23 ☆ Yoongi'ye her şeyi anlatmamı istiyorsunuz

2.1K 196 52
                                    

Medya; Fall Out Boys - Immortals

23 - Yoongi'ye her şeyi anlatmamı istiyorsunuz

Rose iç çekerek kumandanın düğmesine bastı ve bir kez daha kanallarda gezinmeye başladı. İzleyecek hiçbir şey yoktu. Jennie de Lisa da telefonlarına cevap vermiyordu ve gittikçe endişelenmeye başlamıştı. Ani bir şekilde televizyon kumandasını bırakarak bu sefer telefonunu parmakları arasına aldı ve hızlıca Lisa'nın ismini buldu. Neyse ki, Lisa bu sefer telefonu cevapladı.

"Alo," dedi Rose sinirle. "Nerelerdesin sen? İki saattir arıyorum seni!"

"İnan ki," dedi Lisa. Rose yine annelik görevini üstlenmiş gibi görünüyordu. "Nerede olduğumu söylesem bana asla inanmazsın."

"Neredesin ki?"

"Ben ve Jennie, Yoongi ile Jungkook'un evindeyiz."

"Ne!" Rose şaşkınlıkla konuştuğunda sesini yükselttiği için Lisa telefonu kulağından uzaklaştırmak zorunda kalmıştı. "Bu nasıl oldu?"

"Daha sonra açıklayacağım sana, şimdi gitmem gerek."

Lisa telefonu kapattığında Rose en heyecanlı yerde anlatmayı kestiği için Lisa'ya yeniden sinir olmuş, duvarların üstüne üstüne geldiğini hissederek dış kapıya ilerlemişti. Portmantodan  ceketini ve anahtarlarını aldıktan sonra dışarıya çıkmıştı. Evin iki sokak ilerisindeki markete gidebilirdi ve çikolata alırdı. Evet, şu an çikolata gerçekten çok iyi gelirdi.

Kaldırımda yavaşça yürürken, hafif hafif kendini belli eden yağmuru umursamadı. Marketin evine varmak üzereydi ki, bir motor hızlıca kaldırımın kenarında durmuş ve Rose'in irkilmesine neden olmuştu. Motorun üstündeki çocuk kaskını çıkarıp arka tarafa bırakırken Rose'ye hafifçe seslendi. "Bu saatte burada ne işin var?"

"Markete gidiyorum, Jimin." Rose gözlerini devirerek Jimin'e yandan bir bakış atmış ardından markete girmişti.

Jimin de Rose'in arkasından markete girmiş, peşinden ilerlemeye başlamıştı. "Beni mi takip ediyorsun?"

"Hayır, markette geziniyorum."

Rose, istediği reyona ulaşıp, birkaç tane çikolata alarak, hızlı adımlarla kasaya doğru yürümüştü. Jimin de rastgele birkaç çikolata almış ve Rose'nin arkasından kasaya ilerlemişti.

İkisi de ödemelerini yaptıktan sonra marketten çıkmışlardı. "Jimin," dedi Rose sinirle. "Neden beni takip ediyorsun?"

"Takip etmiyorum.." diyerek omuz silkip motoruna bindi Jimin. "Sadece çikolata aldım."

Rose kaşlarını çatmış ve eve doğru yürümeye başlamıştı. Jimin ise çikolatasını yerken, Rose evine gidesiye kadar beklemişti.

***

Jennie derin bir nefes alıp gözlerini kırpıştırdı. Pencereden süzülen güneş ışınları yavaşça çarpıyordu genç kızın yüzüne. Gözleri tamamen açıldığında bir süre algılamaya çalıştı. Başı öyle çok ağrıyordu ki, sanki nefes alsa batıyordu şakaklarına. Akşamdan kalmalığı vücudunun her tarafında hissederken, kendi odasında olmadığını anladı ve panikle doğruldu. Ama çok geçmeden yatağın hiç bozulmamış boş tarafına bakmış ve Yoongi'nin odasında olduğunu anlayarak rahatlamıştı. Aslında, rahatlamış hissetmemeliydi. Fakat, buna engel olamıyordu.

