BÖLÜM KONUŞMASI BÖLÜMÜN SONUNDA :)
5 GÜN SONRAÇINAR AKAY
-Nereye gideceğimizi söyler misin?
-Gidince görürsün?
-Söylesen ölür müsün?
-Evet,diye son sözü söyledim.Alev,somurtarak önüne döndü.Ben ise,onun bu haline güldüm.Toprak,Devran'ın yanındaydı.Yani Devran ona ne kadar bakabilirse.Alev ise,benimleydi.Onu,her zamanki gibi çok seviyordum.Onunla olmak,beni rahatlatıyordu.
O orman olayından sonra,onu eve götürmüştüm.O da,beni sevdiğini keşfetmişti.Artık,birlikte olmamızı engelleyen hiç bir şey yoktu.Ve şimdi de,hayatımın anlamına bir süprizim vardı.Küsmüş ve kollarını karnında kavuşturup,koltukta yan dönmüştü.
-Hadi amaaa,küsme.Gidince çok beğeneceksin,dedim.Sonunda,bana döndü.Gözleri parlayarak:
-Gerçekten mi?dedi heyecanla.Yüzümü buruşturarak:
-Neden yalan söyleyeyim ki sana,dedim.
Yolculuğun geri kalanı olaysız geçti.Onu,getirmek istediğim yere getirince,uzun bir hayranlık ıslığı çaldı ve hemen ardından:
-Vaaay,burası ne kadar büyük,dedi.Onu getirdiğim yer,büyük mü büyük bir spor salonuydu.Bana:
-Peki biz hangi bölüme gideceğiz,deyip,seçenekleri okumaya başladı:
-Futbol
Hemtbol
Basketbol
Jimnastik
Tenis
Aerobik
Badminton
Yüzme
Aqua gym
Karete
Judo
Aslında,tabeladan okumaya devam edecekti ama onu durdurdum:
-Biz,tenise gideceğiz,dedim ve onu kortlara doğru sürükledim:
-Kapalı kort mu açık kort mu?diye sordum.
-Açıııııık,diye bağırdı.
EVET,BÜTÜN MİLLETİN İÇİNDE BAĞIRDI
Çoğu kişi dönüp bize baktı.Onları terslemeyi unutmadım:
-İşine baksana lan.
Alev'i,açık korta götürdüm.Ben,teniste oldukça iyiyimdir.Ama,Alev'e öğretmem lazımdı:
-Bak şimdi,önce raketini havaya doğru tut.Hayır,öyle değil,bak böyle düz tutacaksın.Sonra,bu şekilde hızla aşağıdan al,topa vur.Sonra,sol elinlede raketi tut ve sol omzuna koy.Buna,forehand deniyor.
Alev,bütün anlattıklarımı dinledi.Sonra,ona bir top attım.O ise,forehand yapacağına,raketi topun 2 m ötesinden vurdu.Anlaşılar,çalışmamız gerekiyordu,hemde bolca.
1 saat kadar çalıştıktan sonra,Alev,vurduğu topu,filenin biraz daha gerisine atmayı başardı.Şimdi,ona topu filenin ilerisine atmayı öğretmem lazım.Ama önce,backhand'i öğreteceğim:
-Bak şimdi Alev.Önce,iki elinle raketi böyle tutuyorsun.Ama hayır,bak benim tuttuğum gibi tutacaksın.Ha,öyle.Sonra,aşağıdan yukarı doğru.Yooo,elinin dış tarafıyla.Bak böyle vuracaksın,dedim ve topa sert bir backhand vurdum.Top,fileyi geçti ve oldukça uzağa gitti.Alev'e döndüm:
-Hey,gidip alır mısın?
-Niye ben alıyomuşum bakim?
-Çünkü ben sana saatlerdir burada tenis öğretmeye çalışıyorum ve yoruldum.
-Bende saatlerdir burada tenis öğrenmeye çalışıyorum.Bende yoruldum.
-Şimdiye kadar alıp gelmiştin.
Alev,oflaya puflaya topa doğru yürümeye başladı.Topun yanına gelince,yanına bağdaş kurup oturdu.Sanki top kendi kendine gelecek ya:
-Transa mı geçtin yaaa.Ne oturup duruyon.Yoksa topla telepati kuruyosunda bizim mi haberimiz yok.
Hırsız,oflaya puflaya topu getirmeye başladı.
VE BİRAZ UZUN OLDU.ROMANTİZMDE OLDU.ARTI İYİCE YAKINLAŞTILAR.BU BÖLÜM BERFO_BERFO'YA.MULTİYE KOYACAK RESİM BULAMADIM.ASLINDA IAN SOMARHELDER'İN TENİS OYNAYAN BİR RESİMİNİ BULDUM AMA KARŞISINDAKİ BİR ADAMDI :) NEYSE,CUMAYA KADAR BÖLÜM GELMEYECEĞİNİ BİLİYORSUNUZ.15 VOTE,YENİ SINIRIM.15 VOTE OLMADAN YB YOK.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hırsız
RomanceBen,Alev Anatlı.Kardeşi Toprak'tan başka hiç kimsesi olmayan Alev Anatlı.Yada,kimsesi olmadığını sanan Alev. Ben Çınar Akay.Zengin ve güçlü Çınar Akay.Hayatımda hiç bir eksiğim yoktu.Yada var mıydı? Bu hikaye,bir Hırsız'ın,ve bir Zengin Çocuğu'nun h...