-12-

1.8K 216 64
                                    

Taehyung gözlerine denk gelen güneşin rahatsız edici ışığıyla açtı gözlerini, yakınında gördüğü yüzle beraber gülümsedi. O hala uyuyordu, uyurken de çok masum görünüyordu.

"Şimdi sen benim sevgilimsin değil mi?" dedi Taehyung fısıltıyla, gülümsedi. Yeniden sevebilmek, yeniden bu hissi hissedebilmek güzeldi. Çocuk gibi hissettirdi. "Şimdi öpsem seni," dedi, dudaklarını dudaklarına hafifçe bastırdı. Onu uyandırmak değildi amacı. "Beni neden öpüyorsun diyemezsin değil mi?" Bir kez daha öptü dudağından, fakat çok narindi öpücükleri, uyandırmak istemiyordu onu uykusundan. "Sen şimdi benimsin değil mi?"

Taehyung bakışlarını hiç çekmeden ona baktı bir süre, onu ilk gördüğü an neler hissettiğini hatırladı. Ona kızmıştı, haksız bulmuştu, üzülmüştü, içi merakla dolmuştu. Ona karşı içinde birçok his oluşmuştu, ama asla onu sevebileceğini düşünmüyordu. Onun kollarında uyuyacağını, kokusunu ciğerlerine tanıtacağını, dudaklarından öpebileceğini, hiçbirini tahmin edemezdi. Seokjin'in kalbindeydi, orada güzel tutulduğuna çokça emindi.

İzlediği adamın gözleri yavaşça açılmaya başladığında, gözlerini yumdu. Onu izlediğini bilmesini istemiyordu, çünkü bu durum onu hala utandırıyordu. Öyle çok heyecanlandı ki, belki kalbi birazdan çıkıp gidecekti.

"Sevgilim,"

Taehyung duyduğu sesle birlikte büyük bir kahkaha atmak istedi, ayrıca o sevgilim mi demişti? Bu fazlasıyla güzel hissettirmişti.

"Sevgilim,"

Taehyung ne diyeceğini bekliyordu, nefes almak bile şu an zor geliyordu. Çünkü eğer nefes alırsa, uyumadığı belli olurdu.

"Artık uyuma numarası yapmayı bıraksan mı?"

Taehyung gözlerini bir hışımla açtı. Anlamış mıydı? Şu an gerçekten yerine dibine girmek istedi, çünkü yaptığı şey çok çocukcaydı.

"Rezil oldum değil mi?" dedi Taehyung, karşısındaki adam gülümseyince gözlerini utançla kapattı. "Tamam, gerçekten rezil oldum."

Seokjin kıkırdadı, ardından gözlerine küçük bir öpücük bıraktı. Rezil olmamıştı, çünkü aynı şeyi kendisi de yapmıştı. Hem de az önce, Taehyung kendi kendine fısıldayıp dudaklarını öperken. Fakat tabi ki ona bunu söylemeyecekti, sadece sorduğu o soruya cevap verecekti.

"Rezil olmadın," diyerek elini Taehyung'un yüzüne getirdi. Parmakları yanağını okşuyor, gözleri ise gözlerine huzuru bırakıyordu. "İlk defa bir sabahıma bu kadar huzurlu uyanıyorum." Gülümsedi ve uzanıp küçük bir öpücük kondurdu. "Sana ait olduğum bir sabaha."

Taehyung gülümsedi, sana ait olduğum bir sabah demişti. Bunu duymak güzeldi. Belli ki gün içinde kafasında yankılanacak o sese bir yenisi daha eklenmişti. Sevgilim ise yankılanacak olan bir diğer sesti.

Taehyung eğilerek Seokjin'in boynuna küçük bir öpücük öpücük kondurdu. Oranın huzurunu çok merak ediyordu.

"Burayı hep öpmek istemiştim." dedi, boynundan öpmek kokusundan öpmek gibi bir şeydi. Onu kokusundan öpüyordu sanki. Gülümseyerek yeniden uzandı ve adem elmasına derin bir öpücük bıraktı. "Ama en çok burayı."

Güldü Seokjin, ardından onu kendisine çekip dudaklarına uzun bir öpücük bıraktı. Fakat durmadı, o öpücüğe bir diğerini daha kattı. Dudaklarını onun dudaklarından ayırmak istemedi, hissettiği o huzuru kaybetmek istemedi. Ama kulaklarına gelen telefonun melodisi, onu sevgilisinden ayırmak istercesine odaya doldurdu sesini. Ayrıldı sevdiğinin dudaklarından ve sıkıntıyla telefonuna yöneldi.

moondust | taejinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin