Sorrowful April

SONSÖZ

Merhaba, ben Evren.

Sorrowful April'a az önce son kez cümle yazdım. 2013'ten beri hikâye yazıyorum ama hiçbir zaman ben böyle benden bir şey yazmadım. Yazsam dahi hep tek bir karakterdi beni yaşayan. Oysa şimdi her bir karakterde canlandırdım ruhumu. Aslında onlar benden birileri ama aynı zamanda benden bu kadar dışarı olan tek insanlar. Hiç ama hiç kimse onlar kadar yakın ve uzak değil bana. Yazdıkça azaldım ben ve yazdıkça çoğaldım. Ağladım, gülümsedim ve hissettim. Teşekkür ederim bu yolculukta benimle birlikte olduğunuz için. Hatalarımdan ötürü özür dilerim ve canınızı sıkabilecek konularda yazdığım için de üzgünüm. Ama aynı zamanda hiç üzgün değilim. April, benim kalbimde hiç fanfiction olmadı. Onu hep gerçek bir roman yapmak istedim ve belki ileride bu zevki tadabileceğim de. Burada yazdığım hiçbir şey sahte değil, hayatta olan şeylerdi ve bu yüzden hayalperestliğe kapılıp yaşanmadığını düşünmek istemiyorum. Çünkü sustukça sönecek her bir meleğin kalbi.

April'ı ilk düşündüğümde yıllar önceydi, ama 2017 yılında Sappho'nun şiirlerini okumamla birlikte kurgum hiç hayal edemeyeceğim bir seviyeye geldi. Sappho'dan bahsetmek istiyorum öncelikle. Sappho eski Yunan'da yaşamış bir kadın. Ya da Lidya diyor bazı kaynaklar. Yaşadığı yer günümüzde Midilli adası, o zamanlar ise Lesbos. Evet, bu yüzdendir ki kadın eşcinsellere lesbian/lezbiyen deniliyor. O adalı Sappho'nun kızları! Sappho bir öğretmen, akademisi var. Aynı zamanda bir şair. İlk kadın şair olmakla birlikte lirizmi de ilk onun yazdığı söylenir. Hatta liri onun icat ettiği bile. Lir, bir çalgı. Zeus'un kızı Aphrodite'e inanıyor kendisi. Güzellik ve aşk tanrıçası, Venüs, akşam yıldızı, Kıbrıslı ece... Ve ona ettiği dualarda hep bir aşktan bahsediyor. Sappho aynı zamanda yarı tanrısal biri, efsaneleri var. Mesela sevdiği kadının bir erkekle olmasına dayanamayıp kendini uçurumdan atması gibi. Nedense Taeyeon'u birazcık da olsa ona benzetmek istedim ve her bir olaya, bir bölüme bir şiirini koydum. Taeyeon'un bahsettiği kitapta da Sappho'nun şiirleri var tabii. O da bu şiirleri seçmişti. Belki de daha fazlasını...

April'ı çok özleyeceğim. Şimdiden kendimi bomboş hissediyorum ama bir o kadar da dolu ve haykırmak istiyorum, bitirdim! Sonunda kanatlarını çırpabiliyor Taeyeon.

Umarım siz de benim kadar sevmişsinizdir April'ı. Bir daha ki hikâyemde görüşmek üzere. Teşekkür ederim, tekrardan. Her birinize. Umarım ufacık da olsa bir şeyler katmışımdır, gülümsetmiş ya da ağlatmışımdır.

Hoşça kal, April.