30.bölüm

1.4K 79 4
                                    

'Acıktın mı?'

Merve yüzünde ki gülümseme ile baktı Efe'ye.

'Hayır ama sen acıkmışa benziyorsun.'

'Annemin çenesinden bir an önce kurtulmak için kahvaltı bile yapamadım.'

Merve güldü ve Efe yi yolun karşısında gördüğü kafeye sürüklemeye başladı.

'O zaman doyuralım seni.'

'Sende yemek yesen hiç fena olmaz babaannem senin için hastalıklı diyor.'

Merve yolun ortasında bir kahkaha atarken kocaman gözlerle Efe te baktı.

'Hastalıklı?'

'Onların orada zayıf geline öyle derlermiş . '

Ah o zayıf olana kadar ne çekmişti şimdi kilo almak gibi bir niyeti yoktu .

'Neden ki?'

Diye sordu merakla . Bir kaç akrabasından da böyle şeyler duymuştu . Kaynanaları kilo almalarını filan istiyormuş ama o zaman Merve ye çok saçma gelmiş sebebini sormamıştı.

'Eee bilirsin eskiden gelinin kilolusu dayanıklısı makbulmuş . Sırf iş yaptırmak için öyle kızlar seçilirmiş . Ama bilmiyor ki babaannem ben evlendikten sonra senin elini sıcak sudan soğuk suya bile sokmayacağım.'

Merve bazen kaderine isyan etse bile , Efe ye sahip olduğu için hep şükrediyordu . Yıllardır öyle saf bir sevgiyle kendisini sevmişti ki herkesin gittiğini düşündüğü anda bile ağlayacak bir omuz olmuş , sebebini sorgulamadan sarmıştı kollarını . Bu yüzden çocuğa çok minnettardı ve yirmi yaşını geçmiş birisi olarak mantığı bir çok kez onu düşündürüyordu . Görkem ile bir geleceği hiçbir zaman olamazdı . Sorun Efe yada bir başkası değildi aslında onların sorunu kendileriydi ve nereye kaçarlarsa kaçsın kendilerinden kaçamazlardı . Bu yüzden Görkemle olduğu her dakika terkedilmeyi bekleyecekti Merve . Iki kez yapan insan üçüncüsünde yapabilirdi . Ama şimdi Efe'nin elini tutarken o elin hiç bir zaman boş kalmayacağını biliyordu .

'Ne alırsınız ?'

Ikiside menüyü inceledikten sonra siparişlerini verdiler.

'Hastalıklı gelin olmamak adına yemek yiyeyim biraz.'

'Ah babaannem önce kendi torununu görse . Aşk Hastalığı'na kapılmış bir torunu varken gelininin zayıf olması sorun değil.'

Efe bir çok erkeğin aksine sevgisini gizlemiyor açık açık dile getiriyordu . Ve bunu kılıbıklık olarak görmüyor aksine bunu karşısında ki kişiye borç olarak kabul ediyordu . Onun sevgisine karşı kendisi de böyle ödüyordu sevgi borcunu .

Siparişleri geldikten sonra yavaşça lezzetli yemekleri yemeye başladılar.

'Nişan yerini hala bulamadık . '

'Annem yakında sokakta yapmamızdan korkuyor.'

Diye katıldı Merve . Herşey neredeyse hazırdı ama yeri hala bulamamışlardı .

Yemekleri bittikten sonra kahveyi beklemeye başladılar . Bu sırada da Merve mekanı inceleme başlamıştı . Dışarıdan dahi ilgi çeken bir mekandı , içine girildiğinde de dışarıda ki estetik bozulmamıştı . Mor ve beyazın oluşturduğu kafe insanı sıkmak yerine huzurlandırıyordu . Üstelik yeride bir çok kişinin bildiği uğrak bir yerdeydi .

'Aslında ben nerede olacağını buldum.'

Efe merak ve ilgiyle baktı Merve ye .

'Burada olsun.'

Efe de mekana alıcı gözüyle baktığında ne kadar hoş bir yer olduğunu anlamıştı .

'Olabilir aslında.'

'Sahibiyle konuşalım .'

Dedi Merve heyecanla . Burayı gerçekten çok sevmişti . Efe de onda ki bu heyacanı gördüğünde ne yapıp edip burayı tutmaya karar verdi.

'Tamam tabi buradaysa.'

'Ya kabul etmezse sonuçta bir günlüğüne kapatmak istemeyeninin bu kadar uğrak bir yeri.'

'Merak etme sen güzelim ben ne yapıp edip kabul ettiririm.'

Merve minnetle gülümsedi karşısında ki çocuğa . Sonra gelen garsona burasının sahibini sordular ve garsonun cevabıyla bir nebze olsun rahatladılar . Genç çocuk mutfağın yanında ki odasında olduğunu söyleyip onlara orayı gösterdi . Merve ve efe teşekkür edip el ele oraya doğru yürüdüler . Kapı çalıp içeriye girdiklerinde pencereden bakıp telefonla konuşan kişiye baktılar sessizce kapının önünde beklerken adam onları fark etmiş telefonu kapatmıştı . Onlara doğru döndüğünde Merve buz keserken Efe sevinçle bakmıştı karşısında ki adama.

'Görkem!'

Gelmeyecek Sus Artık!(2.Kitap)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin