Kendine gel minsu! Sen eski minsu değilsin. buna yapmasına izin vermezsin!Çeke bildiğim kadar kendimi geriye çektim. Tam yüzüne oturacak şekilde sert Bir tokat attım. Attığım tokatın sesi olduğumuz yerde çok pis yankılandı. Elim çok acıyor ama belli etmedim. Ellerimi yumruk yapıp kaşlarımı çattım. O ise attım tokatın etkisinden çıkamamış ve öylece durmuştu. Sonunda kendine gelmiş ve yandan Bi gülüş atmıştı. Ama hala gözlerime bakmamıştı.
" sakın bana dokunmaya kalkma! senin bildiğin o kızlara benzemem! " söylediğim şeyle kafasını eğdi ve gülmeye başladı. Tanrım! çattık ya.
Daha fazla durmak istemeyip hiç bir şey demeden kapıyı açtım ve sınıfa doğru yürümeye başladım.
"Gerizekalı!" ( yazar çarpıldı. )Taehyung'dan;
Hiç bir şey demedim bunu sürecinde minsu kapıdan çıkıp gitti. Ah... Bu kıza bayıldım... Hiç bir kız bana karşı koyamazdı, fakat bu kız bana karşı koyabildi. bu baya Bi hoşuma gitti. Nedense Bi sorun var o kızın zihnini okuyamıyorum, neler oluyor?
Minsu'dan;
Yaşadığım garip olaydan sonra taehyung hiç sınıfa uğramadı iyiki de uğramadı onu boğmamak için kendimi zor tutuyorum. Ne sanıyor beni ya?! Oruspu falan mı!?
" minsu hadi toplada eşyalarını gidelim artık." diyen jungkook'A kafamı çevirdim ve " Peki" dedim...
~~~~~~~~~~~~~~
" tamam o halde beni saat 9:30 da almaya gelirsiniz" hepsi kafasını salladı ve taksiye binip gittiler.
Eve girdiğimde direk dolabıma yöneldim ve ne giysem diye düşündüm kulüp partilerinde tam olarak nasıl giyinilirki bende hep siyah elbise var ve hepsi çok uzun ve anca düğünde giyinilir onlar. Telefonumu aldım ve saate baktım saat 7:36'dı daha zamanım var. O yüzden eski dostum shomin'i aramaya karar verdim.
Sho;
Alo?
Sho...benim minsu.
Sho;
Ah... Minsu nasıl yardımcı olabilirim?
Ya ben Bi partiye gideceğim de biliyorsun ki düzgün Bi elbisem yok müsaitsen sana geleyim mi?
Sho;
Tabiki, gel bekliyorum seni...
Tamam bebeğim görüşürüz.
Sho;
Görüşürüz canım.
Telefonu masaya bıraktım ve direk üstümü değiştirmek için Bi kaç eşya çıkardım...
Giyindikten sonra telefonumuda alıp dışarı çıktım. Geçen taksi gördüğümde işaret yaptım ve durmasını sağladım. Şöfore adresi söylemem ile gaza bastı.
~~~~~~~~~~~~~
" bu güzel mi?" üstüme tuttuğum beyaz yırtmaçlı olan elbiseyi shomine gösterdim.
" hayır olmaz, yakışmaz sana " kafamı salladım ve lacivert elbiseyi çıkardım.
" bu nasıl?" kafasını hayır anlamında salladı. Ten rengi olan elbiseyi çıkaracağım sırada ayağa kalktı ve elimi tutarak " sen otur ben seçecem. "
" tamam" dedim ve oturdum. Gardolapta Bi kaç eşya karıştırdıktan sonra aradığı şeyi bulmuş olacak ki.
" BULDUM!" diye bağırdı. Elime tutuşturduğu kırmızı açık olan elbiseyi " git dene" diye söylenip beni kaldırdı. " bu çok açık değil mi?" kafasını iki yana sallayıp " ama emin ol çok sexy duracak sende" sırtımdan itirip giyinme odasına soktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
👿+ŞEYTANSIN+👿
FanfictionYa sen nasıl bir şeysin? yaralarımı iyileştirmek isterken daha da derinleştiriyorsun! Bunu bana yapma, KİM TAEHYUNG...