Jennie, yataktan çıkmadan odanın kapısı yavaşça açılmış Yoongi içeri girerek kapıyı aynı şekilde kapatmıştı. Jennie'nin uyandığını sonradan fark etmişti. Elinde bir tepsi vardı ve tepside kahvaltı için hazırladığı yemekler sıralıydı. Bir de ağrı kesici ve su getirmişti çünkü o ağrının nasıl bir şey olduğunu en iyi o biliyordu.

"Uyanmışsın," dedi hafif bir tebessümle, tepsiyi komidinin üzerine bırakırken. "Kendini nasıl hissediyorsun?"

"Yalnızca başım ağrıyor." diyerek yorganı üzerinden attı ve yataktan kalktı Jennie. "Dün gece benimle ilgilendiğin için teşekkürler. Artık gideyim."

Yoongi minik gözlerini aralamış ve dudaklarını birbirine bastırarak kafasını iki yana sallamıştı. "Bir şeyler hazırladım. En azından onları yiyip öyle git.."

"Gerek yok. Teşekkürler."

Yoongi'nin üzgün bakışları arasında sandalyede duran ceketini almış ve hızlıca ayakkabılarını giymişti. Odadan aynı şekilde çıkıp giderken Yoongi'nin tek yaptığı orada öylece dikilmek olmuştu.

***

Lisa ve Jungkook sabah sekize gelmeden hemen önce, Jennie ve Yoongi hala uyurken, Lisa'nın isteği üzerine evden çıkmışlardı. Jungkook neler olduğunu anlayamasa da Lisa'nın anlatması gereken şeyler vardı, kendini açıklamalıydı. Ama dün gece Yoongi ve Jennie aniden eve geldikleri için, Lisa'nın konuşması yarım kalmıştı.

Evin ilerisindeki bir parkta, boş olan bir banka oturmuş sabah serinliğinin tadını çıkarıyorlardı. Lisa kurumuş dudaklarını diliyle ıslatıp Jungkook'a baktı. Genç adam doğruca karşıya bakıyor, bakışlarını bir an bile çekmiyordu.

"Dinle, Jungkook." dedi Lisa. "Biliyorsun Jisoo ile hiçbirimiz konuşmuyoruz." Jungkook bakışlarını Lisa'ya çevirerek onu dikkatle dinlemeye başlamıştı. "Jennie de bizde kalıyor, bir süredir. Geçen gün onu biri aradı. Jisoo'nun psikologu olduğunu söyledi. İsmi Lee Jong Suk. Jisoo'nun anne ve babasıyla da görüştük tabii, çünkü biz Jisoo'nun psikologa gittiğini bilmiyorduk. Açıkçası hiçbir fikrimiz yoktu. Doktor Lee bizimle konuşmak istedi çünkü artık Jisoo seanslara gitmiyormuş. Tam da iyileşme aşamasında olduğunu söyledi.."

"Bir dakika," diyerek kaşlarını çattı Jungkook. "İyileşme aşaması mı, Jisoo hasta mı?"

"Normalde, psikologların hastalarla ilgili kişisel bilgileri başkalarına söylemesi kesinlikle yasak. Ama Jisoo seanslara gelmediği için ve dahası anne ve babası seanslara gitmesi için onu ikna etmeye çalıştığında büyük kavgalar çıkardığından bize her şeyi anlattılar." Lisa derin bir nefes aldı. "Tam olarak hastalık mı bilmiyorum ama Jisoo'nun abisi varmış. Jisoo küçük yaştayken vefat etmiş. Sonra, Jisoo Yoongi ile tanışmış. Onlar çocukluk arkadaşları değil mi?"

Jungkook kafasını aşağı yukarı sallayarak onaylamıştı. "Evet, öyleler."

"Jisoo abisinin ölümünü kaldıramadığı için Yoongi'yi abisinin yerine koymuş. Yani Jisoo'nun gözünde Yoongi onun öz abisi."

Jungkook zorlukla yutkunarak Lisa'ya baktı. "O kavgayı-"

"Acaba Jisoo Yoongi'ye sinirlenecek mi, nasıl bir tepki verecek diye denemek için yaptık. Sana bunu açıklamamın bir nedeni de-"

"Yoongi'ye her şeyi anlatmamı istiyorsunuz, değil mi?"



×××

Sizi seviyorum~

Umarım yorumlar artaaar

and july ❅ vsoo ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin