and july ❅ vsoo ✓

16 ☆ Seni sevmekten nefret ediyorum

Medya;  BTS - Let Go

16 - Seni sevmekten nefret ediyorum

Jennie hayatında hiç böyle parçalanmış hissettiğini hatırlamıyordu. Karşısında duran Yoongi'ye bakıyor, onu özlediğini hissediyor ve ona duyduğu sevgi tüm kalbini işgal ediyordu. Fakat, bazı şeyler sevginin çözebileceği türden olmuyordu. Güven gerekiyordu, saygı gerekiyordu. İkisinin arasında sevgi bile yokken, böylesi bir güveni beklemesi aptallıktı. Jennie bunu yeni yeni kavrıyordu.

Yoongi, dakikalardır ona sarılıyordu. Ve ayrılmaya niyeti yok gibi görünüyordu. Jennie onu itmeye çalışsa da genç adam bunu engellemişti.

"Yoongi.." dedi Jennie. Onun kokusunu içine çekmek işleri daha da zorlaştırıyordu. Kendini berbat hissediyordu. Sanki bedenindeki tüm güç çekilmişti. Yoongi bıraksa yere yığılacakmış gibiydi. "Yoongi.. Lütfen." dedi ağlamaklı bir sesle. "Git, lütfen git." Göz yaşları artık istemsizce süzülüyordu yanaklarından.

Yoongi ise dakikalardır yaptığı gibi onu görmezden gelmiş ve sanki olabilirmiş gibi daha da sıkılaştırmıştı kollarını. Jennie daha fazla dayanamayacağını hissedince bedenini yere bıraktı. Yoongi de onunla birlikte çökmüş genç kızın güçsüz düşmüş bedenini kollarının arasından bir saniye bile bırakmamıştı. "Jennie, güzelim.." demişti büyük bir panikle. "Neyin var?"

"Beni yoruyorsun Yoongi." diye mırıldandı Jennie zorlukla. "Beni çok yoruyorsun."

***

"Ne yaptığını sanıyorsun sen?" dedi Rose sinirle Yoongi'ye doğru ilerlerken. Jennie Yoongi'nin kollarında bayılmıştı ve hastaneye gelmişlerdi. Dolayısıyla artık herkes Jennie'nin geri döndüğünü öğrenmişti. "Bu ne demek oluyor Yoongi?"

"Asıl siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz?" dedi Jisoo oturduğu koltuktan kalkıp Rose ve Lisa'nın önünde dururken. "Jennie sizin yanınızdaydı ama bize hiçbir şey söylemediniz, öyle mi?"

"Bir de size mi söyleyecektik?" dedi Rose. Lisa ise onun arkasında durup elini tutarak sakinleştirmeye çalışıyordu. Rose'u daha önce hiç bu kadar sinirli görmemişti. "Yoongi'nin tüm bunları bilmeye hakkı yoktu."

"Cidden yeter!" diyerek sesini yükseltti Jisoo. "Basit bir kavgayı ne kadar da abarttınız."

Bu sefer Lisa sessiz kalamamış ve kaşlarını çatarak konuşmaya başlamıştı. "Yoongi o partide Jennie'yi aldatmış."

Jisoo'nun şaşkın bakışları Yoongi'ye çevrilirken Yoongi gözlerini bir kez bile Jennie'nin olduğu odanın kapısından ayırmıyordu. Jisoo bir şeyler söylemek için dudaklarını aralamıştı ki doktor Jennie'nin odasından çıkmış ve yanlarına gelmişti. Yoongi hızla ayağa kalkarak doktorun söylediklerini dinledi. "Sadece tansiyonu düşmüş. Önemli bir şey yok." Herkes derin bir nefes alırken doktor konuşmaya devam etmişti. "Neredeyse uyanıyor fakat Yoongi diye birinin adını sayıklayıp duruyor. İçinizden biri mi?"

"Benim." dedi Yoongi zorlukla. Doktor ise sadece içeri girip, Jennie'yi görebileceğini söyleyerek gitmişti.

"Asla olmaz." dedi Rose. "O odaya tek başına giremezsin."

"Bırakalım da bu işi kendi başlarına halletsinler." diyerek Rose'un kolundan tuttu Jimin. "Sen benimle gel."

Genç kızı hastanenin çıkışına doğru sürüklemeye başladığında Rose onun ellerinden kurtulmaya çalışmış fakat başaramamıştı. Lisa arkadaşına yardım etmek için hazırlanıyordu ki, o da Jungkook tarafından engellenmişti.

"Jungkook," dedi Lisa şaşkınca. "Sen-"

"Üzgünüm Lisa." diyerek nazikçe kızın belinden kavramış ve omzuna atmıştı. "Ama abime yardım etmeliyim."

"Hayır!" diye bağırdı Lisa. "Jungkook indir beni!"

Fakat Jungkook onu duymazdan gelerek Rose ve Jimin'in gittiği yönün ters tarafına doğru ilerlemeye başlamışlardı. Yoongi de Jennie'yi görmek için odaya girdiğinde, geride sadece Taehyung ve Jisoo kalmıştı.

"Seni evine bırakmamı ister misin?" diye sordu Taehyung. Genç kız tamamen dağılmış görünüyordu.

"Taehyung, neden böyle oluyor?" dedi Jisoo. "Yoongi'nin Jennie'ye böyle bir şey yapabileceği aklımın ucundan geçmemişti. Nasıl fark edemedim?"

"Bu senin suçun değil ki Jisoo." diyerek kolunu omzuna attı Taehyung. "Jennie bile son anda farkına varabilmişken senin fark edememen çok normal."

"Taehyung bir şey söyleyeceğim." dedi Jisoo parmaklarıyla oynarken.

"Söyle," diyerek kafasını aşağı yukarı sallamıştı Taehyung.

"Dondurma yemeye mi gitsek? Çok canım çekti."

Taehyung hafifçe gülmüş ve kolunu Jisoo'nun omzundan çekerek arabanın anahtarını cebinden çıkarmıştı. "Tabi olur. Ama dondurmaları sen ısmarlarsın."

"Ya!" dedi Jisoo gülerek. "Sen bir hainsin."

Taehyung da tıpkı onun gibi gülmüş ve omuz silkmişti. Yan yana çıkışa doğru yürümeye başladıklarında Jisoo ilk defa çekinse de elini Taehyung'un eliyle birleştirmişti. Ve ilk defa, Taehyung da bundan rahatsız olmamış; elini geri çekmemişti.

***

Yoongi içini saran kocaman bir suçluluk duygusuyla Jennie'nin saçlarını okşuyordu. Genç kız sürekli kirpiklerini kırpıştırıyor ama bir türlü uyanmıyordu. Sonunda göz kapakları yavaş yavaş aralanmaya başladığında Yoongi onun elini tuttu ve büyük bir umutla gözlerini Jennie'ye sabitledi.

"Yoongi.." diye mırıldanmıştı Jennie gözlerini açarken. Yoongi saçlarına ufak bir öpücük kondurdu. "Buradayım, sevgilim. Buradayım." Jennie gözlerini açtıktan sonra Yoongiyle karşılaşmıştı. İçini bir sevinç kaplarken kocaman gülümsedi ve bir şeyler söylemek için dudaklarını araladı. Fakat, tam da o an acı gerçek tekrar beynini ele geçirmişti. Yoongi onu sevmiyordu. Hiçbir zaman sevmemişti. Sadece acıyor, diye düşündü. Sadece bana acıyor. Elini hızla geriye çekti. Bu Yoongi'nin gülümsemesini de soldurmuştu.

"Sana git demiştim." dedi Jennie sertçe. "Ama hala buradasın."

"Jennie lütfen biraz sakin bir şekilde konuşalım."

"Neyi konuşacağız?" diyerek iç çekti Jennie. "O kız seni zorla mı öptü? Hayır, böyle bir şey olmadı." Kendi kendine histerik bir şekilde güldü Jennie. "Onu öperken halinden gayet memnundun."

"Jennie, lütfen." dedi Yoongi. "Gerçekten pişmanım. Beni affet. Çok üzgünüm." Derin bir nefes almıştı. "Gerçekten çok üzgünüm."

"Seni o kadar çok seviyorum ki Yoongi.." dedi Jennie. "Nasıl bir hata yaparsan yap seni hep affederdim. Affettim de zaten. Ama bu olmaz."

Yoongi'nin hayal kırıklığı dolu bakışlarına son noktayı koymuştu Jennie. "Yoongi ben seni sevdiğim için kendimden nefret ederken, seni asla affedemem."

×××

Bugün ilham sağdan soldan geliyor skglwöögöe

Bölüm hakkındaki yorumlarınızı merakla bekliyorum❤