26. Bölüm

1.5K 91 4
                                    

Denizin kıyıya vuran yavaş yavaş dalgaları nede sahilin sessizliği içlerinde ki gerginliği rahatlatabiliyordu. Ikisi de öyle bir duygu karmaşası yaşıyordu ki içlerindekileri dile vursalar ayların onca birikmişliği bir yerde eksik kalacaktı . Bu yüzdendi rahatsız edici suskunlukları . O kadar özlem o kadar acı vardı ki içlerinde hiçbir kelime , hiçbir cümle bunları dile getiremezdi. Kelimeler bulunsa cesaret uçup giderdi . Ikisi de cesaret edip söyleyemezlerdi içlerinde ki yangını.

Merve yeşil gözlerini Görkem'e dikti . Onun denizde dolanan bakışlarını kendisine çevirmemek adına büyük bir mücadele verdi kendi içinde . O kadar savaş vardı ki şuna kalbinde bu savaşı mağlubiyetle bitirmek hiç zorlamamıştı genç kızı. İçindekileri dökmek adına açtı ağzını ama sonra bunu göze alamayıp kapattı tekrardan. Hem ne söyleyebilirdi ki? Görkem onun acısını , onun özlemini anlayabilir miydi ? Eğer anlayacak olsa gider miydi? Eğer sevseydi şu an bu durumda iki yabancı gibi olmazlardı . İşte bu yüzden sustu . Pişman olacağını bile bile sustu . İçindekilerin büyüyüp yavaş yavaş onu zehirleyeceğini bildiği halde sustu .

Görkem , genç kızın rahatsız kıpırdamasını fark etmişti . Ama dönememişti ondan tarafa . Biliyordu eğer bir kez bakarsa o gözlere bir kez daha dönemezdi ardına . Onunda en az içinde Merve kadar çok şey birikmişti . Ama açamıyordu içini . Yıllarca ardını düşünmeden hamleler yapan çocuk yoktu sanki şuan . Kendinden çok etrafını düşünmeliydi bunu farkında olarak es geçti sevgisini anlatacak sözleri.

'Sanırım seni çok korkuttum.'

Merve dalgın bakışlarını sabitlediği yattan çekmedi . Çünkü biliyordu uzun süredir çevresine takındığı poker suratı , Görkem e karşı kullanamayacaktı.

'Elbette hem söz konusu ölüm olunca kim korkmaz ki.'

İçindekileri dökemiyor olsa dahi yalan söyleyecek değildi . Hem o dağılışını o yakarışının en büyük tanığı değil miydi Görkem?

'Doğru.'

Daha farklı bir cevap beklemişti Görkem . Bu yüzden bencilliğine kızdı . Kızı aylar önce arkasında bırakan o değil miydi sanki?

'Mutlu musun?'

Merve tek bacağını katlayıp Görkem e doğru döndü . Ve o an dakikalardır çekindikleri bakışma gerçekleşti . Şimdi gözlerin konuşma zamanıdı . Dillerin anlatamadığını belki gözler anlatır umuduyla baktılar birbirlerinin gözlerinin içine .

Görkem hem sorunun aniliği hemde bakışmanın etkisiyle bocaladı bir an.

'E-evet.'

Sesi belki de ilk kes titremişti genç adamın . Genç kızın yüzüne buruk bir gülümseme yerleşti . Canı gönülden mutlu olmasını isterken , kızmadan da edemiyordu ona .

'Peki sen?'

Aralarında geçen sessiz saniyelerden sonra Merve birden irkildi.

'Ne?'

'Nasıl hissediyorsun?'

Alaylı bir gülümsemeyi bu kez kaplayan o yüzü .

'Eksik.'

Gelmeyecek Sus Artık!(2.Kitap)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin