40 -FİNAL-

102K 5.3K 1.1K
                                    


Karadeniz Serisi için yaptığım açıklamayı ayrı bir bölüm olarak paylaşacağım.

Bütün merak ettiklerinizi cevapladım. Dolayısıyla bildirim gelir gelmez hemen okumanızı rica ediyorum.

O zaman; iyi okumalar!❤️

ALİ

Loya yorgunca kıpırdandı. Gözlerini yavaşça aralayıp etrafını izledi.

Elini tuttuğumda bakışları beni buldu.

"Loya'm..."

Kaşları çatılırken aniden doğrulmak istedi.

"Ali, oğlum nerede?!"

O kadar çok telaş yapmıştı ki, gülümsemeden edemedim.

"Oğlumuz iyi sevgilim... Birazdan getirecekler, korkma.." Gözleri doldu. "Gerçekten mi? Poyraz yaşıyor mu?" Alnını öptüm. "Yaşıyor bir tanem. Birazdan onu kucağına alacaksın." Dedim.

Loya'nın gözünden bir damla yaş düştü.

"Beni kandırmıyorsun değil mi?"

Gözlerime öyle masum bakıyordu ki, içim gitmişti...

Sevgiyle âşık olduğum kadının ellerini tuttum. Tek aşkımdı... İlk ve son kez ona âşık olmuştum. Kalbime ondan başka kimse girmemişti.

Onu gördüğüm ilk an sanki dünya durmuş, bütün sesler bir uğultuya dönüşmüştü. O düğünde öyle güzel bakmıştı ki gözlerime, adeta bütün bedenim uyuşmuştu.

Daha önceden sevgi sandığım hoşlantıların hepsi adeta toz olup gitmişti... Kalbim yerinden çıkacak gibi atmış, görür görmez o mavilere kitlenmişti.

İlk görüşte içimi yakıp kavuran aşk onu tanıdıkça büyümüştü. Bana o kadar kötü davranmasına rağmen gariptir ki azıcık bile azalmamıştı sevgim.

O bana kötü davransa bile, herkesin içinde defalarca küçük düşürse bile bir kere sevmiştim ben onu...

Sevgi de buydu; hiçbir şey beklemeden, sadece varlığına şükretmekti. Beni hor görse bile sadece varlığını sevmiştim.

Bir gün o da beni sevecek demiştim... O sözleri söylerken bile buna inandığım söylenemezdi. Dilim ne söylerse söylesin, kalbim sevmez sanmıştı. O benim gözümde öyle kusursuzdu ki, beni sevebileceğine ihtimal vermemiştim.

O başkasını sevse bile ondan vazgeçmemiştim. Onun saçının tek bir teline ömrümden bir yıl verebilirdim... O güzel yüzü her güldüğünde kalbimde açan çiçeklerin haddi hesabı yoktu.

Bir kadın böyle güzel gülmemeliydi...

İçimdeki sevgiyi haykırmak istesem de sustum. Zaten defalarca haykırmıştım... Yine haykırırdım, bu sorun değildi.

Tek amacım; oğlumu beklemekti...

Bu sefer oğlumun yanında karıma olan sevgimi haykıracaktım.

Oğlum babasının annesine olan sevgisini görsün ki; o da aynı sevgiyi ilerde karısına göstersin... O da aynı babasından gördüğünü yapıp karısına çok değer versin. Tek bir gün bile sesini yükseltmesin, saçının teline kıyamasın...

"Ali?"

Loya'nın sesiyle birlikte kendime geldim.

"Efendim?"

Hafifçe doğruldu. "Sen iyi misin?" Diye sordu. "Çok iyiyim, neden sordun?" Dudağını ısırdı. "Ben uyanır uyanmaz bana beni nasıl sevdiğini anlatırsın sanıyordum... Senin gibi romantik bir adamın susması tuhaf geldi." Dedi.

Yüreğimdeki Sarmaşık (KARADENİZ SERİSİ-II)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin