Ne yapsam diye düşünürken iş işten geçti.
Huriye-"Bir Bine. Bu ne hal?" Tamam. Sıçtık yeteri kadar. Bahane ne bulacam lan ben şimdi? Düşün düşün...
Koruma-"Leydi ile oynadı da Huriye hanım. O yüzden üstü kirlendi." Aferin lan. Lan heykelin yapılsa yüreğine beton yetmez lan.
b-"Evet. Leydi biraz yaramaz çıktı."
Huriye-"Çok şaşırdım. Normalde misafir geldiğinde direk saldırırdı. Sana hızlı kanı kaynadı."
b-"Öyle. Hayvanlarla aram iyidir."
Huriye-"O zaman ilk önce Defalto'ya falan gidelim. Yeni şeyler alalım sonra plan yaparız. Hem benim de bahanem olur alışveriş yapmaya." Tamam anlaşıldı. Günümüz alışveriş ile geçecek demek ki. Kızlar alışveriş hastasıdır. Çoğu yani.
b-"Tamam gidelim. Biletin var mı?"
Huriye-"Ne bileti?" Hassiktir. Araba ile geldiğimi düşünüyor herhalde. Lan aşırı salağa bağladım lan. Ciddi ciddi ork diyarı ejderha diyarı derken tamamen unuttum kaypaktan arabayı istemeyi. İşte şimdi sıçtık.
b-"Ben arabayla gelmedim."
Huriye-"Aman. Dert ettiğin şeye bak. Benim arabamla gideriz." BENİM ARABAMLA. BENim ARAbamla... Zihnimde yankılanmaya devam ediyordu. Tamam zengin biliyorum ama kendi arabası olması niyeyse yine de zoruma gitti. Kız olduğundan falan değil. Benim yaşımda olup arabaya sahip olması sadece zoruma gitti. Kaypak bana 40 yılda bir kullandırıyor arabasını. Bir de kendi arabana sahip olmak... Müthiş bir şey olmalı. Kırmızı renkte, üzerinde de birkaç tane tatoo tarzı kalpli malpli şeyler yapıştırmış arabasına. Markası Mazda RX8. Araba pahalı ama manuel vites kullanması şaşırttı. Kızlar pek manuel vites kullanmaz. En azından Huriye'yi görene kadar böyle düşünmüştüm. Ama bu kalpler, saçma sapan şeyler nedir yav? Yemin ederim kızasım geldi. Arabadan indi ve:
Huriye-"Nasıl arabam. Beğendin mi?" Dobra dobra anlatsam mı, kaputu açıp baktıktan sonra mı söylesem, yoksa yalan mı söylesem bilemedim. Kaçamak cevap en iyisi.
b-"Kendince güzel dizayn etmişsin arabayı. Mazda RX8 iyi arabadır."
Huriye-"Ben markadan falan anlamam. Rengi hoşuma gitti bunu aldım." Lanet zenginler. Tamam, Huriye iyi kız ama bazen böyle zenginlerin dilinde konuşuyor ya beni sinir ediyor.
b-"Gidelim mi artık? Kapıda kaldık."
Huriye-"Sen sürmek ister misin?" İşte ya. Bu kızı seviyorum. İçimi okuyor resmen.
b-"Tamam sürerim." Dedim ve anahtarı aldım. Huriye de hemen yanıma oturdu. Kaçırır mıyım la bu fırsatı. Koruma kapıyı açtı ve dışarı çıktık.
Valla araba süper. Bir de kaypak laf söz der mi korkusu olmadan sürmek daha iyi.
b-"Neden sen işe arabanla gelmiyorsun?"
Huriye-"Babam pek bana güvenmiyor o konuda. Bir kere arabayı çaldırdım da." Birden frene bastım. Kız birden ne yapacağını şaşırdı.
b-"Arabayı mı çaldırdın? Çaldırdın derken yani haberin yoktu herhalde çalındığından? Bir mağazaydın bir baktın çalındı falan değil mi?"
Huriye-"Yok hayır. Fakir bir arkadaşım vardı, arabamı ödünç aldı ve geri getiremedi." Vay orospu çocuğu. Kızın iyi niyetini suistimal etmiş. Geri gaza bastım ve yola devam ettik.
b-"Üzüldüm. Böyle iyi niyeti suistimal eden insanları sevmiyorum. Bana da Süleyman abi ile tanışmadan önce çok iyi niyetimi kullandılar. Onun için artık pek kimseye güvenmiyorum."
Huriye-"Banada mı güvenmiyorsun?"
b-"Ta Tabiki güveniyorum." Huriye güldü.
Huriye-"Şakasına sormuştum. Zaten güvenmesen benimle bu kadar yol ilerlemezdin." Evet. Buraya kadar geldik. Peki bundan sonra ne olacak?
Defacto'ya vardık. İndik arabadan mağazaya girer girmez:
Huriye-"Ben senin için kıyafet seçsem olur mu?"
b-"Neden?"
Huriye-"İçimden geldi. Kırma beni."
b-"Tamam sen seç bakalım. Hoşuma giderse alırım."
Huriye-"Ayy. Teşekkürler." Hemen vitrinlere doğru koştu. O nasıl sevinme türü lan. Gerçekten sevgili olsak demek ki sevinçten bayılır. Veya yine bana fazla tepki veriyormuş gibi geliyor. "Sen bir deneme kabinine gir ve bunları dene. Ben başka kıyafetler de getireceğim. 2. Kabin boştu oraya gir." Ne ara kabinlere baktın, ölçtün biçtin, kıyafeti seçtin de deneyeceğim ve de daha getireceksin. Mahkum gibi kapattım kendimi oraya deniyorum kıyafetleri. Tamam. Aldığı kot üzerime tam oldu ama şu yırtıklar nedir be? Kaypak görse "Alttan sikini mi havalandırıyor pezevenk. Utanmasan bir de dileneceksin meydanda. Git üstüne adam akıllı şeyler giyin." der.
Huriye-"Al bunları da dene" yukarıdan attı ama öyle böyle değil. Kız mağazayı boşaltmış.
b-"Huriye. Senden ricam yırtık olanları getirme. Pek sevmiyorum öyle şeyleri."
Huriye-"Tamam." Dedi ve gitti. Daha da mı getirecek? Lan bu kız çıldırmış. Daha ilk verdiklerini bitiremedim. Biraz ara vermem lazım ama. Lan ben zaten istediğim zaman ara verebilirim. Hatta şu an kıyafet denemekten daha önemli şeyler yapabilirim. Siyah ve kapşonlu kıyafeti aldım, altıma da siyah bir kot giyindim ve yalnızlığımı düşünüp Rian'a gittim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RİAN DİYARI
FantasyHİKAYE OKUMA SIRASI: 1-EJDERHA DİYARI 2-ORK DİYARI 3-RİAN DİYARI 4-DİYARLAR ARASINDA 5-RİAN VE İMDAN 6-EJDERHA VS ANKA