👿+ŞEYTANSIN+👿

👼👿 Dönüşüm? 👿👼

Merdivenlerden taehyung'un  kalın sesi gelince kafamı merdivenlerdeki taehyung'a döndürdüm.

" ŞU LANET OLASI DAVRANIŞLARINDAN VAZGEÇ ROSE!"

Rose denen kız taehyung'un sesini duyduğu anda eski haline geri döndü ve taehyung'a yalvaran bakışlarıyla yavaş adımlarla yaklaştı.

" taehyung bu kız hailey... Ondan uzak durmalıyız! Dönüşmeye başladığı anda kendini kaybedip hepimize zarar verebilir! Bırakta yok edelim..."

Kafamı eğdim ve gözlerimin dolmasına izin verdim çünkü;

Belki gerçekten de yok edilmeliyim...

Önüme doğru hızlıca itilip yere çakılan roseyi gördüğüm anda kafamı kaldırdım.

Taehyung...

Şu anda taehyung o yaratık halini yani şeytan halini almış ve vücudu kırmızı ateşlerle kaplanmıştı.

Taehyung'a doğru koştum sakinleşmesi için yalvarmaya başladım.

" taehyung sakin ol. Bende öyle düşünüyorum belkide gerçektende yok edilmeliyim hı?" 

Gözlerimden akan yaşları durduramıyordum.

" Özür Dilerim! Özür dilerim! Özür dilerim! Sana bunları yaşattığım için kendimden nefret ediyorum! Özür dilerim taehyung... "

Vücudumun yanmasına izin vererek taehyung'a sarıldım.

Acıdan çığlık atmamak için kendimi tutarken taehyung kendi insan haline yavaşça dönüyordu. İki kolunu belime sardığında başıma giren ağrı ile gözlerim bulanıklaşıyordu.

Beni kendinden uzaklaştıran taehyung;

" m-minsu gözlerin." 

Ayakta durmaya çalışarak sordum. "Ne oluyor??"

" gözlerin simsiyah..."

duyduğum sözlerle kulağıma tiz bir ses gelmesi ile dizlerimin üstüne çömeldim.

" çığlık at! Çığlık at! ÇIĞLIK AT MİNSU!!"

BU SES!

Annemin sesi...

İstemsizce sanki birisi beni kontrol ediyormuş gibi tiz bir çığlık attım.
Etrafım! her yer bulanık!

Ve sonunda etrafım tamamen karardı...

__________________________________

KİM TAEHYUNG'DAN;

Minsu dizlerinin üstüne çömelince bende eğildim ve kendine gelmesi için salladım. Minsu dönüşüyordu! Gözlerine baktığımda hala simsiyahdı...

" minsu beni duyuyor musun?!  Onu dinleme söylediklerini yapma! O senin yakının değil! O senin içindeki taklitçi şeytan!!! ONU SAKIN DİNLEME! MİNSU!!! BENİ DUYUYOR MUSUN!? "

hiç bir tepki vermeden öylece durduğunda beni duymadığını anladım. Minsuyu kaldırmak için kolundan tutum fakat hiç beklemediğimiz bir tepki ile karşılaştık.

Güçlü tiz bir çığlık attığında hemen kulaklarımızı kapatıp acıyı bastırmaya çalıştık fakat bu acıyı dindirmiyordu...

Kapalı olan gözlerimi açıp etrafa bakındım kırıp dökük olmuş salondan perde gibi bir şey arıyordum.

Masa örtüsü...

Elime aldığım masa örtüsünü hala çığlık atan minsunun ağzına sokuşturdum.

Başka yolu yok...

" minsu beni dinle... Onu dinleme! lütfen onu dinleme! Biraz daha dayan! birazcık daha..."

Yanımda duran ve yerde sızlıyan seok jine bağırdım.

" HEMEN JÜMİRİYİ GETİR! ÇABUK!!"

Jin ayağa kalkıp iksiri getirmek için koşarak gözden kayboldu. Gözümü jinden ayırdığım anda boğazımdan tutulup duvara çarpılmam bir oldu. Acısıyla inlemiştim.

" m-minsu." adıyla hitap etmem kaşlarını çatmasına sebep olmuştu.

Onu kızdırmıştım.

Daha çok boğazımı sıkıp geriye doğru çekti ve yine sertçe duvara vurmuştu. Şu an karşımdaki minsu değil taklitçi şeytandı.

" bunu yaptığım için özür dilerim bebeğim..." dedim ve elini tutarak bütün gücümle karşı duvara fırlattım. Duvarın içinden geçmesiyle zaman kazana bilirim.

Yerde yatan namjoonu, roseyi ve heaseok'u sarstım ve uyanmalarını sağladım.

Zar zor hepsi ayağa kalkarak. yardım için ellerimizi birleştirdik... Büyülü sözleri söyleyerek onu hapsetmeyi çalıştık.

" Kafesteki Serçe sesimizi duy!  Mühürle kalbinle ki! Çıkamasın! "

Bize doğru koşan şeytan Bi anda koruyucu kalkanın içine hapsolduğunda ellerimizi ayırdık.

Kafamı bize doğru koşmakta olan jine döndürdüm.  ayağını masaya çarpıp iksiri yere düşürüp kırdığında hepimiz gerçektende boku yemiştik çünkü o minsu için son umudumuzdu.

" üzgünüm bebeğim... Ya dünya için öleceksin yada sen dünyayı öldüreceksin..."

İvitttttt bu bölümde bitti. Yeni bölüm gelmesi için 20 yıldız 20 de yorum istiyorum sizi seviyorummmmmmm... ❤💓😘💓💓😘😘😘💓😘❤😘💓❤😘💓😘❤😘