3 "Karar"

82K 5.8K 810
                                    


ALİ

Hastane koridorunda telaşla volta atarken iyi değildim.

Acıyla haykıran siyah saçlı kadına baktım.

"L-Loya, annem..." Elleri titriyordu. "Loya da giderse ben dayanamam..." Mustafa Bey karısının elini tuttu.

"Loya hiçbir yere gitmeyecek Zerrin!" Dediğinde bakışlarım Loya'nın annesinde takılı kaldı.

Nedense içim çok huzursuzdu.

Boğazımı temizledim ve derin bir nefes aldım.

"Mustafa Bey?" Dediğimde bakışları bana döndü. "Çok geçmiş olsun." Mustafa Bey başını salladı.

"Eğer siz orada olmasaydınız Loya başını bile vurabilirdi, çok teşekkür ederim." Yutkundum.

"Peki onun..." Nefes alamıyormuş gibi hissediyordum. "Yani kızınızın bir rahatsızlığı mı var?" Diye sordum.

Zerrin Hanım hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Birden koşarak buraya doğru gelen sarışın adamla birlikte Zerrin Hanım zorlukla ayağa kalktı.

"Oğlum..." Dediğide Loya'nın abisi olduğunu anladım.

"Loya nasıl?" Kardeşi için oldukça telaşlanmış gibi gözüküyordu.

Bakışları beni bulduğunda elimi uzattım.

"Ali Bozarslan." Dedim kısaca, yavaşça elimi sıktı.

"Alparslan Atabey." Adını öğrendiğimde başımı salladım.

"Kardeşinizi hastaneye getirdim, o yüzden buradayım." Diye açıkladım.

"Anladım, sağ ol." Çok yorgun bakıyordu.

"L-Loya..." Diye sitem eden genç kadına baktım. "Ben artık bir evladımı daha kaybetmek istemiyorum! Loya'da abisi gibi bu dünyadan göçüp gitsin istemiyorum!" Kaşlarımı çattım.

Abisi ölmüş müydü?

"Daha çok küçük benim kuzum... Ölümü kaldıramaz ki o, beni özler..." Diye fısıldadı Zerrin Hanım. "A-Abine kavuşmak için daha çok erken annem, ne olur dayan... Bana bir kez daha evlat acısı yaşatma, ne olur..." Yutkundum.

Ortada çok ciddi bir sorun vardı, yoksa yalnızca bayıldığı için bu kadar üzülürler miydi?

Mustafa Bey'de çok dalgın gözüküyordu.

"Hiçbirimizin böbreği uymadı Zerrin, en yakın akrabası olsak da uymadı!" Sinirle ayağa kalktı. "Ben kızımı kaybedemem!" Dedi.

Şaşkınlıkla bakışlarımı Mustafa Bey'e çevirdim.

Loya hasta mıydı, üstelik çok ciddi bir hastalık mıydı?

"Loya'nın böbreklerinde bir sorun mu var?" Diye sordum dayanamayarak.

"Kronik böbrek yetmezliği." Dedi Zerrin Hanım üzüntüyle. "Böbrekleri artık çalışmamaya başladı, kızımın durumu hiç iyi değil. Kaç senedir böbreklerinden dolayı çok acı çekiyor, doktorlar nakil olması gerektiğini söylüyor ama hiçbirimizin böbreği uymuyor!" Mustafa Bey karısına sarıldı.

Bize doğru gelen doktoru gördüğümüzde hepimiz doktorun yanında durduk.

Zerrin Hanım gözleri dolu dolu doktora baktığını gördüm, bu içimi sızlatmıştı.

"Zerrin Hanım..." Doktor derin bir nefes aldı. "Kızınızın durumu çok ciddi, en yakın zamanda onun böbreğiyle uyumlu bir böbrek bulup nakil yapmamız gerekiyor." Dedi. "Aksi takdirde kızınız hayatını kaybedebilir, iki böbreği de neredeyse çalışmıyor!" Zerrin Hanım zorlukla kocasına tutundu.

Yüreğimdeki Sarmaşık (KARADENİZ SERİSİ-II)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin