kapıya doğru elimde kahvaltılık ile ilerliyordum.
Sesler duydum.
HANNAH; Jungkook tabiki senin için lisadan saklarım. Sen merak etme.
...
Elimdeki tepsiyi sıkmaya başladım.
JUNGKOOK ile B-benden ne saklıyordular?
Ne oluyor?
LENA; sakin ol lisa,hannahın bir bildiği vardır.
LİSA; HANNAH neden benden bir şey saklansın ki?
LENA; bilmiyorum. hem APTAL ,jungkook konuşamıyor nasıl iletişim kurupta saklasın?
LİSA; kafam karıştı.
LENA; HEY LİSA FİGHTİNG!
LİSA; FİGHTİNG!
LENA; şimdi kapıda dikilmeyi bırakıp artık içeriye gir aptal!
LİSA; iyi.
Diyip içeriye girdim. İkisininde gözleri üzerimdeydi.
HANNAH; eeee Nasıl gidiyor durumunuz?
LİSA; şimdilik iyi gidiyor jungkook artık eskisi kadar kriz geçirmiyor ve sağlık değerleri hep normal oranında.
Elimdeki tepsiyi alıp dışarıya çıkacakken,
LİSA; nereye?
HANNAH; Soo minin yanına gitmem gerek beni kahvaltıya çağırdı.
LİSA; beni satıyorsun yani?
HANNAH; hayır sana iyilik yapıyorum.
JUNGKOOK!
deyip jungkook'a baktı.
HANNAH; kendine dikkat et.
Jungkookun tepkisine baktığımda hafif sırttı.
HANNAH; görüşürüz Lalisa..
Diyip çıktı.
Kardeşimden şüphelenmek istemiyorum ama beynim ikide birde bunu yapıp duruyor.
LENA; LİSA jungkook'a sorabilirsin?
LİSA; bilmiyorum.
LENA; hadi sor!
Jungkookun sınıf yanına gelip yatağımdaki yerimi aldım.
LİSA; jungkook,
Bana bakıyordu ama ben bakamıyordum.
Ama sormalıydım yoksa olan beynimde bununla felç geçiricek.
LİSA; benden bir şey saklamıyorsun dimi?
Dediğimde yutkundu ve gözledi büyüdü.
Gözlerimiz buluşunca farklı yöne baktı.
...