Multi: Burcu & Kerem
Selammm. Yeni bölüm geldi koşun. Umarım beğenirsiniz. İyi okumalaaar."Kuziciğim bu çocuğun senden sakladığı şeyi bulmanın tek bir yolu var."
Dirseklerimi dizimden çekip koltukta doğruldum.
"Neymiş o?"
Sırıttı.
"Kıskandırmak."
Kaşlarımı çattım.
"Nasıl ya?"
Kerem gözlerini devirdi.
"Kuzi very hoşsun ama very boşsun ya. Anlattığına göre bu Uygur sana yanık. E sen zaten dünden razısın."
Sırtımdaki yastığı alıp Kerem'in kafasına fırlattım.
"Kerem saçma saçma konuşma viledanın sopasını sana takar bahar temizliği yapan teyzelerin eline veririm."
"Uff. İyi be. Neyse... Devam edelim. Ben bu çocuğun değerini anlaması için seni kıskanması gerektiğini düşünüyorum."
Ayağımla ritim tutmaya başladım.
"İyi güzel hoş da kiminle kıskandıracağız?"
İşaret parmağını kendine yöneltti ve kaşlarını indirip kaldırdı.
"Handsome kuzin ne güne duruyor?"
Yüzümü buruşturdum.
"Ay saçmalama ya. Olmaz bu iş. En iyisi sen boşver. Ben de acımı kalbime çikolataları mideme gömeyim."
"Ya kuzi çok nice olacak. Güven bana. Bak nasıl bülbül gibi şakıyacak."
Dirseklerimi tekrar dizlerime koydum ve ofladım.
"Ayy. Olur mu ki ya öyle."
Kerem sinsice gülümsedi.
"Olur olur. Bak şimdi planı anlatıyorum. Sizin okula geldiğimde beni kimse tanımayacak. Sen de geleceğimden haberin yokmuş gibi davranacaksın. Sürpriz yaptığımı düşünmeleri lazım lütfen bu kısımı iyi oyna. E sonra da Uygur'u kıskançlık krizine sokacağız. Efsane olacak inan bana. Uygur'un Çöküşü. Coming soon."
Ellerimle yüzüme yelpaze yaptım.
"Ayh. Ben bir heyecanlandım sanki ya kuzi."
Kerem ellerini birbirine sürttü ve yan bir gülüş attı.
"Ben de kuzi. Çok eğleneceğiz..."
............................................................................
Sınıfa girmemle Burcu'yu kolundan tuttuğum gibi temizlik odasına sürükledim.
"Kızım noluyoruz ya?"
Derin bir nefes aldım ve bıraktım.
"Burcu tek seferde anlatacağım."
Anlamsız bakışlar eşliğinde kafasını sallayarak onayladı. Gözlerimi sımsıkı kapattım ve aynen dediğim gibi tek nefeste söyledim.
"Kerem döndü. Bizim okula geliyor. Ona Uygur'u anlattım ve Kerem'i flörtüm gibi tanıtıp Uygur'u kıskandıracağız. Böylece sakladığı şeyi bana anlatacak."
Birkaç dakika boyunca ses gelmediğinden sıkıca kapattığım gözlerimi araladım.
"Curcucuğum..?"
Kekeleyerek konuşmaya başladı.
"B-bu K-kerem... Bizim Ke-kerem mi? Ku-kuzenin olan."
Başımı yere eğip ayakkabılarıma bakarken onayladım.