ve ister istemez gülümsedim. Batu'nun hayatıma girmesiyle çok güzel ve sıradaşı şeyler yaşamıştım.
Kettle ın tık sesiyle kendime geldim ve kahvaltımı yapmaya başladım.
Kahvaltımı bitirip bulaşıkları topladıktan sonra yetiştirmem gereken işlerin başına döndüm hem okul hem çalıştım firma için çizim ve slayt hazırlamam gerekiyordu. Dünkü keyifli saatlerin ardından bugün evde çalışmak her ne kadar zor gelsede biran önce bitirmek istiyordum.
Çizim ve slayt işleri ile uğraşırken akşam olmuştu 8 saattir çalışma masasının başındaydım ama sonunda bitirmiştim işlerimi. Bunun verdiği rahatlıkla ve yorgunlukla kendimi yatağa atıp akşam yemeği bile yemeden uyumak istiyordum. Benim için uyku açlıktan bile önce gelirdi çünkü. Pijamalarımı giyip yatağa geçtim ve gözlerimi kapatıp uyku moduna geçtim.

3 saat sonra
Gönderen:Batu
"Hemen  kulübeye gel konuşmamız gerek çok önemli."

Telefonun mesaj sesiyle gözlerimi araladım gecenin 3ün de kim olabilirdiki. Eğer reklam mesajlarından biriyse telefonu duvara fırlatacağım kesin!
Uykunun verdiği sersemlikle telefonu elime alıp kilidi açtım. Mesaj Batu'dan gelmişti. Kulübeye gitmemi istiyordu hemde gecenin bu saatinde çok önemli dediğine göre kesin kötü birşey oldu diyerek yatağımdan telaşla fırlayıp montumu ve bisikletimi aldım.
Acaba başına birşey mi geldi? Aklıma bin türlü kötü senaryo geliyor biran önce kulübeye varmak için pedalları  hızla çevirmeye çalışıyordum. Dolan gözlerimi elimi tersiyle siliyor ağlamamak için kendimi zor tutuyordum.
Aramalarıma cevap vermemesi mesajlarıma dönüş yapmaması beni daha çok  korkutsada yine de sakin kalmaya çalışıyordum.
Lütfen birşey olmamış olsun Batu'ya lütfen diyerek içimden dua etmeye çalışıyordum.

BAYAN PLATONİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin